Selda Hatun TAN- Alişan KOYUNCU/KANDIRA (Kocaeli), (DHA)- KOCAELİ Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Donanma Komutanlığı'ndaki 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili hazırladığı iddianame kapsamında 53'ü tutuklu 13'ü firari toplam 92 sanıklı davasında 'Mahrem abiler' sıfatıyla yargılanan tutuklu sanıklar hakim karşısına çıktı. Sanıklar savunmalarında örgütle ilgili suçlamaları kabul etmedi.
Kocaeli'nin Kandıra İlçesinde bulunan Kandıra Yüksek Güvenlikli Cezaevi Yerleşkesi'nde kurulan 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonuna 872 sayfalık iddianame kapsamında 92 sanıklı davanın 4'üncü gününde 'Mahrem abiler' adıyla görev yapan tutuklu sanıkların yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanıklardan Yakup Dalkılıç, Emrah Çoban, Mehmet Sarı, Oktay Gün ve Ümit Kol hakim karşısına çıktılar. Sanık Yakup Dalkılıç, Emrah Çoban, Mehmet Sarı haklarındaki suçlamaları kabul etmedi. Oktay Gün ve Ümit Kol avukatlarının olmadığını beyan ederek savunma yapmak istemedi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
15 Temmuz darbe girişimi sırasında Amiral Nazmi Ekici’nin “Mahrem abisi" konumunda bulunduğu iddiasını kabul etmeyen tutuklu sanık Yakup Dalkılıç, 15 Temmuz öncesinde Harp Filosu Komutanı olan Tuğamiral Nazmi Ekici’yi tanımadığını söyledi. 2015’te kendi isteği ile öğretmenlikten istifa ettiğini ve ticaret ile uğraştığını belirten Dalkılıç, hakkındaki tüm suçlamaları reddetti. Dalkılıç, 11 Temmuz 2016’da İstanbul Ümraniye’de yapılan darbe toplantısına katıldığı iddialarına karşı, "Doğma büyüme İstanbullu'yum. Benim bütün yakın çevrem İstanbul’da bu yüzden sık sık İstanbul’da bulunmam gayet normal. O tarihlerde İstanbul’daydım suçlamalarda adı geçen şahıslarla karşılaşmadım bahsedilen adreslerde bir arada olmadım" dedi.
'ACIYIP ARABAMA ALDIM TERÖR SUÇU YÜKLENDİ'
Tutuklu Sanık Emrah Çoban, suçlamaları kabul etmediğini, 'Mahrem abi' olmadığını ve böyle bir kavram hakkında da fikri olmadığını söyleyerek firari amirallerin kaçmasına yardım etmediğini beyan etti. Tutuklu amireller Hayrettin İmren, Nazmi Ekici ve Ayhan Bay’ın kaçmasına yardım etmediğini, aracına otostop çektikleri için aldığını belirten Çoban, şöyle konuştu:
"9 Ağustos günü iş için İstanbul’a gidecektim. Öğretmenlikten ihraç edilen Mehmet Sarı İstanbul’a gidiyormuş, arkamdan beni takip etmiş. Otogar ışıklar civarında trafik vardı ve orada bir kişi arabanın camına vurarak 'İstanbul’a mı gidiyorsunuz?' diye sordu. Ben 'Evet' deyince, 'Arabamız bozuldu bizi de İstanbul’a götürebilir misiniz?' dedi. Ben de kabul ettim. Ben bir kişi görmüştüm ama 3 kişi birden arabaya bindi. 3’ü de arka koltukta oturdu. Mehmet Sarı'nın peşime takıldığını yolda gördüm. Müşteri kazanmak için insanlarla çok sohbet ederim. Ben İzmit’te klima işi yapıyorum. Onlarla da konuşup sohbet ettik işim hatta iş yerimin adresine kadar anlattım. Onları Sultanbeyli’de gidecekleri yere kadar bırakıp, tekrar otobana girip yoluma devam ettim. Benim bunları acıyıp da arabama almamla bana terör suçu nasıl yüklendi bilmiyorum."
'TRAFİK SIKIŞIKTI ARKA ARKAYA GÖZÜKTÜK'
Tutuklu sanıklardan Mehmet Sarı, öğretmenken ihraç edildiğini belirterek, şöyle dedi:
"Suçlamaları kabul etmiyorum, cemaatle bir alakam yok. O gün İstanbul’a gidiyordum. Emrah Çoban’ı da girerken gördüm. Trafik çok sıkışık olduğu için arka arkaya gidiyor gözükmüşüz. Beni arayıp trafiğin kapalı olduğunu söyledi. Bende öyle deyince gidemeyeceğimi düşünüp ilk çıkıştan çıkarak geri döndüm. O akşam Perşembe pazarı alanına kadar hiçbir yere uğramadan devam ettim. Aracımı Perşembe pazarında bırakarak gece 03:00’e kadar demokrasi mitinglerine katıldım."
'ByLock' kullandığı yönündeki iddiaları kabul etmeyen Sarı, FETÖ silahlı terör örgütü adına herhangi bir faaliyette bulunmadığını söyledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz