Yemek yedikten sonra eve doğru yola çıktılar, düz yolda süratle seyir halindeyken bir anda dehşeti yaşadılar. Görüntülerinin yayılmasıyla sosyal medyaya da damgasını vuran kaza anını Ünal Turan ve nişanlısı Ceylan Koynat bizzat anlattı. "Sürat olabilir ama bu araba buna uygun bir araba. Bu arabanın asıl amacı zaten bu" diye konuşan Turan, lastikte bir problem olduğunu savunurken "Burada arabayı suçlamıyorum. Arabayla alakalı olan tek şey, hava yastıklarının görevini yapmaması" dedi. İşte çok konuşulan o kazadan detaylar...
Olay, 29 Mayıs günü akşam saatlerinde yaşandı. Kuzey Marmara Otoyolu Cebeci Tüneli'nde 15 milyon liralık lüks otomobili ile akşam yemeğinden evine dönen Ünal Turan, lastiğin patlaması sonucu kaza yaptı. Otomobildeki Turan ve nişanlısı Koynat, kazayı yara almadan atlattı. Feci kazada otomobil kullanılamaz hale geldi. Otomobilin lastiğinin hatalı üretim olduğunu savunan Turan, firmaya dava açacağını ifade etti. Turan ve Koynat, kaza anını anlattı.
Turan yaşadıkları korku dolu anları şöyle anlattı:
“Allah düşmanımdan esirgesin. Kötü bir kazaydı fakat bilmeniz gereken birkaç unsur var. Ben yolda düz bir şekilde giderken bu kaza oldu, herhangi bir hareket yoktu. Zaten videoyu izlediyseniz görmüşsünüzdür. Düz yolda seyir halinde gidiyordum, şoförün arkasındaki lastiğin patlaması sonucunda bu talihsiz kaza meydana geldi. Çok şükür ikimizin de canında bir şey yok. Bir şey de olmadı.
Yalnız şöyle bir unsur var, ben lastikte bir problem ya da hatalı üretim olduğunu düşünüyorum. Lastik aracın fabrikasının önerdiği bir lastikti, ebat ve marka olarak önerdiği bir lastikti. Ne hikmetse lastik normal bir şekilde patlamıyor, tabandan bir ayrılma var. Bu işi bilen insanlar gerçekten bu kazanın sebebiyetini lastiği gördüğünde daha iyi anlayabilirler.
Bunun haricinde daha da enteresan bir şey var. Bu araba yüksek testlerden geçip, binicisine teslim edilen bir araba. Ne hikmetse bizim yaptığımız kaza esnasında arabanın hiçbir Airbag'i görevini yapmadı, hiçbir şekilde hava yastıklarını açmadı.
Türkiye'deki yetkililer ile görüştük, bizlere arabayı inceleme altına almak istediklerini söylediler. Avukatlarımla görüştükten sonra onlara dönüş yapacağımı söyledim. Görüşmemizden sonra bilirkişi atanacak, hem lastiğe hem arabaya bakacaklar. Sonrasında arabayı yetkililere teslim edeceğiz.
Bu arabanın asıl amacı zaten bu, kesinlikle bir suç değil benim gözümde. Arabanın kullanım amacı bu. Benim kullandığımın daha üst seviyelerinde de bu arabayı kullananlar var. Hem dünyadaki sosyal medya videolarında hem de ülkemizde çok daha hız seviyelerine ulaşmış insanlar var. Bu şekilde kazadan yara almadan çıkmış olmamız bir mucizeydi.
Biz çok korktuk, içeride ne yaşadığımızı biz biliriz. Ceylan Hanım yanımdaydı. Benim videonun kayıtta olduğundan haberim yoktu. Ben arabayı sürerken eli buradaymış. Yemek yedik, evimize giderken güzergahımızda olan bir yoldu orası ve trafiğin olmadığı bir saatti, bilinçsiz bir insan değilim. Sürat olabilir ama bu araba buna uygun bir araba. Kaç kilometreyle gittiğinizi size hissettiren bir araba değil. Sonuçta milyonlarca testten geçmiş bir araba.
Burada arabayı suçlamıyorum. Arabayla alakalı olan tek şey, hava yastıklarının görevini yapmaması. Benim arkamdaki lastik patladı; patlama esnasında araba kendini bir anda sağa attı. Kontrolümden çıktı, ben biraz elimle çektirmeye çalıştım. Ceylan Hanım'ın bulunduğu köşeden vurdu araba, sonra döndü bizi biraz sürükledi. Biz ikimiz içeride sadece birbirimizi merak ediyorduk. Arabadan sağ salim çiziksiz kazasız belasız o şekilde aşağı indik. Ambulans geldi bize gerekli müdahalede bulundular. Bir şeyimiz yoktu çok şükür."
Ünal Turan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben hayatımda böyle bir şekil görmedim. Olmaması gereken bir şey bu. Hatalı üretim olabilir. Tabandan ayrılma olayını görmedim. Bu arabanın kullanım amacı bu zaten. Bu hızın daha üstünü yapan insanlar da var. Bu olmaması gereken bir şey. Bu benim kanaatim, kendi düşüncem. Bilirkişi raporunda bu işin gerçek yüzü ortaya çıkacak. Bu hata böyle bir durumda ortaya çıktı. Canımı sokakta bulmadım, lastikte problem olduğunu bilsem zaten değiştirirdim."
Kaza sırasında şoför koltuğunun yanında oturan Ceylan Koynat ise, "Videolar paylaşıldıktan sonra daha kötü olduk aslında. O anı sürekli yaşamaya başladık. Öyle bir durum. Kaza olduğu anda telefon bir süre elimde kalmış şoktan. Sonra telefon düşmüş elimden. Sadece sağ tarafa doğru gittiğini hatırlıyorum arabanın. Gerisi bende yok zaten. Ünal'ın koluna yapıştım dışarı fırlayacak diye. Durduk bir anda. Ben öleceğiz diye bekliyorum. Allah düşmanıma vermesin maddi manevi" şeklinde konuştu.
(DHA)