Madani, konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıktığında ilginç bir konuya değindi. Konuşmasının başında Madani, “Karakterimle ilgili şüphelerinizi silmek için ben kahvemi şekersiz içerim ki buna sade deniyor. Türkiye’de eğer kahvenize şeker atarsanız karakterinizle ilgili şüpheler olduğu düşünülebiliyor” dedi.
Hürriyet'te yer alan habere göre; Madani, dün 6. Büyükelçiler Konferansı’nda Madani Türk Büyükelçilere hitap etti. Konuşmasında mezhep çatışmalarına değinen Madani, şu mesajları verdi:
MEZHEP ÇATIŞMASINDA KURBAN OLURUZ
“Genel Sekreter ancak üye ülkelerin istediği kadar aktiftir. Umarız bir gün kadın bir genel sekreter de olur. Mezhep çatışması önümüzdeki en büyük tehdit. Şii-Sünni çatışmasına müsaade edersek bunun kazanını olmaz. Hepimiz kurban oluruz. Kısa vadede kazanan var gibi görünse de uzun dönemde hepimiz kaybeden oluruz. Bunu herkes fark etmeli. Hangi şemsiyeyi taşırsak taşıyalım İslam’da nasıl birlikte yaşayabiliriz yüzleşmemiz gerek.
DESTEK BEKLİYORUZ
Yoksullukla mücadele de ikinci önemli konu. Radikal fikirler için bir beslenme alanı yoksulluk. Yoksulluk, bir kişi olsa ilk yapacağımız iş onu öldürmek olurdu. İnsan haklarını desteklemeliyiz. Özellikle de kadınların, çocukların haklarını desteklemeliyiz. İİT’yi önceliğimiz haline getirmeliyiz. Türkiye’den iyi bir işbirliği bekliyoruz. 1980’lerden bu yana Türkiye’nin katkısı çok arttı. Bunun devam etmesine ihtiyacımız var. Myanmar ve İslamofobi konularında Türkiye başı çekti bunun devamını istiyoruz.”