Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında 1 Haziran'da yapılacak merkezi sınava ilişkin, "Ezbere dayalı soru sormuyoruz. Yorumlama, akıl yürütme, eleştirel düşünebilme, okuduğunu anlama, çıkarım yapabilme gibi becerileri isteyen sorular geliyor." dedi.
Bakan Selçuk, canlı yayın konuğu olduğu TRT Haber'de soruları yanıtladı.
LGS kapsamında 1 Haziran'da yapılacak merkezi sınava yönelik soru üzerine Selçuk, eğitim sistemindeki dönüşümlerin uzun soluklu olduğunu vurgulayarak, "Eğer acele eder de ani fren ani gaz yaparsanız eğitim sistemlerinde, bugünkü çözümlerimiz yarınki problemlerimiz olur. Bu yüzden çayın demlenmesi gerekiyor. Yani 'bu sene hemen sınavı kaldırdık' diyerek koşulları hazırlamadan sınav kalkmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Okulların arasındaki farkı azaltmadan, öğretmen eğitimine gereken yatırımı yapmadan sınavın kaldırılması veya müfredatın değiştirilmesinin bozucu bir etki oluşturabileceğine işaret eden Selçuk, mevcut durumu aniden değil koşullar iyileştikçe değiştirmeye yönelik bir bakış açısı taşıdıklarının altını çizdi.
- "Ezbere dayalı soru sormuyoruz"
Bakan Selçuk, LGS'deki iyileştirmelerin de bu anlamda küçük dokunuşlarla ilerlediğini belirterek, bu yıl sınavda 40 soruluk sayısal alanın süresinin 80 dakikaya çıkarıldığını anımsattı.
Buna çocuklar gözlemlenerek karar verildiğini vurgulayan Selçuk, "Bu arada da sınava ilişkin bazı küçük değişiklikler yapılıyor. Örneğin, ezbere dayalı soru sormuyoruz. Yani yorumlama, akıl yürütme, eleştirel düşünebilme, okuduğunu anlama, çıkarım yapabilme gibi becerileri isteyen sorular geliyor." diye konuştu.
Çocuklar bunu birden bire görüp şok olmasınlar diye aylardır örnek soruları da yayımladıklarına dikkati çeken Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Anne-babalar ve çocuklara mesaj veriyoruz, diyoruz ki 'sakin olun, size hiç görmediğiniz, bilmediğiniz bir soru çıkmayacak. Bunların benzerleri çıkacak.' Fakat geçmişten beri eleştirel düşünme, akıl yürütme, çıkarım yapma gibi ezbere dayalı olmayan soru tipine alışkın değilse çocuklarımız biraz zorlanabilirler ama hazırlanıyorlar, öğretmenlerimiz de bu konuda gereken değişiklikleri ders işleyişlerinde yapıyorlar.
Bu çerçevede baktığımızda LGS sınavının içeriği aslında eğitim sisteminin iyileştirilmesine de hizmet ediyor. Çünkü sorunun bakış açısı değişiyor. Buradan şöyle bir mesajı çocuklara vermek mümkün; eğer çocuk çok kitap okumuyorsa bu sınavlarda zorlanır. Eskiden sadece bir sorunun şablonunu ezberleyerek bir soruyu çözme ihtimali vardı ama şimdi okuduğunu anlama o kadar öne çıktı ki çocuğun sürekli sevdiği konularda kitap okuması gerekiyor. Dolayısıyla LGS sınavının kitap okumayı artırması da bekleniyor ve sınıftaki dersi işleme metot ve tekniklerinin dönüşmesini de gerektiriyor. Yani sistem iyileşiyor bir taraftan."