Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Antalya'daki konuşmasını 'illa bizim partili belediyelere oy verin, bizim partili olmayan belediyelere oy verirseniz, biz bunlara yardım etmeyiz' anlamına gelen bir düşünceyle yapmadığını belirterek, "Zaman zaman maksadınızı aşan ifadeler de ağzınızdan çıkabiliyor. Onu da kabul ediyorum" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin görüşmeleri sırasında hükümet adına bir konuşma yapan Bakan Şahin, muhalefetin hafta sonunda Antalya'da yaptığı açıklamalara ilişkin eleştirilerine cevap verdi. Belde, ilçe ve illerin yerel yönetimlerce çözülmesi gereken sorunları bulunduğunu kaydeden Şahin, bu sorunların önemli bölümünün sadece yerel imkanlarla çözülmesinin mümkün olmadığına işaret etti. Bazı yerel yönetimlerde altyapı sorunlarının çözümü için hükümetin desteğine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Şahin, Antalya'da yaptığı konuşmada bir yerel yönetimin, bir belediyenin, bir belediye başkanın, başka belediyelerin veya merkezi yönetimin yardımı olmadan çözemeyeceği bir takım sorunları olduğu mesajını vermek istediğini söyledi. Bu nedenle belediye başkanı olarak seçilecek kişilerin diğer belediyelerle ve diğer kuruluşlarla diyaloğunu devam ettirecek, onların da yardımını alabilecek, onlarla birlikte çalışabilecek kapasitede kişiler olması gerektiğini ifade ettiğini vurgulayan Şahin. bunu söylerken 'şu partiden, bu partiden' ayrımı yapmadığını belirtti.
Gazipaşa'da 'Seçeceğiniz belediye başkanı bizim partiden olursa memnun olurum' anlamına gelen bir ifade kullandığını söyleyen Şahin, yerel yöneticilerin büyükşehir belediyesi ve merkezi hükümetle de uyum halinde, diyalog halinde olmasının yararlı olacağını düşündüğünü kaydetti. Bakan Şahin, şunları kaydetti:"Ben Antalya milletvekiliyim ve kabinede görev yapıyorum. Antalya'da bazı ilçe ve beldeleri ziyaret ediyorum. Bazı ilçeler var ki, henüz altyapıları, kanalizasyon sorunları bile büyük ölçüde çözülemedi. Bizim partiden olmayan bu belediyelerin bulunduğu yerlere gittiğimde mevcut belediye başkanı arkadaşlarımla bir diyalog kurayım, acaba birlikte burada bir çözüm üretebilir miyiz diyorum.
Bazı ilçeler var ki bu ilçelerin belediye başkanlarıyla maalesef 3-4 yıldır tanışma şerefine nail olamadım. Bunu bazı yerlerde eleştirdim. 'Keşke bu belediye başkanı arkadaşlarımla diyalog kurabilsek, belki sorunlara birlikte çözüm üretebiliriz' diye bir takım konuşmalar yaptım. Siyasetçi olarak değişik yerlerde konuşmalar yapıyoruz. Buralarda daha önceden hazırlanan metne bağlı kalarak konuşmuyoruz. Zaman zaman maksadınızı aşan ifadeler de ağzınızdan çıkabiliyor. Onu da kabul ediyorum. 'İlla bizim partili belediyelere oy verin, bizim partili olmayan belediyelere oy verirseniz, biz bunlara yardım etmeyiz' anlamına gelen bir düşünceyle o cümleyi söylemedim. Bu yanlış olur. Bu anlama gelen bir ifade kullanmışsam o ifade yanlıştır, maksadı aşan bir ifadedir. Bizim hükümetimiz döneminde belediyeler arasında herhangi bir ayrım
yapılmamıştır."
"**YEREL SEÇİMLERE GİDERKEN BUNU SÖYLEMEMİ YADIRGAMAYIN"**
Şahin, spordan sorumlu bakan olduğu dönemde İzmir'de yapılan Universiad oyunları için destek isteyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'na, 'Başka partidensin, sana yardımcı olmam' demediğini kaydeden Şahin, ortak bir çalışma yaparak 10 bin kişilik spor salonunu 210 günde tamamladıklarını anlattı. 'Başka partili belediyelere yardımcı olmayalım, onların hizmetlerine mani olalım' şeklinde bir düşüncesinin olmadığını dile getiren Şahin, irticalen yaptığı konuşmada kalabalık karşısında maksadını aşan bazı ifadeler kullanmış olabileceğini ifade etti.
Şahin, "Kamuoyunu ve seçmeni tehdit eden, şantaj anlamına gelen değerlendirmeleriniz oldu deniyor. Kim ne derse desin şantaj, tehdit, bunlar milletimiz tarafından asla ciddiye alınmaz. Hatta bunlar ters teper. Milleti tehdit edeceksiniz, şantaj yapacaksınız, bunun size bir siyasi avantajı olmaz. Ben bu konuşmaları yaptım, basına da yansıdı. İnkar etmiyorum" şeklinde konuştu.
Seçmenlere 'size kim daha fazla hizmet getirecekse ona oy verin' dediğini anlatan Şahin, 'bizim partimizden olanları tercih ederseniz memnun olurum' anlamına gelen ifadeler kullandığını bildirdi. Şahin, "Lütfen bir siyasi partinin mensubu olarak yerel seçimlere giderken bunu söylememi de yadırgamayın. Ne diyecektim" diye konuştu.
Deniz Feneri dosyasıyla ilgili eleştirileri de cevaplayan Şahin, dosyayı bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiklerini söyledi. Başsavcılığın 3 klasörden oluşan dosyayı tercüme ettirdiğini kaydeden Şahin, bunun kısa sürede biteceğini söyledi. Bağımsız yargı organlarının Adalet Bakanlığı'ndan talimat alarak bu çalışmaları yapmadıklarını kaydeden Şahin, yargının bağımsız ve tarafsız olduğunu vurguladı. Şahin, "Biz sadece o dosyanın getirilmesine bakanlık olarak aracılık yaptık" dedi.
Şahin, Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmelerin sonunda milletvekillerinin sorularını cevapladı. Tutuklanan Akfırat Belediye Başkanı'na arsa alımı için vekaletname vermesine ilişkin bir soruya cevap veren Şahin, vekaletname verdiğinde Akfırat Belediye Başkanı hakkında bu iddiaların olmadığını hatırlattı. Akfırat belediye başkanına 1.5 dönüm büyüklüğünde bir arsa için vekaletname verdiğini kaydeden Şahin, daha sonra ekonomik olarak bu arsayı alamayacağını düşündüğü için alımdan vazgeçtiğini söyledi.
Siyasetin zor bir iş olduğunu vurgulayan Şahin, siyasetçilerin konuşmalarına, selam verdikleri kişilere, herhangi bir iş için vekalet verdikleri kişilere dikkat etmeleri gerektiğini vurguladı. Hiç kimseden haksız talepte bulunmadığını vurgulayan Şahin, bu konuda rahat olduğunu dile getirdi. Şahin, "Sizler muhalefetsiniz, tabii ki bunu değerlendireceksiniz. 'Acaba bakanı ve mensup olduğu partiyi yıpratabilir miyim?' diye soracaksınız. Ben içi dışı açık olan bir insanım" şeklinde konuştu.