MERSİN (A.A) - Söylemez'in cenazesi, Diyarbakır'daki törenin ardından Kayapınar Belediyesine ait cenaze aracıyla önce Adana'nın Ceyhan ilçesine, buradan da Mersin'e getirildi. Cenaze, Nur Camisi'nde Cuma Namazı'na müteakip kılınan cenaze namazının ardından toprağa verilmek üzere Güneykent Mezarlığı'na götürüldü. Söylemez'in cenazesi burada defnedildi.
Bu arada Mersin Emniyet Müdürlüğü'nün yanı sıra çevre illerden gelen çok sayıda polis ekibi, mezarlık ile cami arasındaki kavşaklarda güvenlik önlemi aldı.
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, mezarlık yakınında kurulan platformda yaptığı konuşmada, Paris'teki olayın "başlamak üzere olan müzakere sürecini durdurmak için yapıldığını" savundu.
Hiçbir ananın ağlamadığı, topraklarında silah sesinin duyulmadığı, sorunların müzakereyle çözüldüğü bir ülke hayal ettiklerini ifade eden Demirtaş, Kürt halkının provokasyona gelmeyen bir halk olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bugünlerde yaşanan ve halkın provokasyona gelmemesiyle, komplo teorilerini üretenler belki biraz ezilmiştir. Kürt halkı kendi ülkesinde kendi dilini özgürce yaşamak isteyen bir halktır. Bunu anladığımız gün çözümün gerçekleşmesi sadece saat meselesidir. Kürt halkının beklentileri kimsenin malına, mülküne göz diken beklentiler değildir. Kendine ait olanları istiyorlar. İşte biz bu sürece barış süreci diyoruz."
Demirtaş, katliam olarak nitelendirdiği Paris'teki cinayetlerin barış sürecini tıkamamasını istedi.
Leyla Söylemez'in babası Cumali Söylemez de, ölümlerden her zaman üzüntü duyduklarını belirterek, "Biz Kürtlerin de Türklerin de askerlerin de ölümünden üzüntü duyuyoruz. Ölümlerin son bulmasını istiyorum" dedi.
Konuşmaların ardından güvercinlerin uçurulduğu cenaze törenine BDP'li bazı milletvekilleri de katıldı.