Masanın bir ucunda Öcalan, diğerinde Erdoğan

İSTANBUL (ANKA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İmralı süreci tutanaklarına ilişkin olarak, "Masanın bir ucunda Abdullah Öcalan var. Öbür ucunda da Recep Tayyip Erdoğan var. Ortaklardan birisinin görüşleri medyaya yansıdı. Dolayısıyla ortağın bu kez diğer tarafının açıklama yapması lazım. Yani Sayın Erdoğan'ın açıklama yapması lazım" dedi.

İmralı tutanakları ve CHP'nin bu çözümde tam olarak nerede durduğuna ilişkin bir soru üzerine, "Bizim bu sorunun çözümüyle ilgili yol haritamız. Belli. Daha önce Sayın Başbakan'a götürdük verdik. Olmayacağı ifade edildi. Ona da saygı duyuyoruz. Kendileri bir başka yöntemle bu sorunu çözmek istediklerini ifade ettiler. O konuda da yine açık ve net bir tavır sergiledik. Dedik ki "4 koşulla çalışırsan bu sorunu çözmek istersen, özellikle halkın kabul etmeyeceği hiçbir angajmana girme, dürüst, samimi ol, gizli bir ajandan olmasın' diye buna benzer koşullar sunduk. Bu koşullarla sorunu çözmeye çalışırsan halkın kabul edebileceği bir çözümü yakalayabilirsin diye ifade ettik" dedi.

Kılıçdaroğlu, ancak bunların hiçbirisinin kabul görmediğini ve Başbakan'ın, "ertesi gün" reddettiğini açıklayarak, şöyle devam etti.

-"ORTAKLARDAN BİRİSİNİN GÖRÜŞLERİNİ OKUDUK"-

"Ben Başbakan'a bir çağrı yaptım. Masanın bir ucunda Abdullah Öcalan var. Öbür ucunda da Recep Tayyip Erdoğan var. Ortaklardan birisinin görüşleri medyaya yansıdı. Dolayısıyla ortağın bu kez diğer tarafının açıklama yapması lazım. Yani Sayın Erdoğan'ın açıklama yapması lazım. Sayın Erdoğan ne düşünüyor. Acaba neler düşünüyor? Çünkü yansıyan kadarıyla ancak bilgi sahibi olabildik. Acaba yansımayan ama Sayın Başbakan'ın bildiği ki "bilmediğim' diye bir ifade kullanamaz pek çok şey var. Dolayısıyla onu kamuoyuyla paylaşmayabilir. Bunu da anlayışla karşılayabiliriz ama TBMM'de bir gizli oturum yaparak, yapılan görüşmeleri bize aktarmak zorundadır. Siz Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanısınız ve öyle bir adım attınız ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni terör örgütü lideriyle muhatap kıldınız. Bu, çok ağır bir olay ve bizim bunu bilme hakkımız var. Bu ülkede demokrasi varsa, siyaset sağlıklı bir zeminde yürüyecekse bizim bilmeye hakkımız var. Bu ülkede yurttaşların bilmeye hakkı var."

-"SAYIN BAŞBAKAN'IN AÇIKLAMA YAPMASI GEREKİR"-

Bu ülkenin bağımsızlığı, özgürlüğü için mücadele eden, barıştan yana tavır alan, onurlu bir duruş sergileyen Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının bilgilenme hakkı olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, kendisine haklı olarak böyle bir sorunun sorulduğunu, ancak sorulması gereken ve bu soruları yanıtlaması gereken kişinin Başbakan olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan'ın da bu konuda kamuoyunu tatmin edecek açıklamalar yapması gerekir" dedi.

-"SAYIN BAŞBAKAN'IN KENDİNE ÖZGÜ ÇÖZÜM YÖNTEMİ VAR"-

Kılıçdaroğlu, gazetecilerin "Bu sürece müdahil olmayı düşünüyor musunuz?" yönündeki soruları üzerine, şu karşılığı verdi:

"Bilmediğimiz konuda nasıl müdahil olacağız. Bilmiyoruz olayı. Sayın Başbakan'a dört koşulla kredi açtığımızı söyledik. 'Ben senin kredine ihtiyaç duymuyorum' dedi. 'Ben bunu yapacağım' dedi. Biz ülkemizde terör istemiyoruz, barışın olmasını, huzurlu bir toplum olsun istiyoruz. Kimsenin etnik kimliğinden, dilinden, cinsiyetinden ötürü bir ayrıma, bir ötekileştirmeye tabi tutulmamasını istiyoruz. Ancak Sayın Başbakan'ın kendine özgü bir çözüm yöntemi var. Bu, bizim bilmediğimiz bir yöntem."

-"GİZLİ KAPAKLI ÇÖZÜMLER HİÇ BİR ZAMAN SAĞLIKLI OLMAMIŞTIR"-

AKP ile BDP'nin birlikte anayasa yaptığı yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, kendisinin söylediklerinin çok net olduğuna vurgu yaptı. Bu sorun bir toplumsal uzlaşmayla çözülmek durumunda olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Gizli kapaklı çözümler, hiçbir zaman sağlıklı olmamıştır. Terör gibi derinlikli bir sorunun Türkiye açısından ne kadar önemli olduğunu hepimizin bildiği bir sorunun çözümünde, bu yöntemler hiçbir zaman çıkış sağlamamıştır. Çıkışın yolu, hep beraber bu sorunun üzerine kararlılıkla gitmekte yatar. Biz bunu defalarca ama defalarca söyledik. Bize gelip 'Sizin görüşünüz nedir?' diye sormadılar. 'Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?' diye sormadılar. Kendileri yapıyorlar, görüşüyorlar, tartışıyorlar. Medyaya yansıyor. Siz nasıl okuyorsanız, biz de öyle okuyoruz" diye konuştu.

-"ORTAKLARDAN BİRİ MASANIN ÖBÜR UCUNDAKİ KİŞİ, RECEP TAYYİP ERDOĞAN YANIT VERMEK ZORUNDA"-

Kılıçdaroğlu, İmralı tutanaklarının sürecinin önünü tıkayıp tıkamayacağı yönündeki bir başka soruya, ortaklardan birinin görüşünü okuduklarını belirterek, "Şimdi ortaklardan masanın öbür ucundaki kişi, Recep Tayyip Erdoğan yanıt vermek zorundadır ve hepimiz bu yanıtı merakla bekliyoruz" diye yanıtladı.