YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Mağdur Kadınlardan Alternatif Üretim Modeli

Mehmet TÜRK/DİYARBAKIR, Geçen yıl Mayıs ayında Diyarbakır'da kurulan Alternatif Üretim ve İstihdam Derneği, yaklaşık bir yıl içinde İzmir, İstanbul, Balıkesir,

Mağdur Kadınlardan Alternatif Üretim Modeli

Mehmet TÜRK/DİYARBAKIR, Geçen yıl Mayıs ayında Diyarbakır'da kurulan Alternatif Üretim ve İstihdam Derneği, yaklaşık bir yıl içinde İzmir, İstanbul, Balıkesir, Mersin, Antalya, Ordu, Sakarya, Muğla, Ordu, Van, Hakkari, Şırnak, Şanlıurfa, Adıyaman, Elazığ, Diyarbakır, Mardin ve Batman illeri ile Irak, Ermenistan ve İran'da 1100 kadın üyeye ulaştı. Kadınların el emeği göz nuru dökerek ürettiği ürünler Diyarbakır, Batman ve Mardin'de teşhir merkezleri ile internet üzerinden satışa sunuluyor. Dernek Sakarya'da da bir teşhir merkezi oluşturmaya çalışıyor.
Daha çok şiddet gören, taciz ve tecavüze maruz kalan kadınların üretimlerini değerlendirdiklerini belirten Alternatif Üretim ve İstihdam Derneği Başkanı 29 yaşındaki Gülbahar Örmek, Dom Dicle Üniversitesi mezunu olan ve bir dönem Sur Belediye Başkan Yardımcılığı görevini de yürüten Örmek, "Bizimle çalışan engelli kadınlar var, kocasının şiddetine uğrayan kadınlar var, üzerine kuma getirilen, bunu kabul etmeyip direnip kendi aylakları üzerinde durmak için üretime geçen kadınlar var. 'Ben üretim yapmak istiyorum' diyen kadınlar var. Böyle farklı bir konseptle çalışıyoruz. Üyelerimiz de çalışanlarımız da hepsi kadın. Bu bölgede kadın olunca zaten mağdursunuzdur. Engelli olunca 2 kez mağdursunuz. Ekstraları var, engelli, şiddete, tacize, tecavüze uğramış kadın var. Daha ötesi, daha ağırı var. Bölgede, kadının yaşabileceği her şeyi yaşamış kadın profiline sahip üyelerimiz var" dedi.
Üyelerinden bir kadının tanesi 1 lirayadan günde 15 tandır ekmeği sattığını belirten Örmek, böylece ayda ortalama 400 lira kazandığını, bölgede işsizliğin büyük sorun olduğunu belirtti.
YURT DIŞINA DA YÖRESEL KIYAFET SATTIK
Türk İş Kadınları Derneği'nden davet aldıklarını belirten Alternatif Üretim ve İstihdam Derneği Başkanı Gülbahar Örmek, "Ürdün prensinden de davet aldık, Ürdün ya da İngiltere'de bir defile yapacağız. Avusturya'ya 600, İsveç' 60, Hamburg'a 16 yöresel kıyafet sattık. Daha yeniyiz. Billboard ve reklam bile yapmadık. Maliyetimiz piyasanın çok altında. Bu yüzden pazar ağını kısalttığımız için çok rağbet görüyoruz. Emek veren kazanıyor, aracılar değil. Türkiye'deki sistemi biliyorsunuz; adam 9 ay bağına bakar, benim gibi birisi gider onun emeğini toplar, onun kazancının 10 mislisini kazanır. İçli köfte gibi yiyecekler üretiyoruz, organizasyon firmalarına, düğün salonlarına, kurk suyu 1 LİRAYA SATILAN TAKI DA, 7 BİN LİRAYA SATILAN GİYSİ DE VAR
Diyarbakır'daki teşhir merkezinde bulunan giysi, takı, tasarım, hediyelik ve süs eşyalarınına dikkat çeken Örmek, her birinin ayrı bir hikayesinin olduğunu anlattı. Bir liraya satılan takı ile 7 bin liraya satılan giysinin de olduğunu kaydeden Örmek, aldıkları siparişe göre ürün fiyatının daha da artabileceğini kaydetti. Her yörenin kendisine ait, özel kıyafetleri olduğunu dile getiren Örmek, kıyafetlerden bazılarını özelliklerinden fiyatlarına kadar detaylı bir şekilde anlattı. Örmek şöyle devam etti:
"3 bin liralık yöresel özel tasarım gelinlik, Şırnak Balveren bölgesinde tarlada çalışan kadın sırtında çocuğunu taşıması için yapılan özel taşıma heybe. İran'dan örnek olarak getirilen ve Circet kumaştan yapılan ve 23 kadının emeği olan özel ve yöresel bir kıyafet. Kına ve nişan günlerinde giyilmek üzere özel tasarım giysileri. Aslında kadınlar yeni üretim yaparken, kaybolmaya yüz tutmuş kültürleri de geleceğe taşıyoruz. Mesela Suruç bölgesinden gelen el işlemeli modelimiz 7 bin lira, 3.5 kilo ağırlığında. Boncukları ve pulları çok ağır. Taşların rengi değişmez. Şifalı ve negatif enerji alan derler ya, o türden taşlarla özel bir yapım."
Sepet projesiyle, taze dut ağacının budama artıklarından engelli bir üyelerinin sepet ürettiğini ifade eden Örmek, mevsimlik tarım işçiliğinin önüne geçmek için de su kabağı üretimine başladıklarını anlattı. Örmek, "Merkeze bağlı iki köyde başlattık. 10'ar dönümlük alanda ürettiğimiz su kabaklarını değerlendirerek süs ve hediyelik eşya olarak değerlendirdik. Mevsimlik işçi konusu kanayan bir yara. Amaç az da olsa bu sosyal yaranın büyümesini önlemek" dedi.
GÜNAH DİYE YAPTIKLARI BEBEKLERİN YÜZÜNÜ ÇİZMİYORLAR
Bazı kadınların hala, ayıp, günah tabularından kurtulamadığını yaptıkları bebeklerle ortaya koyduğunu anlatan Örmek, "Eskiden resim çizmek günah sayılırdı İslami geleneklere göre. Bir kesim var ki bize gönderdikleri bebeklerin yüzünü yapmaz. Yapmamasının nedeni ise yaptığı kadın bebeğin günahının ortağı olmaktan çekinilir. Bunların çoğu çocukken nenelerimizin, annelerimizin yaptığı oyuncaklar. Süs eşyası, oyuncak yaparken de kaybolmaya yüz tutmuş kültür ve gelenekleri de geleceğe taşıyoruz. Mesela, kapı süsleri, süpürgeler var. Ermenistan'dan getirdik. Orda her yıl kapı süsleri değiştirilir ve yeni bir umut olması inancını taşıyor. Biz de böyle bir tasarım yaptık. Burada küçük bir Türkiye var. Ayna uğursuzluğu önler, süpürge büyü filan gibi batıl inançların eve girmesini önler" diye konuştu.

Mağdur Kadınlardan Alternatif Üretim ModeliMağdur Kadınlardan Alternatif Üretim ModeliMağdur Kadınlardan Alternatif Üretim Modeli

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler