Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun fahri danışmanı Etyen Mahçupyan’a göre koalisyon dinamiğinin belirleyicisi CHP. Üstelik CHP 'iktidar olmaya mahkûm'. MHP 'iktidar ortağı olsa da olmasa da avantajlara sahip'. AK Parti de rahat, çünkü kiminle anlaşabilirse onunla koalisyon kuracak fakat yine de ilk tercihi bütün olası sorunlara rağmen CHP. Mahçupyan’a göre, koalisyon seçeneklerinde ibre AKP-CHP koalisyonundan yana olsa da AK Parti çok fazla beklemeyebilir ve anlaşamayacağını hissettiği noktada MHP’ye döner.
CHP İKTİDAR OLMAYA MAHKUM
Al Jazeera'ya konuşan Mahçupyan'ın sözleri şöyle: CHP 15 yıldır ana muhalefet. Ana muhalefet olarak kalması ancak savunmacı bir bakışla olabilir. Oy olarak HDP, CHP’ye yetişmez ama söylem olarak, bir tür hava yaratma yeteneği olarak tabii ki HDP, CHP’yi fersah fersah geçebilir. İster hükümette ister muhalefette bu onların yapısal problemi. Öte yandan CHP bu kadar zamandır ana muhalefette ve orada kalırsa bu seçimde hiçbir şey kazanmamış olacak. Zaten oyu aynı, yüzdesi aynı. Halbuki bir kazanç çıkarmak istiyor. Dolayısıyla bence CHP iktidara mahkûm.
MHP ANA MUHALEFET DE OLMAK İSTER
Bunu ne kadar idrak ederler bilemem ama bunu beceremezlerse sonradan geri dönüp baktıklarında bir yenilgi daha almış hissedecekler kendilerini. Ama MHP böyle değil. MHP ana muhalefet olmak istiyor çünkü hiçbir zaman ana muhalefet olmamış. MHP için iktidarda olmanın da avantajları var ama olmazsa kaybı çok fazla değil. Ana muhalefette olacak, oradan da bir şeyler kazanacağını düşünüyor. En azından başka bir role soyunacak. MHP çok daha rahat konumda. AK Parti de çok rahat konumda çünkü hangisi önüne gelirse, anlaşması durumunda onunla yapacak koalisyonu. Anlaşamazsa seçime gidilecek ve kimse AK Parti’yi suçlamayacak çünkü koalisyona çok açık olduğu belli. Dolayısıyla karar CHP’nin, çok net olarak. CHP gerçekten ne istediğini, nasıl istediğini kendi içinde tartışacak ve bir karara varıp bunu hayata geçirecek. İlginç bir şekilde şu anda koalisyon dinamiğinin en önemli aktörü ve belirleyicisi bence CHP olacak.
ÇÖZÜM SÜRECİ?
Mahpçupyan, "Ama AK Parti’nin vazgeçmeyeceğini söylediği şeylerden biri çözüm süreci. MHP olmaz diyor, CHP’nin 14 maddesinde adı geçmiyor. Nasıl olacak?" sorusuna şöyle yanıt verdi:
Kılıçdaroğlu konuşmasıyla çıtayı yükseltti ama çıta yükseldi diye kimse dizini dövmüyor. Kendi alanını daraltmış oldu. Masaya oturulduğunda daha politik bir bakışın egemen olacağını düşünüyorum. Bütün her şey bir kenara bırakılacak ve CHP içinde de reel politik tartışılacak. Yani ‘biz iktidarda olsak mı daha iyi, olur muhalefette olsak mı’ bu en önemli soru. ‘İktidarda olsak daha iyi olur,’ derlerse ki mantıklı cevap bu, bunun en optimum koşulu nedir bunu anlamaları gerekiyor. Bu optimum koşul da. çözüm sürecini içeren bir koşuldur, başka türlü AK Parti ile masaya oturmanız çok zordur. Çünkü çözüm süreci protokolün bir parçası olmayacaksa MHP ile yapar o zaman. Niye CHP ile yapsın ki? Kılıçdaroğlu’nun maddelerine gelince ters bir şey de yok. Ona hiç değinilmemiş durumda. O noktaya geldiğinde ben Kılıçdaroğlu’nun bazı sembolik şeyler koyarak mesela Öcalan ile konuşmak gibi onlara hassasiyetler koyma koşuluyla çözüm sürecine çok daha sıcak yaklaşacağını düşünüyorum. Böyle bir istek zaten CHP’de uzun süredir var. ‘Biz çözeriz bu işi, ilk Kürt raporunu biz yayınladık’ diyen bir parti 14 madde çıkartıyor ama Kürt meselesini koymuyorsa zaten bu ciddiye alınamaz. Ya öncesini ciddiye almamak lazım ya da 14 maddeyi. Onun için de bunun geçici bir şey olduğunu düşünüyorum.
AK PARTİ, CHP İLE KURMAK İSTER
Mahçupyan, 'Yani AKP, CHP ile koalisyona mı öncelik verir?' sorusuna da şu yanıtı verdi:
Şu ana kadar bütün kritik adımların eşiğinde AK Parti her seferinde CHP’ye gitti ve CHP reddetti. CHP 80 yıllık Cumhuriyet'in taşıyıcısı. Onunla işbirliği yaptığı zaman bu hem AK Parti’yi, onun tabanını normalleştiriyor hem de CHP’yi. CHP’nin geleceğe el uzatmasını sağlıyor. Türkiye’yi demokrasiye ve sivil siyasete taşıyor. AK Parti’nin zaten işin kuruluşundan beri derdi ‘hep ben yöneteyim’ falan değil, kısmet böyle getirdi. AK Parti’nin esas derdi aslında meşru, bu ülkenin hakiki, sahici ve uzun vadeli bir siyasi hareketi olmasının pürüzsüz bir şekilde herkes tarafından kabulüdür. CHP ile olan işbirliğinde bu zaten kendiliğinden olacaktır. Böyle bir işbirliği şu an anayasayı tekrar gündeme getirebilir ve CHP ile yapılan anayasa kalıcı olur. Başka bir parti ile yaptığınız anayasanın kalıcılığını garanti edemezsiniz. Burada bir meşruiyet meselesi var. CHP sadece CHP değil aynı zamanda ordu, yargı, bürokrasi, üniversiteler birçok şey. Bütün bunlarla ilişkili bir odak noktası. O bakımdan da AK Parti kesinlikle tabii ki CHP ile yapmak ister. Ama CHP’nin bu performansı becerebileceğine dair kuşkular var AK Parti’ de. O kuşku olmasa bence hiçbir sorun yok, çünkü Türkiye zaten bu normalleşme hızında ivme üzerine ivme yaşıyor.
İBRE İLK BAŞTA CHP'DEN YANA
'İbre sizce AKP-MHP koalisyonu tarafında mı, AKP-CHP koalisyonu tarafında mı?'
Bu iki faktör şu ana kadar eşit. Çünkü gerçek anlamda partilerin nasıl baktığını bilmiyoruz hâlâ. Maç öncesi efelenmeler olarak konuştular ama şimdi görev verildiğinde gerçek konuşmanın başlayacağını düşünüyorum. O zaman ibrenin CHP’ye kayma ihtimali artar ama bir süre için. Kullanamazlarsa ötekisi olacak. Ama ilk başta ibre CHP’den olacak.