Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Akyol, Projelerini Açıkladı

BDP'den Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı seçilen ve aynı zamanda Türkiye'nin ilk Süryani Başkanı olan Februniye Akyol, kenti turizm objesi olarak kullanmak yerine halklarla birlikte hizmet üreteceklerini söyledi.Akyol, eş başkanlık yönetim modeli ile Mardin'de yaşamları daraltılan kadınlar için örgütlü sağlam bir yapı kuracaklarını ifade etti. Sadece Süryani halkı için değil, Mardin'de yaşayan tüm halklarla birlikte hizmet üreteceklerini kaydeden Akyol, eş başkanlık yönetim modeli ile hayatın her alanında kadın ve erkeğin eşit imkanlara sahip olduğunu vurguladı. Halkla iç içe olan örnek belediyelerinden Nusaybin Belediyesi'ni örnek veren Akyol, "Daha çok kırsala gideceğiz. Kadınların bilinçlendirmenin yanı sıra erkeklerin de bilinçlenmesi gerekir. 'Kız çocuklarının evlendirilmesi, tecavüz vakaları, çocuk tecavüzlerinin önüne geçmek ve her türlü çalışmayı yürütmemiz için Kadın Yaşam Evleri'nde atölyeler kuracağız. Bu yaşam alanların içerisinde sosyal etkinlikler, kurslar ve ayrıca psikolojik destek sağlayacağız. Güvenlik anlamında, somut bir teminat alıncaya kadar şiddete maruz kalmış kadınları ailelerine teslim etmeyeceğiz" dedi."BÖLGEDE YAŞAYAN TÜM HALKLARI TEMSİL EDİYORUM"Mardin için özel bir durumun olduğunu kaydeden Akyol, "Ben Süryani'yim, Süryanileri temsil ediyorum ama ayrıca bu bölgede yaşayan diğer halklarında temsilciliğini üstlenmiş durumdayım. Onların kültürlerini nasıl yaşatacağız. Mardin zaten bu kültürleri yaşatmış olması özelliği ile ön plana çıkmış bir şehir. Bu kültürler zaten yaşıyorlar. Bu anlamında var olan kültürün şu anda yöresel giysileri giyen yurttaşlar var zaten. Bu kültürü devamı için çalışmalarımız olacaktır" diye konuştu.Mardin'de kuracakları dil merkezlerine ilişkin de konuşan Akyol, her şeyin dilde saklı olduğunu vurgulayarak, "Dillerin yok olmaması gerekir. Mezopotamya'da kimliklerimiz bir turizm objesi olarak kullanılmış. Mardin dünyada bir turizm şehri olarak tanıtılmış. Evet, Mardin bir turizm şehri içinde birçok dini, dili, kültürü, halkı barındırıyor. Mardin sadece bir taş yığınından ibaret değildir, bunun içinde bir ruh var ve o ruhu devam ettirmek adına çalışmalarımız olacak. Bunların yaşatılmasını sağlarsak buraya turistler kendiliğinden gelir zaten ayrıca bir çalışma yürütmenize gerek kalmaz" şeklinde konuştu."KADINLARA DAHA ÇOK SAHİP ÇIKACAĞIZ"Mardin'de şiddete maruz kalıp da susmak zorunda kalan ve tecavüze uğrayıp da sessiz kalan kadınlarla daha fazla ilgileneceklerini vurgulayan Akyol, "Kürt özgürlük mücadelesinde, özgür ve özerk kadın mücadelesi ile buraya geldik. Eş başkanlık sistemi ile de değerlerimizin istediği bir yönetim modelidir. Yoldaşlarımızın canları pahasına verdikleri mücadelede bizde yürüyoruz. Ayrıca yapacağımız park, bahçe ve kooperatiflere de oldukça özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren değerlerimizin isimlerini vereceğiz. Özerklik derken biz devlet ilanından, ayrı bir toprak parçasından ve bölünmekten söz etmiyoruz. Tam tersi 'Demokratik Özerklik' dediğimiz şey birleştirici bir unsurdur. Bölgede yaşayan tüm halkların birliğinden söz ediyoruz ve her halkın halk olarak kendini yaşatma, yaşamına devam etmesinden tabii ki. Süryaniler, bugüne kadar turizm objesi olarak kullanıldı. Bu şekilde tanıtıldık, işte Süryani cemaati, Süryani azınlığı ki bize azınlık hakları bile tanınmadı. Biz diyoruz ki biz azınlık değiliz, biz bu toprakların asli unsuruyuz. Biz buranın kadim halkıyız, cemaat değiliz, biz aynı şekilde Kürt halkı içerisinde Aleviler, Êzidiler, Ermeniler halktır. Bunlar bir obje değildir. İşte dayatılan demokrasiyle yaşamak zorunda kalan halklardır. Bunun için Demokratik Özerk yani tam demokrasi diyoruz" ifadelerini kullandı.