Tanzimat devriyle yeni bir ivme kazanan Batılılaşma ve Osmanlı’nın yönünü Batı’ya çevirmesi, Türkçenin Fransızca ile olan kelime ödünçlemesini de beraberinde getirmiştir. O dönemde yabancı dil eğitimleri başlamış ve özellikle Fransızcaya ilgi artmıştır. Bu eğitimlerin ve dönemin kültürel ilişkilerinin etkisiyle halkın bu dili benimsemesi ve dile yerleşmesi kaçınılmazdır. Osmanlı Türkçesinin son dönemlerinden itibaren dilimize giren Fransızca sözcükler zamanla Türkçenin fonetiğine uygun hâle gelmiştir.
Fransızcadan dilimize giren lisans kelimesi birçok anlam taşır ve bu anlamlar şu şekilde listelenebilir:
Anlam ortaklığı veya anlam aynılığı olarak da açıklanan eş anlamlılık kavramı, anlam bilimciler tarafından süregelen bir inceleme içindedir. Türkçede her kelimenin eş anlamlısı yoktur. Aynı zamanda eş anlamlı kelimeler arasında da tam anlamıyla bir anlam aynılığından bahsedilmemesi, görüş ayrılıklarına sebep olmuştur. Eş anlamlı kelimeler veya anlam benzerliği gösteren kelimeler, birbirlerinin yerlerine kullanılabilir. Bu kelimeler tam anlamıyla olmasa da büyük ölçüde birbirlerinin anlamlarını karşılarlar.
Türkçede bazı kelimelerin eş anlamlısı yoktur. Bu kelimeler çoğunlukla yabancı kökenli kelimelerdir. Bunun sebebi Türkçenin büyük ölçüde anlamsal olarak ihtiyaç duyduğu kelimeleri haznesine kattığına bağlanabilir. Lisans yabancı kökenli bir kelimedir ve lisans eş anlamlısı olan sözcük yoktur. Fakat kullanım yerinde lisansın anlamlarına benzer anlamlar taşıyan sözcükler kullanılabilir. "Yükseköğretim" ve "yüksekokul" kelimeleri lisansın eş anlamlısı olmasalar da benzer anlamlar taşırlar. Bu anlam benzerliği sayesinde de cümlenin anlamına göre birbirlerinin yerinde kullanılabilirler.
Lisans kelimesinin eş anlamı bulunmadığından "yükseköğretim" ve "yüksekokul" kelimeleri bazı cümlelerde lisansın anlamını büyük ölçüde karşılayabilir. Bu durumun daha kavranabilir olması için bu kelimelerin kullanıldığı örnek cümleler incelenebilir: