Liseye geçiş sınavına çok az bir süre kaldı. TEOG'un kaldırılması ve ikamete göre öğrencilerin okullara yerleştirilmesi ile birlikte bazı okullar için merkezi sınav getirildi. Proje okulları, özel okullar gibi çeşitli okullar için öğrenciler tercihen LGS yani liseye geçiş sınavına girecekler. Son olarak sınav yerleri açıklanan LGS için öğrenciler ve veliler 2 Haziran'ı bekliyorlar.
Türkiye'de gelecek kaygısı ile bağlantılı sınav kaygısı öğrencileri ve velilerin büyük stress yaşamasına neden oluyorlar. Uzmanlar gerek öğrencilere gerekse de velilere sınav dönemlerini ve sınavı nasıl sağlıklı geçirebileceklerine dair yardımcı oluyorlar.
RUTİNİNİZİ BOZMAYIN
Akademi yayınları kurucusu Koray Varol öğrencilerin sınavdan önceki akşam normal zamanlarından rutinlerini sürdürmelerini tavsiye ediyor. Koray Varol'un özellik Cuma akşamı ve sınav anı için öğrencilere tavsiyeleri şu şekilde:
Cuma günü itibariyle öğrencilerin ders çalışmayı bırakması uygun olur. Cuma sabahı her sabah kalktıkları saatte kalkmaları, her sabah yaptıkları şekilde kahvaltı yapmaları, her gün giydikleri kıyafetleri giymeleri doğal hissetmelerini ve rahatlamalarını sağlar. Cuma gününü iyi ve güzel geçirmeleri, sizin için uygun olacak bir saate kadar dışarı çıkmaları, dışardan pek yemek yememeleri, akşam yemeğini evde yemeleri ve o günü sınav harici konular konuşarak geçirmeleri rahatlatıcı olur. Aile olarak farklı ve eğlenceli konular açmanız, güzel bir gün geçirmesini sağlamanız önemlidir. Dönem dönem sessizlik anları oluştuğu zamanlarda sınav konusu gündeme gelebilir. Bu noktada‘ ‘Güzel bir yıl oldu, biz sana güveniyoruz, sen yapabildiğinin en iyisini yapmak için uğraş.’’ demeniz çocuğunuza iyi gelecektir.
Sınavdan önceki akşam, aynı saatte yemek yemesi, aynı saatte uyuması, her zaman yattığı yatakta yatması gibi rutinleri tekrarlaması yaşamın her zamanki gibi sürdürdüğü, kaygılanacak bir şey olmadığını hissetmesini sağlar. Sabah aynı saatte kalkması ve her zaman yaptığı kahvaltıyı yapması günü normal algılaması için önemlidir. Kahvaltıda güzel ve iyi bir gün olduğunu, ona güvendiğinizi konuşmalarınızın arasında ona iletmeniz iyi gelecektir.
Sınav 09.30’da başlayacağı için 08.50 – 08.55 gibi sınava gireceği okulda olmanız, etrafı incelemesi, diğer aileleri görmesi ve kendi gibi sınava girecek çocukları görmesi rahatlamasına katkı sağlar. Sınava girme aşamasında doğal ve rahat bir şekilde ona güvendiğinizi, her şeyin güzel olacağına inandığınızı söylemeniz onun da kendini en iyi şekilde gerçekleştirmesini, elinden gelenin en iyisini yapmasını olumlu yönde etkileyecektir.
Nasıl ki ders çalışma yöntemi kişiden kişiye değişiyorsa, stresi yaşayış ve başa çıkma gücü de kişiye göre farklılık gösteriyor. Kaygı ve stresin oldukça yüksek olduğu Liseye Giriş Sınavı öncesinde binlerce öğrenci ve veli heyecanlı bir bekleyiş içinde. Acıbadem Altunizade Hastanesi’nden Uzman Psikolog Betül Küçükardalı, sınav kaygısının bazı kişilerde kalp çarpıntısı, zihin bulanıklığı, terleme, iştahsızlık ya da aşırı yeme, tedirginlik, bulantı, dikkat ve odaklanmada bozulma, uyku problemleri, çalışmaya karşı isteksizlik, özgüvende azalma, yetersizlik hissetme gibi belirtilerle kendini gösterdiğini belirterek, performansta belirgin bir düşüşe yol açabileceğini söylüyor. Özellikle sınavdan önceki günün; kişinin kendisiyle yüzleşeceği, hesaplaşacağı gün değil, çabaları için kendisine teşekkür edeceği, bedenini ve zihnini dinlendireceği gün olduğunu vurgulayan Uzman Psikolog Betül Küçükardalı “Sınav kaygısı yaşayan çocukların çevrelerinden ve ebeveynlerinden destek alması önemli. Bunun göstermelik ya da sözde olmaması gerekir. Gerçekten çocuğun yapamadıklarından ziyade, yapabildiklerine odaklanılması ve çabasının takdir edilmesi yalnız kaygısını azaltmakla kalmaz, özgüveninin gelişmesini destekler” diyor.
Gerçekçi olmayan düşüncelere kapılmayın
Bazı öğrenciler “Sınava hazır değilim”, “Bu sınavda başarılı olamayacağım”, “Sınav kötü geçecek” gibi gerçekçi olmayan inançlara kapılabiliyor. Oysa sınav kaygısıyla başa çıkmanın en önemli aşamasının, bu düşünce ve inanışları sorgulamak ve yeniden değerlendirmek olduğunu belirten Uzman Psikolog Betül Küçükardalı, bunların yanı sıra nefes alma, gevşeme egzersizleri, düşünce durdurma ya da dikkati başka yöne odaklama tekniklerinin de sınav kaygısı ile başa çıkmada etkili yöntemler olduğunu söylüyor.
Beslenme ve uykunuza dikkat edin
Beslenme ve uyku saatlerine dikkat etmek de çok önemli faktörler arasında yer alıyor. Uyku ve beslenme ihtiyacı kişiden kişiye farklılık gösterse de, olması gerekenden uzun ya da az uyunduğunda veya olması gerekenden fazla veya az yemek yenildiğinde bedensel ve zihinsel olarak oluşacak alarm modu, kaygıyı da artırıyor. Bu nedenle sınava az bir zaman kala beslenmenize, çalışma alışkanlıklarınıza ve uykunuza çok dikkat edin. Bu alışkanlıkların kendi içinde düzenli olması, bedenin daha güvenli ve rahat bir halde kalmasını sağlıyor.
Her şeyin yolunda olduğunu düşünün
Aşırı stres anlarında beyin kortizol salınımını artırıyor; bu hormon da zihni bulanıklaştırıp mantıklı kararlar ve tepkiler üretmeyi engelliyor. Çünkü stres altında beden alarm moduna geçerek ‘savaş, kaç veya don’ tepkilerinden birini vermeye eğilimli hale geliyor. Yoğun sınav kaygısı yaşıyorsanız öncelikle bu üçünden hangi tepkiyi daha sıklıkla verme eğiliminde olduğunuzu düşünün. Bir daha bu kaygıyı yaşamaya başladığınızda; bedeninizin yoğun stres altında alarm moduna geçtiğini hatırlayın ve bedeninize “Her şeyin yolunda olduğunu, önemli olanın mükemmel olmak değil elinden geleni yapmak’’ olduğunu hatırlatıp, rahatlama teknikleriyle bedeni alarm modundan çıkarın.
1 gün önce şu cümleleri söyleyin:
Uzman Psikolog Betül Küçükardalı ”Sınavdan bir gün önce öğrencilerin kendilerine hatırlatmalarını istediğim konu şudur; ”İyisiyle kötüsüyle uzun ve zorlu bir hazırlık sürecini, kendimce elimden geleni yaparak geride bıraktım. Biliyorum ki elimden geleni yapamadığımı düşündüğüm zamanlarda da, aslında o gün için elimden gelen oydu. Hayatta mükemmel diye bir şey yok. Ben mükemmel değilim, kimse mükemmel değil. Sınavlar benim kim ve nasıl biri olduğumu belirlemiyor, sadece ve sadece benim o andaki bilgi düzeyimi ölçüyor. Ben zamanla, çalıştıkça daha bilgili, donanımlı olacağım, gelişeceğim, bunu biliyorum. Bu sınavda bildiklerimi olduğu gibi yansıtacağıma inanıyorum.’’