Sinan Ateş suikastının azmettiricisi Doğukan Çep, 1,5 yıl sonra hakim karşısına çıktı. Duruşmada savunma veren ve azmettirici olduğunu kabul eden Çep, "Nasıl öldü bilmiyorum, Özyağçi'ya ayaklarına sık dedim. Şok oldum" dedi. Daha önce yaptığı silahlı saldırıları anlatmaya başlayan Çep'e mahkeme başkanı “Sabahtan beri ne anlatıyorsun?” diyerek tepki gösterdi.
Sözcü'de yer alan habere göre; Çep, daha sonrasında ise cinayetten önce Sinan Ateş'le aralarında geçtiğini iddia ettiği olayları anlattı.
Çep, şunları söyledi:
En son Hasan Ferit Gedik ölüyor. Uyuşturucuya karşı yürüyormuş. Biz yakalandık, yargılanmaya başladık. Google Hasan Ferit Gedik yazın Allah için tabutun üstüne bakın. DHKPC bayrakları. Biz bunları vurmuşuz, yargılanmaya başlamışız. Ayşe Deniz, Gezi’ye gidiyor, Gezi de ağaç içinmiş ya. Ayşe Deniz Gezi’den sonra Kandil’e gidiyor. Karayılan’ın yanında fotoğrafları var, Karayılan kızları sever. Sonra Ayşe Deniz Rakka’ya gidiyor, orada ölüyor.
Mahkeme Başkanı “Sabahtan beri ne anlatıyorsun” diye araya girip Çep’e kızarak tepki gösterdi.
Çep, şöyle devam etti:
Çep, cinayetten önce Sinan Ateş'le aralarında geçtiğini iddia ettiği olayları şöyle anlattı:
Aziz Mahmut Hüdai Camisi’nde namaz kılıyordum. Bir gün sabah namazı Sinan Ateş geldi. Yan yana namaz kıldık, zikir yaptım. 2013’te Hasan Ferit Gedik'ten ceza almışım, 'Bana yardım eder misin?' dedim, 'Elimden geleni yaparım' dedi. Bana 'bizim yapamadıklarımızı, hayallerimizi yapmışsın' dedi. Sonra ‘Dosyanı halledecekler’ dedi. Ben aradım, 'bunu ayarladım' dedim. Taksim’de bir otele çağırdı, otelde parayı verdim. 2021’de telefonum çaldı, 'kardeşim' dedi 'bir 200 bin TL ödememiz lazım' dedi. 4-5 günde ayarladım.
2022 yılının Kasım ayı, 'kardeşim artık sona yaklaştık, eli kulağında' dedi, 'abi ben paranın tamamını ayarlayamadım' dedim. Sağdan soldan borç istedim, bir hafta içinde 200 bin TL ayarladım, 'kardeşim Ankara’ya gelir misin' dedi. 'Ankara’dayım' dedim, 'Çukurambar Liva Pastanesi'nin konumunu yaz, gel' dedi. Ben gittim, geldi. Oturduk, parayı verdim, poşetti. Ama 'bundan sonra seni aradığımda paranın tamamını ayarlaman lazım' dedi.
Cep, “Ben öldürmeye gönderseydim, öldürmeye gönderdim derdim. Allah’tan başka kimseden korkum yok. Ölmesini de istemezdim, nasıl öldüğünü de bilmiyorum. Delikanlı gibi öldürdüm derdim. Sevip sevmemek önemli değil. Bunu öldür, öldürtme demem” dedi.
Çep, şöyle devam etti:
Çep, ayrıca Ateş’i öldüren kurşunun Eray Özyağci'nin silahından, onun bulunduğu ve silahı tuttuğu açıdan çıkmasının mümkün olmadığını, öldüren kurşunun açısının Selman Bozkurt’un (Sinan Ateş’in yanında olan arkadaşı/müşteki) açısı olabileceğini söyledi ve araştırılmasını istedi.
Öte yandan Suat Kurt'un savunması devam ettiği sırada, sanık sandalyesinden geriye dönen sanık Doğukan Çep, gazetecilere gülerek başını salladı.