Manisa Ticaret ve Sanayi Odası, Manisa Sosyal Güvenlik Kurumu'yla ortaklaşa düzenledikleri konferansta üyelerine iş güvenliği ve kanunu konusunda bilgilendirme eğitimi düzenledi.
Manisa Belediyesi Kültür Sitesi Mesir Salonu'nda düzenlenen konferansa, Manisa Sosyal Sigortalar Kurumu Müdürü Murat Saygı, Manisa İş-Kur Müdürü Yüksel Uçar, İzmir İş Teftiş Kurulu Başkanı Şuaip Er, Manisa TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yaşar Coşkun, ve Manisa TSO üyeleri katıldı. SGK Rehberlik ve Teftiş Başkanı Dr. Sıddık Topaloğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müfettişi Ali Yavuz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik İş Baş Müfettişi Fikriye Güven'in ise panelist olarak yer aldığı konferansın açılış konuşmasını yapan Manisa TSO Başkan Yardımcısı Yaşar Coşkun, "Bilim ve teknolojide yaşanan hızlı gelişmeler, hızlı sanayileşmeyi de beraberinde getirdi. Ülkemizde de hızla gelişen sanayileşmeye bağlı olarak ne yazık ki işyerlerinde yeterli önlemlerin alınmaması her yıl artan iş kazalarını artırırken,
meslek hastalıkları ve çevre kirliliği, insan ve çevre sağlığını tehdit eder bir noktaya ulaştırdı. Üretim araç ve gereçlerinin uygunsuzluğu, üretim süreçlerinde kullanılan ürün, yarı ürün ve ham maddelerden kaynaklanan zararlı etmenler, çalışılan ortamın ve üretim süreçlerinin yetersiz ve olumsuz koşulları da çalışanlarımızın sağlığını tehdit ettiği için iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda gerekli önlemlerin alınmasını zorunlu kılmıştır. Risklerden kaçınmak, kaçınılması mümkün olmayan riskleri analiz etmek, tehlikeli olanın tehlikesiz veya daha az tehlikeli olanlarla değiştirmek, teknoloji, iş organizasyonu, çalışma şartları gibi faktörlerin etkilerini kapsayan tutarlı genel bir önleme politikasını geliştirmek, kişisel ve toplu korunma tedbirlerine gereken araç, gereç ve ekipmanı temin etmek, kullanımını sağlamak biz iş verenlerin başlıca sorumluluklarından birisi olmalıdır." dedi. Uluslar Arası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından açıklanan rakamları veren Coşkun, "Dünya‘da 1,2 milyarı kadın olmak üzere 3 milyar civarında bir işgücü bulunmakta, ve her 15 saniyede 1, her gün yaklaşık 6 bin işçi iş kazaları veya meslek hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmekte. SGK verilerine göre ise Türkiye‘de günde yaklaşık 200 iş kazası olmakta, bazı çalışanlarımız iş göremez hale gelmektedir. Ülkemiz maalesef iş kazalarında Avrupa ve dünya‘da ilk sıralarda; ölümlü iş kazalarında ise Avrupa‘da birinci, dünyada ise üçüncü sırada yer alıyor. İncelediğimiz bazı araştırmalar göre iş kazalarının yüzde 98‘inin, meslek hastalıklarının ise yüzde 100‘ünün önlenebilir olduğunu ifade ediyor" şeklinde kaydetti.
"BU YASA OLUMSUZLUKLARI GİDERECEK"
Coşkun'un ardından konuşan Manisa SGK Müdürü Murat Saygı, Manisa TSO ile başarılı bir çalışmaya öncülük ettiklerini belirterek, şunları söyledi: "Yeni İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın iş verenlere neler getirdiği, bu yasanın yürürlüğe girmesiyle kimlerin ne gibi yükümlülükleri olacağı, SGK olarak bizim iş güvenliği önlemleri alınmasına rağmen meydana gelen kazalar ve meslek hastalıklarında iş verenlerin yükümlülüklerinin ne olduğu konusunda burada birinci ağızdan sizlere eğitim paneli yapmayı uygun gördük. Türkiye'de iş sağlığı ve güvenliği konusunda yaşadığımız iş kazaları ve meslek hastalıkları rakamları sevindirici değil, maalesef bizlere haksız birincilikleri kazandırmış. Maalesef Avrupa'da iş kazaları konusunda birinciliği üstlenmişiz. Heryıl yaklaşık 250 iş kazası meydana gelmekte. 4'e yakın ölümle sonuçlanmakta. Her şeyin yanı sıra bu yasa uygulamaya girdiğinde yaşadığımız olumsuzlukları giderecek. Burada işin büyük kısmı iş verenlerimize düşüyor. Bize bakan yönü ise, burada tüm önemlerin alınıp alınmadığı, rehberlik faaliyetlerinin yapılıp yapılmadığı konusunda bizler devreye gireceğiz. Temmuz ayından itibaren tüm iş yerlerinde uygulanmaya başlanacak."
"DURUMUMUZ ESKİSİ KADAR KÖTÜ DEĞİL"
Konferansa moderatör olarak katılan SGK Rehberlik ve Teftiş Başkanı Dr. Sıddık Topaloğlu, iş güvenliğinin çok önemli bir konu olduğunu dile getirerek, "İşvereni işçiyi ve devleti ilgilendiriyor. İşçiyi ilgilendiriyor çünkü en büyük kaybı onlar veriyor. Herhangi bir organı koparsa, bir hastalığa maruz kalırsa ya da canından olursa telafi edilemez kayıplar demektir. İş vereni ilgilendiriyor çünkü yapacağı her iş güvenliği tedbirinin bir maliyeti bir masrafı vardır, yani telafi edilebilir. Bir de iş yerinde bir kazanın olması, bir meslek hastalığının olması halinde telafi edilemez manevi kayıplar vardır. Sadece sağlığı değil, iş yerindeki morali de etkiler. Devleti ilgilendiriyor, çünkü Türkiye gibi ülkeler ne kadar geliştiklerini göstermek için mutlaka iş kazalarını en aza indirmeli meslek hastalıklarını yok etmelidir" dedi.
Yıllara göre iş kazası rakamlarını da açıklayan Topaloğlu, "Aslında durumumuz eskisi kadar kötü değil. İş kazası istihdam oranı rakamlarına baktığımız zaman; 2002'de 1.25, 2003'te yüzde 1.23, 2004'te yüzde 1.24, 2005 yüzde 0.6, 2006'da yüzde 0.91, 2007'de yüzde 0.81, 2008'de yüzde 0.7, 2009'da yüzde 0.62, 2010'da yüzde 0.55, 2011'de yüzde 0.55, 2012'de yüzde 0.41 olarak belirlendi. Ancak 2012 rakamlar henüz net olarak belirlenemedi. Yıl bittiği zaman hemen belirlenemiyor. Bu rakamlar iş kazalarına maruz kalmış kişilerin toplam istihdama bölünmesiyle elde ediliyor. İstikametimiz doğru en azından bunu görebiliyoruz" şeklinde kaydetti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz