Kanyonda olası bir kazada asla ikinci şansınız olmaz, hatta kaza sırasında bazen iki ayağın yerde bile olmaz. İşte bu kanyon boldlama operasyonu da böyle bir tutkuyu barındırıyor.
İşe kendime meydan okuyarak başladım.
Bu meydan okuma da beni en zorlu kanyonlara solo olarak götürdü.
İpim takıldı, üşüdüm, tedirgin oldum, çaresiz kaldım, zorlandım, susadım, titredim, heyecanlandım, düştüm ama her defasında yeniden ayağa kalkarak devam ettim.
Sen de ilerlemek istiyorsan maymunlardan sağır olanı taklit etmelisin, yoksa çok fazla sinir harbi yaşarsın.
Bir defasında kanyonun ilk istasyonunda inişimi yapacağım zaman kendi kendime ne işin var burada? diye sorguladım.
Duraksadım işte o zaman içimdeki maceracı yanım dedi ki buraya kadar boşuna mı geldin? Hadi devam et! ve ilk adımımı attım sonra yağ gibi akıp gittim.
Hızlıca ikinci üçüncü iniş derken bir anda yedi metreden sırt üstü yere çakıldım. Uzun bir süre hareket edemeden kaldım, yavaş yavaş bedenimde kırık kontrolü yaptım.
İşte o zaman anladım ki güçlü ve hızlı olmak yetmiyor, aklın bedenine, gücüne hükmedemiyorsa sen bir hiçsin.
Başka solo geçişlerim de oldu, zamanla piştim, demlendim. Artık bu güzellikleri başka sporcuların da buraları görmesi, içinden geçmesi gerekiyordu.
Yani kanyon geçişlerinde uzun ömürlü çelik ve epoksi ile monte edilen bold kullanmak gerekiyordu.
ARGA Safety Özgür Bey ekipman destek sözü verince ilk adımı etkinlik planlayarak attım, şimdi sırada ekibi oluşturmak kalmıştı.
Bu etkinliği açmadan önce Bengü uyarmıştı beni, kanyona gideceğiniz zaman ben de gelmek istiyorum diye. Jandarma ve kaymakamlık ile yaptığım yazışmada Bengü’nün adını ve bilgilerini de garanti gelir diye yazmıştım.
Ve büyük gün geldi çattı, kanyon hazırlıklarımı yaptım. Köpeğim ve ekip liderim Sezar ile içeri girecektim ki Bengü köy meydanına geldiğini yazdı, hemen buluşarak onun aracını kanyon çıkışına bırakıp tekrar başlangıç noktasına geldik.
Zaman kimseyi beklemez, şimdiye kadar bir kanyona girmediysen ve içeride kamp yapmadıysan, kendine geç kalmışsın demektir.
Her anı heyecan verici, bu spora tutkuyla bağlı değilseniz ızdırap yaşarsınız fakat severek yapıyorsanız iliklerinize kadar heyecan yaşarsınız.
Kanyonda vücut sisteminiz farklı çalışır, bedeninize sadece ekip lideriniz hükmeder. Güveniniz tam olmazsa kötü anılarla ayrılabilirsiniz.
Bu bir eğlenceli oyun olabilir ama kurallarına göre oynamazsan çok tehlikeli olabilir, bu oyunda güçlü olduğunu değil akıllı olduğunu kanıtlaman gerekiyor.
En zorlu rakibin kendindir. Ekip kurallarına göre hareket etmezsen arkadaşlarından önce kendini tehlikeye atarsın,
Bir düşünsene sessiz geçiş yapman gereken bir yerden dikkat çekmek için bağırarak geçtiğini.
Oluşan ekodan dolayı bir arkadaşını sakat bırakabilirsin ya da vücudunda ömür boyunca taşıyacağı bir iz bıraktırabilirsin.
Ekibinizde açık fikirli, çalışkan, sorumluluk sahibi, ilham veren, tutkulu, motive eden ekip arkadaşlarınız olsun…
Bengü ve Sezar ile daha önce sürekli geçiş yaptığımız dere yatağından kanyon başlangıcına ilk adımlarımızı attık. Ben önden giderek yol açıyordum ve yeni dökülen kayalardan dolayı güvenli geçişi sağlamaya çalışıyordum. Dere yatağı çok fazla dikenli çalı dolu olduğu için bu bizi limitlerde epey zorlamıştı.
Patlatma yapılan bölgeden geçerken hızlı hareket etmeye başladım, Bengü hızlı tempoma ayak uydurunca o bölgeyi çabucak geçmeye gayret ettim. Olası kaya dökülmesinin haricinde çok fazla domuz yatakları vardı, en büyük tedirginliğim buydu çünkü her an üzerimize hızla bir kütle geliyor olabilirdi.
Molalarımızı mümkün olduğunca kısa tutuyorduk, iki nefes alıp kanyon içinde yapmamız gereken teknik planlamaları anlatıyordum bir yandan da ileri seviye Kanyoning eğitimlerini tekrar ediyorduk.
Ormanda ağaçların arasında bulduğumuz keçi yolu bize çok zaman kazandırmıştı. Eskiden ip ile indiğimiz 8-10 metrelik uçurum kenarları artık dökülen kayalardan dolayı yürüyerek geçilir hale gelmişti yakınlardaki çimento fabrikasının maden ocağındaki patlatmaları güzelim kanyonu mahvetmişti.
Hızlı hareket ederek kanyon girişine geldik. Doğru noktayı seçerek çelik boldlarımızı kanyon duvarlarıyla bir bir bütünleştiriyorduk. Hemen hemen aynı malzemelerle daha önce yalnız başıma geçmiştim bu kanyonu. Fakat bu kadar tedirgin olmamıştım çünkü yukarıdan her an kaya dökülecek endişesi beni son derece rahatsız ediyordu. Dökülen kayalar araç büyüklüğündeydi.
Bir yandan kalıcı istasyonları ayarlarken bir yandan da gözüm sürekli yükseklerdeydi. Bengü tam bir profesyonel kanyoncu gibi hareket ediyordu bu daha üçüncü kanyonu olmasına rağmen almış olduğu ileri seviye eğitimin faydalarını sergiliyordu.
Artık kanyonun en güvenli bölgelerine gelmiştik, buraya kadar tüm öncü inişleri Bengü yaptı, zaten ilk inişten sonra ben de kendimi daha güçlü hissetmeye başlamıştım, Ona güvenim tamdı. Yağ gibi akıp geçiyorduk. Yüküm çok ağırdı kalıcı istasyonlar kuracağımız için tüm malzemelerimiz yedekliydi.
Artık en yüksek inişe gelmiştik, tam 50m. İstasyonu hazırlarken tüm sistemi öğrettim. Bu kez ilk inişi ben yapacaktım hava çok sıcaktı, güneş bizi tam tepemizden karşılıyordu. Elim sürtünmeden yanmasın diye yavaş yavaş iniş yaparken yukarıda yalnız kalmanın heyecanını düşünüyordum, biraz hızlandım ve telsiz ile beklenen anonsu yaptım “ip boş gelebilirsin” diye. Asla hata yapmayacağına emindim, kanyona gelirken bile sürekli teknik sorular soruyordu ve buraya kadar da tüm sorularının cevabını almıştı.
İstasyonu sökerek ipi geri toplanır vaziyete getirmesi ve doğru ipe girmesi gerekiyordu. Yanlış ipe girmeyeceğine emindim.
En tepeden güneşin ışıkları arasından düzenli teknik adımları görünce göğsüm kabardı, bir yandan video çekiyordum bir yandan da dikkatle emniyetini alıyordum.
Hava o kadar sıcaktı ki ipin kendisi bile elimizi yakıyordu. Bu inişte kullandığımız ip Japon donanması için özel üretilen ipti biz de ürünün zorlu şartlarda testlerini yapıyorduk. Böylelikle seri üretim yapılıyordu. Bengü bu kanyonda benden 10 tam puan almıştı. İniş tamamlandıktan sonra kendimizi hızla gölgeye attık. Bu inişi Bengü ekibimizin öncüsü Sezar ile birlikte yapmıştı. Ben teknik malzemelerin tamamını üzerime almıştım.
Biraz gölgede serinlerken güneşin de gitmesini bekledik, Sezar o kadar susamıştı ki 1,5 lt suyun yarısını bir seferde avucumdan içti bitirdi.
Artık son üç inişe gelmiştik, burası bedenen de çok zorlayıcı bir kanyondu. Bengü’nün bacaklarındaki derin çalı çiziklerine takıldı gözüm, çok çizilmişti. Burada ne işim var diyor musun? diye sordum. Sadece gülümsedi haydi bir daha geçelim dersen ben varım dedi.
Çikolatalarımızı yedik, suyumuzu içtik ve istasyonun başına geldik. Bu kanyonu ben 20 kez geçtim fakat onun için bir keşif sayılırdı ilk kez girdiği kanyonda öncü inişi yapıyordu.
Bedenen en güçlü kişiler bile mental olarak doğaya uyum sağlamadan hayatta kalamazlar, doğa diz çöktürmez, doğa sadece kendisine saygı duymasını ister.
Bengü de kurallarıyla oynuyordu oyunu, yüzde yüz güvenliğini almadan hareket etmemesi bana başka bir güç veriyordu.
Çünkü bir insanın ne yapabileceğini tahmin edebilirsin ama önemli olan şey ne yapmayacağını tahmin edebilmektir.
Kanyon sporu sadece yukarıdan aşağı inmek demek değildir bu sporun başlangıç noktası görmek ve gözlemlemektir, çünkü ona göre adımlarını atmalısın. Buraya kadar sorunsuz ve son derece güvenli geçişimizin sebebi, iki kişi olsak bile ekip uyumunun, koordinasyonun kusursuz olmasından kaynaklanıyordu.
Zorlu üç inişi de bitirdik ve ana grubumuza “Arkadaşlar kanyon geçişimizi sağlıklı bir şekilde tamamladık” diye müjdeli haberi verdik…
Yatay geçiş hatlarını ve riskli olmayan bölgeleri daha sonraki geçişte boldlamaya karar vermiştik.
Büyük hayaller kurmaktan korkmayın, siz de hiçbir şeyin imkansız olmadığını insanlara gösterebilirsiniz.
Bu kez kanyon geçişimiz tüm hatları kontrol ederek eksik olduğunu düşündüğümüz yerleri boldlayıp net olarak kanyon iniş ölçümleri yaparak geçişleri tamamlamak olacaktı.
Sadece Hakan ile geçiş yapacaktım, zamanlama kısıtlı olduğu için valilik ve jandarma izin onayları yetişmezdi.
Son anda gelmeye karar veren arkadaşlar olsa da izin prosedürüne geç kaldıkları için içeri giremediler.
Belki başka bir zaman…
Elbette bu spor bir tercih meselesi, bu zorluğa göğüs gerebilecek ve mental gücü yüksek olan, bedenen ve ruhen sağlıklı kişiler bu organizasyona katılabilirdi. Herkesten bu sporun hayatının birinci önceliğinin olmasını bekleyemezsin ancak kanyonu geçmek isteyen arkadaşlar daha sonra güvence olsun diye bold ekipmanlarını yanlarına alarak tekrar giriş yapabilirler.
Bu kez tek araç olacağımız için dışarıdan destek almak gerekiyordu, hemen köy muhtarına ulaşarak yardım istedim. Seve seve bize lojistik destek vereceğini söyledi. Bu dönemler incir toplama hasat zamanı olduğu için çok yoğun olduklarını ama bölgenin gelişimi ve tanıtılması adına yanımızda olacağını söyledi.
Akşam tüm ekipmanlarımızın tekrar kontrolünü yaparak yola çıktık, tam da sabah 08:00 de Muhtar Engin Çetin ile köy girişinde buluştuk, biraz sohbetten sonra bizi kanyon girişine bıraktı.
Zamanlamamız tam da istediğimiz gibi işliyordu. Az kişi olunca yükün ağır oluyor fakat düzen ve disiplin konusu kusursuz işliyordu. Kanyon başında ekipmanlarımızı kuşandık ve saat 16:00 gibi çıkışta olacağımızı söyledik.
Bu arada lojistiğimizi Kerim Selvili sağlıyordu. Zamanlama ile ilgili bir sorunumuz olmadığı için başka bir kanyon girişi yeri tespit etmeliydik çünkü kanyon girişine kadar çok yoğun çalılardan geçiyorduk, riskli ve çok çalılı yerler bulunuyordu, bu bölgeyi mutlaka by-pass yapmalıydık.
Dere yolunun hemen üzerindeki patika yolu takip ederek kanyon başlangıç noktasını takip ettik, Hakan'a bu bir risk bu kadar yolu geri dönebiliriz biliyorsun değil mi dedim, evet bence de denemeye değer deyince yolu ilk viraja kadar takip ettik. Burada kanyon başlangıç noktasını bulduk, tertemiz bir açıklık vardı. Dere yatağına girmeden sol tarafta Dere yolunun hemen üzerindeki patika yolu takip ederek kanyon başlangıç noktasını takip ettik, Hakan'a bu bir risk bu kadar yolu geri dönebiliriz biliyorsun değil mi dedim, evet bence de denemeye değer deyince yolu ilk viraja kadar takip ettik. Burada kanyon başlangıç noktasını bulduk, tertemiz bir açıklık vardı. Dere yatağına girmeden sol tarafta Hakan bir ayı ini ve hemen önünde pençe izleri gördü, bana seslenirken sesinden iki kat daha dikkatli olmamız gerektiğini anlamıştım, ayı ve domuz ile karşılaşmada neler yapmamız gerektiğini anlattım, domuzu görünce bir metre yükseğe çıkarak önce kendini korumalısın, ayı görürsen de asla kaçmadan yan yana kendimizi oldukça büyük göstermeliyiz diye yaşanmış teknik bilgileri aktardım. Neyse ki kanyon girişine kadar sadece dağlarda özgürce dolaşan dağ keçilerini görmüştük.
Muhtar Engin dere yatağına taşların atılmadığını, aslında patlatma sonucunda kayaların dere yatağına dolduğunu söyleyince bazı kayaların karşı yamaca kadar nasıl ulaştıklarını daha iyi anladım.
İlk istasyona geldik ve son boldlamalar yapılacağı için kanyonun geçişe hazır olduğunu gösteren plaketi çaktık, tam tepemizden geçen uçağın sesinden bile tedirgin oluyorduk.
Hakan zaman zaman dron ile harika çekimler yaparken ben de ilave olmasını istediğim yerlere yeni istasyonlar çakıyordum. Neredeyse sulu zamanda bile bu kanyon güvenle geçilebilirdi. Yaklaşık üç istasyon daha çakarak tüm geçişleri kontrollü bir hale getirmiştik.
İnişlerin sayısı arttığı için sıralama da değişmişti, her istasyonda yükseklikleri ve istasyonun nerede olduğunu açıklayıcı detayları not alıyorduk.
Öncü iniş görevi Hakan'daydı. Bu arada patlatmadan dolayı dökülen kayalar her yerde yeni izler bırakmıştı.
Son inişe geldiğimde final plaketini de çaktık ve Muhtar Engin Çetin ile irtibata geçerek bizi çıkıştan almasını rica ettik. Zamanlama mükemmeldi, tam da istediğimiz zamanda kanyondan çıkmıştık.
Muhtar Engin Çetin’e kanyon hakkında bilgiler vererek oradan tekrar görüşmek dileğiyle ayrıldık ve Türkmen lokantasının yolunu tuttuk, çekimler harikaydı, yemekler enfes, misafirperverlik kusursuzdu.
Bir sonraki geçişimiz benim için de tam anlamıyla sportif olacak.
Zaman yer ve durum ne olursa olsun kanyon içindeki birlik asla kopmaz.
Kendisini başkalarının kurtarmasını bekleyen insanlar sadece kölelerdir, göbeğinizdeki yağlardan, ciğerlerinizdeki kirli havadan, zihninizdeki toksinlerden kurtulmak için ekibimize katılın.
KADAK
Kanyoning Türkiye
Kanyon ve Doğa Sporları
Arama Kurtarma Derneği Başkanı
Haydar DAŞTAN