Mahkeme başkanı ile sanık avukatı arasında ‘dedikodu’ tartışması

Balyoz davasının bugünkü duruşmasında, sanık avukatının iddiası damgasını vurdu. Avukat Şule Nazlıoğlu Erol, “Duyduğum dedikoduya göre bu Nisan ayına kadar davayı karara bağlayacakmışsınız. Yargıtay 8. Ceza Dairesi de ayarlanmış, kararınız geçecekmiş. Bu doğru mu?” diye sordu. Mahkeme Başkanı Diken ise, “Söyledikleriniz dedikodu. Bizim bilgimiz dahilinde olan, davayı 3 Ekim'e ertelemeyi düşünüyoruz.” ifadesini kullandı.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Balyoz davasının bugünkü duruşmasında sanık avukatlarından Şule Nazlıoğlu Erol ile Mahkeme Başkanı Erol Diken arasında ‘dedikodu’ tartışması yaşandı. Duruşmada söz isteyen Avukat Erol, "Duyduğum dedikoduya göre bu Nisan ayına kadar davayı karara bağlayacakmışsınız. Yargıtay 8. Ceza Dairesi de ayarlanmış, kararınız geçecekmiş. Bu doğru olabilir mi? Böyle bir şey doğruysa cüppemi yakarım, ruhsatımı yırtarım, bu mesleği bırakırım. Bu hangi vicdana sığar? Ben hakim olsam böyle yapmazdım." diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Ömer Diken ise, Avukat Erol'un söylediklerinin dedikodu olduğunu belirterek, "Bizim bilgimiz dahilinde olan, davayı 3 Ekim'e ertelemeyi düşünüyoruz. Eylül ayında salonu Ergenekon davalarına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi kullanacak. 'Duruşmaları kesintisiz yapalım.' dediniz. Biz de bunun için ne yapılabileceğini araştırdık. Davanın uzadığı eleştiriler üzerine Adalet Bakanlığı da arayışa girdi. Cezaevi yerleşkesindeki salonun yerleşke dışarısına çıkarılabilmesi için mimarlar çalışıyor. Bu yapılabilirse 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin davaları orada görülecek. Bu durumda 2 hafta duruşma, 4 hafta ertelemeden daha çok duruşma yapabileceğiz." diye açıklamada bulundu.
Bunun üzerine Avukat Erol, "Ben bunu duyduğuma göre demek ki içinizde köstebek var." diye araya girdi. Bu durumu gizlemediklerini belirten Diken, "Salondaki düzenlemeler ise biliyorsunuz Pazartesi günü 2. Balyoz davasının duruşmasını da burada yaptık. Bu salondaki düzenlemeler de İki davanın birleştirme ihtimali nedeniyle yapıldı. Diğer davanın 28 sanığının da bu davaya dahil olması ile o sanıklara da yer açmak için bir düzenleme." şeklinde konuştu.

HAKİM DİKEN: DURUŞMALARIN HIZLANDIRILMASINI İSTEYEN SİZDİNİZ
"Daha önceki konuşmalarınızda duruşmaların hızlandırılmasını isteyen sizdiniz." diyen Diken, "Ben de mümkün olsa davanın bir an önce sonuçlandırılmasını isterim. Mümkün olsa gücümüz yetse yılbaşına bitirebilmek isterim. Gazetecilerle konuşurken 'bu adli yıl içinde sonuçlanır' demiştim. Bunda ne var? Duyduğunuzu söylediğiniz dedikodu bu herhalde. Kimsenin savunmasını kesmedik. '8. Ceza Dairesi ayarlandı bitecek' gibi bir söz olmaz. Zaten bu dosyalara 9. Ceza Dairesi bakıyor." şeklinde konuştu.
Avukat Erol araya girerek "8. Ceza Dairesi bakacakmış" diye konuşması üzerine Ömer Diken "Ben Yargıtay'da iken 9. Ceza Dairesi bakıyordu. Görev paylaşımı Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun yetkisinde." diye açıklamada bulundu. Davanın hızlandırılmasını ancak yargılamanın da tutuksuz yapılmasını istediklerini belirten Erol, "Benim 17 müvekkilim var. Her biri 4 gün sürse 2 ayda ancak biter." dedi.
Sanık avukatlarından Kürşat Veli Eren de, Başkan Ömer Diken'in, "Davanın hızlandırılmak istendiği" sözleriyle ilgili olarak, "Sizin 'birkaç ay sonra biter' açıklamanız ihsası rey anlamına gelir. Tahliye etmeyeceksiniz, ceza vereceksiniz anlamına geliyor, göreceğiz." dedi. Başkan Diken ise, "Hızlı gitmek istiyoruz ama CMK hükümlerine de uyulacak." diye konuştu.
Tutuklu sanık Tuğamiral Mehmet Fatih Ilgar ise, "Avukat hanımın sözleri bizde infial yarattı. Sizden net bir cevap alamadı. Gerçek midir veya bir zemin mi hazırlanmaktadır? Lütfen bize net bir cevap verin." dedi. Hakim Diken ise, "Davayı hızlandırma yönünde çalışmalar yapılıyor. Duruşmaya daha fazla zaman ayırmak için çalışmalar yapılıyor. Bunun dışında söylenenler doğru olamaz, gerçek değildir." açıklamasını yaptı.
Bu diyalogların ardından Başkan Diken, duruşmayı 22 Ağustos’a erteledi.