ANKARA (ANKA) - MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, hükümet tarafından Libyalı muhaliflere 200 milyon dolar para yardımı yapıldığına ilişkin iddialara, “Başbakan’ın örtülü ödeneğinden mi veriyor? Hükümeti bu konuda açıklama yapmaya davet ediyoruz. Türkiye çadır devleti değildir. Kimse babasının parasını verir gibi kamunun kaynaklarını hiçbir sebeple hiç kimseye veremez” dedi.
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında 23. Dönem’de 188 tane kanun teklifi verdiklerini, bunların bir kısmının hükümetten gelen tasarı ve diğer partilerin teklifleriyle kanunlaştığını belirterek, “Bunun sayısı 44 ama diğerleri dönem kapandığı için kadük haline geldi. Yenilenmeleri gerekiyor. Geçen dönem verdiğimiz kanun teklifleri yenileyerek tekrar TBMM’ye sunuyoruz. Bugün 12 tane kanun teklifi verdik” dedi.
“TÜRKİYE ÇADIR DEVLETİ DEĞİL”
Bir basın mensubunun, “Hükümetin Libyalı muhaliflere 200 milyon dolar para yardımı yaptığına ilişkin iddialarını nasıl değerlendiriyorsunuz” şeklindeki soruya Şandır, şöyle dedi:
“Gazetelere yansıdığına göre hükümet bu parayı hangi hukuka dayalı olarak veriyor? Mesela Başbakan’ın örtülü ödeneğinden mi veriyor? Bunu topluma açıklaması lazım. Hükümeti bu konuda açıklama yapmaya davet ediyoruz. Türkiye çadır devleti değildir. Türkiye hukuk devletidir. Türkiye’de yetki kullanan herkes hukukun içinde kalmak mecburiyetindedir. Kimse babasının parasını verir gibi kamunun kaynaklarını hiçbir sebeple hiç kimseye veremez. Bu verildiği iddia edilen 200 milyon doları hangi karara hangi hukuka dayalı verdiklerini topluma açıklamaya davet ediyorum.”
KOŞANER’E AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN KASET
“Eski Genelkurmay Başkanı Koşaner’e ait olduğu iddia edilen bir ses kaydı var, ne diyorsunuz” şeklindeki soruya Şandır, şöyle dedi:
“Üzüntülerimi ifade ediyorum. Genelkurmay Başkanı bile alan dinlemesiyle dinleniyor kasete alınıyor ve tam terörle mücadelenin hızlandığı süreçte servise veriliyorsa Türkiye’de hükümet dışı, devlet dışı birtakım güçlerin hukuk dışı yollarla yanlış yaptıklarını görüyoruz. Yanlış olan bir de şudur. Hukuk dışı yollarla elde edilmiş bilgilerin basın tarafından kullanılması.
Hukuk dışı yollarla elde edilmiş bir bilginin içeriği ne olursa olsun muhatabı kim olursa olsun ne siyasetin malzemesi olmasını ne medyanın bunu kullanmasını doğru bulmuyorum. İçeriği konusunda da ilgililer gereken açıklamayı yapacaktır. Ondan sonra gerekli değerlendirmeye hep beraber yaparız.”
“YALNIZ TELEFONLAR DEĞİL, YATAK ODALARI GÖZLENİP KASETE ALINIYOR”
“Ulaştırma Bakanı’nın, telefonla konuşmalar çok fazla, kimse konuşmaktan korkmuyor, şeklinde bir açıklaması oldu, hükümetin dinlemelerle ilgili hiç mi suçu yok” şeklindeki soruya da Şandır, şöyle dedi:
“Siyasi iktidarın şikayet etme gibi bir hakkı yoktur. Sayın Ulaştırma Bakanı, bu işlerin ilk konuşulduğu günlerde söylediği söz tarihe geçmiştir, telefonlar dinleniyor, çare telefonla konuşmamak. Ama yalnız telefonların dinlenmesi değil, yatak odalarının gözlendiğini kasete alındığını, özel gizli toplantılarının dinlendiğini, kasete alındığını ve zamanı gelince servis yapıldığını hep beraber yaşıyoruz. Bu suçtur. Bunu önlemeye, suçluları bulup yargıya teslim etmeye hükümet sorumludur.”
-“DÜN BİZEYDİ, BUGÜN BAŞKALARINA, SERVİSE VERİLMEYEN DAHA NİCE KASETLER VAR”-
“Size göre dinleme işini kim yapıyor” sorusuna Şandır, “Bilemem” demekle yetindi. Şandır, “Dün bizeydi, bugün başkalarına, inanınız ki basına düşmeyen, servise verilmeyen daha nice kasetler var. O kasetlerden biri de herkesin olabilir” dedi.
Bu ahlaksızlığa topyekün karşı çıkılmasını isteyen Şandır, “O birilerini bulup çıkarmak hükümetin görevidir, sorumluluğudur. Zımmen o suça ortak olmaktadır” dedi.
Eski Genelkurmay Başkanı’na ait olduğu iddia edilen ses kasetini hatırlatan Şandır, “Bu son örnekte olduğu gibi siyaset bunu malzeme olarak kullanmamalıdır, medya bunu haber olarak kullanmamalıdır. Hukuk dışı yollarla elde edilmiş bilgiyi haber olarak kullanmak hukukumuza göre de suçtur” dedi.
-BDP’LİLERE TBMM’YE ARAÇ GİRİŞ KARTI VERİLMESİ-
“BDP’liler yemin etmedi, bazı vekiller, TBMM’ye araç girişi kartı almak için başvurdular ve kabul edildi, ne diyorsunuz” sorusuna da Şandır, “Kötü niyetlerin önlenebilmesi iyi niyetle davranışlarla daha kolay olur. Birileri sorun çıkarmak, Türkiye’yi germek istiyor, buna karşı iyi niyetli yaklaşımlar, sağduyulu yaklaşımlar çözüme katkı verir. Sayın Meclis Başkanı’nın tavrını bu anlamda görüyorum” dedi.
-MHP’NİN YENİ ANAYASA KONUSUNDAKİ KIRMIZI ÇİZGİLERİ-
“MHP’nin yeni anayasa konusunda kırmızı çizgileri var mı” sorusuna Şandır, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, 8 Ağustos 2007’de yaptığı grup konuşmasında anayasa değişikliği konusundaki kırmızı çizgileri ifade ettiğini söyledi. Şandır, 24 Eylül 2007 tarihinde de grup başkanvekilleri olarak Meclis Başkanlığı’na müracaat ederek, uzlaşma komisyonu kurulmasını teklif ettiklerini hatırlatarak, “Ne Meclis Başkanı ne de AKP bu teklifimize cevap gelmedi” dedi.
Şandır, MHP’nin yeni anayasa konusundaki kırmızı çizgilerini şöyle anlattı:
“Devletimizin kuruluş hukukunun değiştirilemeyeceğini ifade ediyoruz.
MHP olarak biz diyoruz ki Lozan Barış Anlaşması’ndaki tanımlar ve haklar 1924 Anayasası’nda belirlenen ilkeler değiştirilemez.
MHP’nin ikinci kırmızı çizgisi, yapılacak değişiklik bireysel hak ve özgürlüklerin önündeki kısıtlamaları azami düzeyde kaldıracak bir hukuk olmalıdır.”
-MHP’NİN VERDİĞİ TEKLİFLER-
Şandır, TBMM’ye sundukları kanun teklifleri hakkında da şöyle dedi:
“Nafaka alacağını tahsil edemeyen eşlerin (kadınların) alacaklarının devletçe ödenmesini amaçlayan,
Adli Tıp Kurumu’nun özerkleştirilmesini amaçlayan,
Ormandan çıkarılan arazilerin (2B) değerlendirilmesini ve orman ve kenarı köylülerinin kalkındırılmasını amaçlayan,
Terörle mücadelede şehit olanların çocuklarının ve kardeşlerinin istemeleri halinde askerlikten muaf tutulmalarını amaçlayan,
Zaruri ev ihtiyaçları ve üretim araçlarının hacze konu edilmemesini amaçlayan,
Uzman jandarma çavuşlarının özlük haklarını iyileştirmeyi amaçlayan,
TSK personelinin maaşlarına seyyanen 100 TL zam yapılmasını amaçlayan,
Serbest bölgelerde istihdam üzerinden Gelir Vergisi alınmasını ertelemeyi amaçlayan,
Düğünlerde ateşli silahların kullanılmasının cezalarının artırılmasını amaçlayan,
Tarsus, Silifke ve Anamur adları ile üç yeni il kurulmasını amaçlayan kanun teklifleri.”(ANKA)