Lukaşenko, geçen pazar günü düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında muhalif grupların başlatmış oldukları protesto gösterilerinin ülke açısından yıkıcı sonuçlarının olacağını, yabancı güçlerin de ülkeyi yıkmak için çalıştıklarını söyledi.
Belarus’un batı sınırlarına 15-20 dakika mesafede NATO kuvvetlerinin bulunduğunu söyleyen Lukaşenko, “Bu, sebepsiz değildir. NATO kuvvetleri, işbirlikçileriyle birlikte, sınırlarımıza dayanmış durumda. Batı sınırlarımızda, askeri kuvvetlerin sayısı artıyor”, diye konuştu. Lukaşenko, Belarus’un ‘Avrupa’nın tuvalet yeri haline gelmemesi gerektiğini’ ifade etti.
Polonya, Letonya, Litvanya ve Ukrayna yönetimlerinin Belarus’ta seçimlerin yenilenmesi çağrısında bulunduklarına değinen Lukaşenko, bunun yapılması halinde, seçimleri kimlerin düzenleyeceğinin belli olmadığını dile getirerek, bu sürecin ülkeyi bir daha içinden çıkılamayacak bir kaosa sürükleyeceğini ve bunun sonucunda ülkenin bağımsızlığının kaybedilebileceğini ifade etti.
Kendisinin iktidara geldiği 1994 yılında maaşların ödenemediğini, vatandaşların ellerinde tencerelerle meydanlarda protesto gösterileri düzenlediklerini hatırlatan Lukaşenko, o dönemde vatandaşların kendisinden aylık 20 dolar düzeyinde maaş talep ettiklerine değindi. Belarus’un bugün çok daha gelişmiş bir konumda bulunduğunu söyleyen Lukaşenko, mitingin sonunda, “25 yıldan beridir ilk kez karşınızda diz çöküyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Diğer taraftan Lukaşenko, bugün, Rusya Devlet BaşkanıVladimir Putin’le bu hafta sonu ikinci kez telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Belarus Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada, iki ülke cumhurbaşkanlarının, Rusya ile Belarus arasındaki askeri ittifak anlaşmasını ele aldıklarını ve Belarus’a yönelik ‘dış tehditlerin artması halinde’, Rusya’nın bu anlaşma çerçevesinde harekete geçeceğinin konuşulduğu belirtildi.