HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Mantıklı açıklaması olan 10 gizem

Mantıklı açıklaması olan 10 gizem

Gizemli ve doğaüstü olayların hikayelerini dinlemeyi herkes çok sever. Ancak birçoğunun aslında mantıklı bir açıklaması vardır.

İnandığımız ya da inanmak istediğimiz neredeyse her şey bilimsel olarak bir açıklamaya sahiptir. Bermuda Şeytan Üçgeni'nin ya da astrolojinin gizemli olduğunu düşünmeden önce gizem maskesini düşüren bu bilimsel açıklamaları okuyun.


Gizemli gezegen Mars'ın ilgi çeken bir yanı da insan suretinde bir kayanın var olması. 1975'te gezegene giden Viking 1 uzay aracının çektiği fotoğraf Mars'ın bir bölgesindeki bir kayanın insan suretinde olduğunu gösteriyordu.


Bilim adamları gölge ve ışık oyunu deseler de kaya 2000'li yıllara kadar talk show programların vazgeçilmez malzemesi olmaya devam etti. Ancak Avrupa uzay Ajansı'nın gönderdiği Mars Express aracı yüksek çözünürlüklü kameralarıyla kayanın yüz şeklinde olmadığını gösterdi. 2003'teki bu fotoğraflardan sonra kayanın insan sureti olduğuna en katı şekilde inananlar bile pes etti.


Ica Taşları Peru'daki bir mağarada keşfedildi. Taşların üzerinde Aztek'lerin dinazorlarla savaştıkları, balık tuttukları hatta açık kalp ameliyaı yapıldıkları resmedilmişti. Ama daha sonra bir çiftçi bu taşları turistlere satmak için kendi ürettiğini açıkladı. Çiftçi tutuklandı.


Taşları eski gibi göstermek için tavukları kullanan çiftçiye başkaları da katılmıştı. Aztek'lerin bu teknolojiye sahip oldukları bilinmezken, Ica Taşları da tarihin sayfalarında 'turist kazığı' olarak yerini aldı.


Tayfasız gemi olarak denizde bulunan Mary Celeste gemisi zengin bir gizem malzemesi olmuştu. Denizde kendi başına yüzen gemide, sıcak yiyecekler vardı ama geminin tayfası ortada yoktu.


Dahası gemi güvertesinde çember yanık izleri ile uzaylıların saldırısına uğradığı bile düşünüldü. Gerçek ise daha sıkıcıydı. Mary Celeste denizde yüzerken gemiden garip sesler gelmesi üzerine kaptan geminin batacağını düşünmüş, tayfasıyla birlitke gemiyi terk etmişti.


Atlas Okyanusu'daki meşhur Bermuda Şeytan Üçgeni halen gizemini koruyan bir bölge olmaya devam ediyor. Birçok uçak ve geminin bölgede kaybolması gizemin ateşini fitilliyor.


Ancak gerçekte durum böyle değil. Bermuda Şeytan Üçgeninde kaybolduğu düşünülen gemi ve uçakların çoğu aslında üçgende kaybolmadı. Dahası bölgenin büyüklüğüne bakıldığında o kadar uçak ve gemi kazası olmasında da şaşılacak birşey yok.


Tabii ki Maya uygarlığının bu takvimi nasıl icat ettiği merak konusu ve başlı başına bir gizem. Takvimdeki basamaklara göre son basamak günü sayıyor.


Ve yapılan hesaplamalara göre 2012 yılında tüm basamaklar tamamlanıp sıfırlanacak. Bu gizem de kıyamet olarak yorumlanıyor. Oysa Maya takvimi sıfıra ulaştığında yeniden gün saymaya devam edecek.


Van Gölü Canavarı'nı kimse unutmamıştır. Aynı hikaye ABD'de de yaşanmıştı. Ness Gölü'nde dinazorların kalan tek türü olan bir canavarın yaşadığı iddia edilmişti. Ancak Ness Gölü canavarının hikayesi 1500 yıl geriye gidiyor.


Bölge halkı yıllardır aynı hikayeyi nesilden nesile taşıyor. Oysa canavara dair hiçbir kanıt bulunamadı. Hikayenin bölgede turizmi patlatması halen canlı tutulmasında bir sebep gibi gözüküyor.


Kocaayak gorile benzeyen bir çeşit tarih öncesi canavar olarak tasvir edilir. Gerçekten koca ayaklıdır ve uzun boyludur.


Ness gölü canavarı gibi sadece gerçekliği şüpheli olan ayak izi fotoğrafları ile varlığı iddia edilir. Oysa ki Kocaayak'ın var olduğuna dair bir kanıt yok. Sadece gördüğünü iddia eden onlarca insan...


Bu örtünün Hz. İsa'nın ölümünden sonra onun sarıldığı kefen olduğu düşünüldü. Örtüde Hz.İsa'nın sureti gözüküyor. Örtüde AB tipi kan da bulunduğu iddia ediliyor. Ancak teoride sıkıntı da burada başlıyor. Eski kurumuş kan siyah bir renktedir.


Oysa örtüde kırmızı renk bulunuyor. Bir teoriye göre bir erkek model boyanıp bu örtüye sarıldı ve Hz. İsa figürü elde edildi. Kan izlenimini yaratmak için modelin bilekleri kırmızıya boyandı. Örtü üzerinde yapılan analizler örtüde 14. yüzyıldan kalma renk pigmentlerinin olduğunu gösterdi.


Yıldızların hareketliliği bize geleceğimizi gösterir? Gerçekten gösterir mi? Belli zamanlarda doğan insanların belli yıldız işaretleri ve buna bağlı yıldız haritaları olduğu iddia edilir. Bazı yıldız işaretleri doğru olsa da bu tip haritalar tesadüfidir.


Birçok eski yıldızın artık parlamadığı bilimsel olarak açıklandı. Günlük yıldız işaretleri de birçok şeye uygulanabilir genellemelerden oluşuyor. Örneğin yıldız işaretlerimize bakıp "bugün biriyle tanışacaksın" diyen astrologa inanmak için bugün yeni biriyle tanışma ihtimalinizin çok da düşük olmadığını göz önünde bulundurun.


Hiçbir yapay madde katkısı olmadan bazı cesetlerin çürümeyeceğine inanılır. Bunlardan en bilineni 1879'da ölen St. Bernadette Soubirous'ın "çürümeyen cesedidir".


Ancak Soubirous'un cesedinde balmumu kullanılmıştı. Diğer çürümeyen cesetlerin kimisinde çeşitli koku ve sıvılar kullanılmıştı. Kimileri de bakteri, solucan ve oksijeni içeriye almayan alkalen toprak mezarlara gömülmüştü.

En Çok Aranan Haberler