Macaristan tarihi, savaşlar, devrimler, halk hareketleri ve isyanlarla dolu bir tarih. 2. Dünya Savaşı’nda Naziler ve Sovyet bloku arasında kalan ülke, coğrafi konumuna tam da uygun olarak yakın tarihinde ciddi bölünmeler yaşadı.
2. Dünya Savaşı yıllarında, Hitler’in verdiği sözler sayesinde Nazilerin Yahudi politikasına destek olan ve savaşta yanlarında olan Macarlar, 2. Dünya Savaşı sonrası ise Stalinist bir devlet yönetimi yaşadı. Ardından 1956 yılında başlayan halk hareketiyle Macar Devrimi yaşandı.
Yönetmen Zoltan Fabri, bu hareketlerin tam da merkezinden gelen birisi. 2. Dünya Savaşı’nda savaş tutsağı olan Fabri, ülkesine döndüğünde savaş esiri olduğu yıllların birikimiyle Macaristan tarihinin ahlaki sorunlarına eğildi. Macaristan edebiyatından etkilenen ve Macaristan’ın tarihsel sorunlarını ele alan Fabri, Sovyet komünizmi etkisi altındaki Macaristan sinemasında gerçekçi üslubuyla öne çıktı.
Stalinist dönemin baskıcı rejimini eleştiren ve filmleri yasaklanan Fabri; Fırtına, Atlıkarınca, Pal Sokağı Çocukları, Bitmemiş Cümle, Ağıt, Beşinci Mühür gibi başyapıtları sinema tarihine kazandırdı.
Zoltan Fabri’nin en önemli filmlerinden bir tanesi de Cehennemde İki Devre / Ket Felido a pokolban. 2. Dünya Savaşı sırasında, Yahudilerin ve komünistlerin tutsak edildiği ve zorla çalıştırıldığı bir kampa kamerasını çeviren Fabri, bu insanlık dışı dönemi en etkili yollardan biri olan futbolla anlattı. Futbolun kendine has estetiğini, sinemasının estetiğiyle buluşturan Zoltan Fabri, futbolu başkaldırının simgesi haline getirdi.
Zoltan Fabri, ülkesinin ve toplumunun gerçeklerine gözünü kapatmayan bir yönetmendi. Filmlerinin merkezine haklı bir kavgayı koyan ve sinemasıyla otoriteyi eleştiren Fabri, yaşadığı dönemin getirdiği koşulları iyi okuyan bir sanatçıydı. Tarihin her döneminde baskıcı yönetimler ortaya çıktı, hala da çıkacaktır. Fakat onların karşısında duran Zoltan Fabri gibi yönetmenler, zamanının ötesinde saygıyla hatırlanacaktır.
Tahsin Erkin Erk
t.erkinerk@istanbul.com