Masif araziler, Türkiye’de Kaz Dağları, Yıldız Dağları, Menderes Masifi gibi bölgelerde yaygın olarak görülür. Masif araziler düz ya da hafif engebeli yapılarıyla dikkat çeker ve tarım, orman gibi ekonomik faaliyetler için sınırlı kullanıma sahiptir. Sahip oldukları maden zenginlikleri ve jeolojik yapılar, ekonomik ve bilimsel açıdan büyük değer taşır.
Masif arazi jeolojik olarak dünyanın en eski zamanlarında oluşmuş, kırılmaya ve dış kuvvetlere karşı oldukça dayanıklı geniş yer kabuğu parçalarıdır. Genellikle birinci jeolojik zaman olarak bilinen Paleozoik döneme ait olan bu araziler, uzun yıllar boyunca yüksek basınç ve sıcaklık etkisiyle katılaşmış ve başkalaşıma uğramış kayaçlardan meydana gelir. Bu kayaçlar çoğunlukla magmatik ve metamorfik kökenlidir. Masif araziler tektonik hareketlerden fazla etkilenmezler ve bu nedenle sert, sağlam bir yapıya sahiptirler.
Fiziksel ve kimyasal aşınmalara karşı oldukça dirençli olan masif arazilerde dağ oluşumu gibi jeolojik faaliyetler daha az görülür. Dış kuvvetlerin etkisiyle zamanla aşınarak hafif dalgalı yüzeyler haline gelebilirler. Türkiye’de masif arazi örneklerine Kaz Dağları, Yıldız Dağları, Kırşehir Masifi ve Bitlis Masifi gibi bölgelerde rastlanır. Bu alanlar genellikle eski kara parçaları olarak kabul edilir ve üzerinde genç kıvrım dağları gibi hareketli yapılar görülmez.
Masif arazilerin en önemli özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
Türkiye’de Kaz Dağları, Kırşehir Masifi, Yıldız Dağları ve Bitlis Masifi, masif araziye örnek verilebilir. Bu araziler, Türkiye’nin en eski ve en sağlam jeolojik yapılarına sahiptir.
Masif araziler dünyanın farklı bölgelerinde ve Türkiye’de de geniş alanlarda görülen eski kara parçalarıdır. Bu bölgeler jeolojik olarak çok eski devirlerde oluşmuş dayanıklı yapılarıyla öne çıkar. Özellikle tektonik hareketlerden daha az etkilenen masif araziler, dünyanın değişik kıtalarında bulunur ve bazıları geniş yüzeyler oluştururken bazıları ise daha sınırlı alanlarda yer alır.
Dünya üzerinde masif arazilere örnek olarak Sibirya Masifi, Kanada Kalkanı, Baltık Kalkanı, Hindistan’daki Dekkan Platosu ve Afrika Kıtasındaki Gine Masifi gösterilebilir. Bu bölgeler milyonlarca yıl boyunca oluşmuş sert kayaçlardan meydana gelir ve yeryüzünün en eski jeolojik oluşumlarından biridir. Bu tür alanlar özellikle aşınmış, yüksekliği fazla olmayan, hafif dalgalı düzlükler şeklinde yüzey şekillerine sahiptir.
Türkiye’de masif araziler belirli bölgelerde yer alır ve genellikle ülkenin jeolojik geçmişinin önemli bir parçasını oluşturur. Türkiye’deki masif araziler Paleozoik dönemde oluşmuş olup, bu arazilerde daha çok magmatik ve metamorfik kayaçlara rastlanır.
Bu alanlar çoğunlukla yüksek olmayan aşınmış plato ve yayla şeklindeki yüzeylerle karakterizedir. Türkiye’nin jeolojik yapısında genç kıvrım dağlarının aksine bu eski masifler daha dayanıklı ve durağan bir yapı sergiler. Bu nedenle fay hatlarından ve tektonik hareketlerden nispeten daha az etkilenirler.