HABER

Mahkeme Alp Gürkan hakkındaki yakalama kararını reddetti

Başsavcılığın, Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan hakkında yakalama kararı çıkarılmasını talep ettiği ancak mahkemenin bu talebi reddettiği öğrenildi.

Mahkeme Alp Gürkan hakkındaki yakalama kararını reddetti

Soma'daki maden faciasıyla ilgili Akihisar Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında savcılığın Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan hakkında yakalama kararı çıkarılmasını talep ettiği ancak bu talebin mahkemece reddedildiği öğrenildi.

Soma'da sorumlular birbirlerini suçladı

Manisa'nın Soma İlçesi'nde, 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla ilgili tutuklanan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ile Genel Müdür Ramazan Doğru'nun sorgudaki ifadelerine DHA ulaştı. Can Gürkan, "Sorumluluk yönetim kurulu kararıyla Ramazan Doğru'da" dedi.

Ramazan Doğru ise, sorumluluğun İşletme Müdürü Akın Çelik'te olduğunu söyledi.

Soma'da 13 Mayıs'taki maden faciasında 301 işçi hayatını kaybetti, 486 işçi de kurtarıldı. Facianın ardından 30'dan fazla kişi gözaltına alındı. İki gün boyunca Soma Adliyesine sevk edilen şüphelilerden Soma Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdürü Ramazan Doğru ile İşletme Müdürü Akın Çelik'in de aralarında bulunduğu 8 kişi, tutuklandı. 9 kişi adli kontrollü, 11 kişi de savcılıktan serbest bırakıldı.

"SORUMLULUK RAMAZAN DOĞRU'DA"

Tutuklananlardan Soma Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, ifadesinde şunları söyledi:
"Ben Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapıyorum. Şirketimizin yönetim kurulunun almış olduğu kararla, iş hukuku ve maden hukuku konularında, hukuki ve cezai sorumluluk yönetim kurulu üyesi olan Ramazan Doğru'ya verilmiştir. Yönetim Kurulu kararındaki imza da kendisine aittir. Ben yapmış olduğum görev gereği madenle ilgili teknik bilgiye sahip değilim. Şirketimize bağlı birden fazla kömür ve krom madeni işletmesi vardır. Bu işletmelerin işletme müdürleri ve bölge müdürleri, bu işletmelerdeki iş güvenliği ve sağlığı konularında öncelikli sorumludur. Soruşturmaya konu olan işletmenin genel müdürü Ramazan Doğru'dur. Kendisinin görevi işletme müdürlerinden almış olduğu bilgileri, bizimle paylaşmaktır. Kendisi ve işletme müdürü madenle ilgili herhangi bir iş güvenliği aksaklıklarının olduğunu bana iletmediler. Kendileri de böyle bir aksaklığı tespit etmediler. Ayrıca işletmemiz hem özel, hem de kamu denetmenlerince sürekli denetlenmektedir. En son denetim de kazadan kısa süre önce yapılmıştır ve denetimde herhangi bir aksaklığın olmadığına dair rapor verilmiştir. Nasıl olduğunu ben dahil henüz hiçbir teknik çalışan tespit edememiştir. Benim meydana gelen olayda herhangi bir kusurum yoktur. Ayrıca yaşanan bu olaydan sonra sorumluluğum artmıştır. Ayrıca geride kalan 6 bin 200 çalışanım ile vefat eden çalışanların ailelerine ilgili finansal taleplerini alma, mağduriyetlerinin giderilmesi hususunda sorumluluğum artmıştır. Tutuklanmam halinde çalışanlarım ve vefat eden kişilerin aileleri de mağdur olacaktır."

Can Gürkan'ın avukatı ise, madende olağan dışı bir karbonmonoksit gazı ölçümünün yapılmadığını ileri sürerek, "Ayrıca Ramazan Doğru'ya yönetim kurulunun yetki belgesi kararı, postayla gönderilmiştir. Kendisi de bunu imzalayıp yine postayla göndermiştir" dedi.

Mahkeme ise, yönetim kurulu kararıyla iş güvenliği sorumluluğunun Ramazan Doğru'ya devredilmesine rağmen evrensel hukuk normları çerçevesinde Can Gürkan'ın da sorumlu olduğunu ifade ederek tutuklanmasına karar verdi.

DOĞRU DA İŞLETME MÜDÜRÜ'NÜ SUÇLADI

Can Gürkan'ın ardından ifadesi alınan şirketin genel müdürü Ramazan Doğru ise şunları söyledi:
"Ben Soma Kömür İşletmeleri'nde genel müdür olarak görev yapmaktayım. Görevim şirkete ait birden çok madenin idari denetimlerini yapmak ve bu işletmelerin müdürleriyle işletmelerdeki aksaklıkları görüşmektir. Ancak işletmelerde ortaya çıkan aksaklıkların giderilmesi için talimat verme yetkim yoktur. Bu sorumluluk ve yetki, işletme müdürüne aittir. Ben görevim gereği belli aralıklarla maden ocağına giriyorum. Acak kazanın meydana geldiği ocağa en son ne zaman girdiğimi hatırlamıyorum. Kaza günü ocakta değildim. Bana saat 15.20 sıralarında telefonla haber geldi. Ardından kendi şirketimizdeki tahlisiye ekiplerini görevlendirdim. Yetersiz olduğunu görünce TKİ Eli Müdür Yardımcısı ile görüşüp yardım istedim ayrıca İmbat A.Ş.'den de yardım istedim."

"İMZA BANA AİT DEĞİL"

Yetki belgesindeki imzanın kendisine ait olmadığını savunan Ramazan Doğru olayın meydana geliş şekliyle ilgili olarak ise şunları söyledi:

"Olayın ocak içerisindeki korbonmonoksit gazının artmasından dolayı ortayla çıktığını sanmıyorum. Kömürlerin görünemeyen bir yerde oksitlenmesi sonucu ani yangın çıktığını düşünüyorum. Gaz ölçümlerine ve iş güvenliğine ilişkin olağandışı herhangi bir durum bana kazadan önce iletilmedi. İş güvenliği defterinin mart ve nisan ayı denetim raporlarının tutulmamış olduğunu savcılıktaki ifadem sırasında öğrendim. Benim bu defteri denetleme gibi bir görevim yok. Olayda kusurum olmadığına inanıyorum."
Ramazan Doğru'nun avukatı ise, "Müvekkilimin kurusu yoktur. İcra makamı yönetim kurulu, eyleme geçme makamı ise, işletme müdürüdür" dedi.

Mahkeme Ramazan Doğru'yu da aynı gerekçeyle tutuklanmasına karar verdi. (DHA)

En Çok Aranan Haberler