Yağ emme işlemi (Liposuction) özel olarak tasarlanmış kanüller yardımıyla yağların vücuttan emildiği cerrahi bir işlemdir. Kozmetik cerrahi alanında bugün için dünyada en çok yapılan ameliyattır. Kanüller, vücuda çok küçük kesiler yapılarak yerleştirilmektedir; üstelik bu kesiler vücudun doğal kıvrımları üzerinde yapıldığı için bu ameliyatlar izsiz ameliyatlar olarak kabul edilmektedir. 1975 yılında ilk olarak kullanılmaya başlanmış olan kanüller günümüze dek sürekli geliştirilmeye devam etmiş, dolayısıyla da yeni vücut alanlarında da kullanılma şansı bulmuştur.
Son zamanlarda yapılmaya başlanan meme küçültme ameliyatı da bunlardan biridir. Sadece sınırlı sayıda plastik cerrah tarafından yapılan bu ameliyatta meme alt kıvrımından, areola denilen renkli kısımdan ve koltuk altından birer adet 3 mm’lik kesi yapılarak kanüller meme içine yerleştirilmekte ve yağ dokusu emilmektedir. Ameliyat sonunda kesiler açık da bırakılabildiği gibi çok ince dikişler kullanılarak kapatılabilmektedir. İyileşme döneminde herhangi bir iz söz konusu olmamaktadır. Ameliyat sonrası dönemde hastalara sporcu sutyen giydirilerek 2 ay boyunca meme derisinin yeni şekline alışması sağlanmaktadır.
Bilindiği gibi meme küçültme ameliyatlarının kaçınılmaz bir sonucu izlerdir; hastalarımız da en çok bu şikayetten yakınmaktadırlar. İşte bu yöntem ile izsiz olarak meme küçültme yapılabilmekte ve bu konuda tam bir hasta memnuniyeti sağlanabilmektedir.
Ancak bu yöntem “virginal hipertrofi” denilen genç kızlık dönemindeki aşırı meme büyümelerinde kullanılamamaktadır. Çünkü hayatın bu döneminde memelerde yağdan ziyade bez yapısı daha fazla olabilmektedir. Bunu ameliyat öncesi tespit etmek mümkündür. Böyle bir tekniğe karar vermeden önce mutlaka radyoloji uzmanı tarafından her iki memeye de ultrason yapılmakta ve memenin yağ oranının bu tekniğe uygun olup olmadığı tespit edilmektedir. Yöntem özellikle göğüslerindeki yağ oranının daha fazla olduğu orta yaş ve üzeri kadınlarda çok iyi sonuç vermektedir.
Tekniğimiz hafif ve orta boyuttaki irilikteki göğüslerde ve yine hafif ve orta düzeydeki sarkıklığın mevcut olduğu göğüslerde iyi sonuç verirken çok aşırı büyük ve sarkık göğüslerde yeterince tatminkar olmayabilmektedir. Bu tipteki hastalarımıza klasik meme küçültme tekniklerinden uygun olanı uygulamak yerinde olacaktır.
Henüz dünyada çok yeni uygulanmaya başlanan ve sınırlı sayıda sonuçların mevcut olduğu bu yöntemi uygulamaya başlamış olup olumlu sonuçlar ve hasta memnuniyeti elde etmiş bulunmaktayız. Uygun hastalarda mutlaka düşünülmeli ve bu ameliyat seçeneği sunulmalıdır.
Op. Dr. Türker Özyiğit
** Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı
www.turkerozyigit.com
https://www.instagram.com/opdrturkerozyigit
https://www.facebook.com/op.dr.turkerozyigit/
**