Maskeli Çocuklara Travma Yaşatmayın

Mersin İl Sağlık Müdürlüğü ile LÖSEV Mersin İl Temsilciliği, lösemi hastası çocukların başta maske takma zorunluluğu olmak üzere sosyal hayatta karşılaştıkları sıkıntıları ortadan kaldırmak için ortak proje hazırlayacak.

Lösemi hastası çocukların, özellikle enfeksiyon kapmamaları için toplum içinde takmak zorunda kaldıkları maske, çoğu zaman toplumda yanlış algılanarak, bulaşıcı bir hastalık taşıdıkları önyargısına neden oluyor. Bu da ailelerin, çocuklarını lösemili çocuklardan uzaklaştırmasına ve bir anlamda lösemili çocukların tecrit hayatı yaşamalarına neden oluyor. Lösemili çocukların travma yaşamalarına kadar gidebilen bu olumsuzluk Mersin İl Sağlık Müdürlüğü ile Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) Mersin İl Temsilciliği’ni harekete geçirdi. Özellikle çocuklara lösemiyi anlatmak üzere yola çıkan iki kurum yetkilileri, önümüzdeki dönemde okullarda eğitim vermeyi planlıyor.

Mersin İl Sağlık Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Uz. Dr. Tuğba Duygu Yılmaz, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, hayata geçirmeyi planladıkları projelerle ilgili bilgi verdi. Lösemi hastası çocuklar için ileriye dönük uzun vadeli projeler yapmak istediklerini söyleyen Uz. Dr. Yılmaz, bu konuda LÖSEV İl Temsilciliği ile görüşmeler yaptıklarını, daha önce hayata geçirilen bazı projeler olduğunu ve bunun devamını getirmek istediklerini kaydetti. “Amacımız, lösemi hastası çocukları özellikle sosyal hayata daha fazla katmak ve bunları diğer çocuklar arasında normalleştirmek. Çünkü sıkıntı yaşayabiliyorlar” diyen Yılmaz, lösemi hastası çocukların yaşadıkları en büyük sıkıntılardan birinin ağızlarına taktıkları maske olduğunu dile getirdi. Lösemili çocukların kendilerini korumak amacıyla maske takmak zorunda kaldıklarına dikkat çeken Yılmaz, “Çünkü hassas oldukları ve bağışıklık sistemleri normal çalışmadığı için enfeksiyon kapmamaları gerekiyor. Aslında maskeyi takarken ki amaç, lösemili çocukları diğerlerinden korumak. Ama bu, toplum içinde farklı algılanabiliyor. Bulaşıcı olduğunu düşünüyorlar ama aslında bu bulaşıcı bir hastalık değil. Onlar kendilerini koruyorlar. Aileler bunun bilincinde, farkında değiller. Dolayısıyla sosyal hayatta ve psikolojik olarak acayip travmatik durumlarda kalabiliyorlar” dedi.

Bu çerçevede, Sağlık Müdürlüğü paydaş olacak şekilde İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü ile birlikte ortak projeler hazırlayarak, gelecek dönemde SODES ve Çukurova Kalkınma Ajansı’na (ÇKA) sunmayı planladıklarını anlatan Yılmaz, “Özellikle ailelere ve çocuklara ulaşmak için Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliği yapıp okullarda eğitim vermeyi planlıyoruz. Lösemi ile ilgili bilgilendirmeyi de bu eğitimlerin içine katmayı planlıyoruz. Ayrıca LÖSEV ile beraber yardıma ihtiyacı olan ailelere destek olmak adına da yapacağımız projeler var. Bunları da gelecek dönem aktifleştirmeyi planlıyoruz. Vakfın belirleyeceği maddi durumu yetersiz olan, sosyal güvencesi olmayan ya da ilaç alamayan ailelere destek amaçlı çalışma yapmayı da planlıyoruz” diye konuştu.

“MASKE TAKAN ÇOCUK BÜYÜK SIKINTI YAŞIYOR”

LÖSEV Mersin İl Temsilcisi Yener Bıyık da lösemili çocukların en büyük sorununun toplum içerisinde maske takmaları olduğunun altını çizdi. Bu konuda toplumu bilgilendirmek amacıyla Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu’nun da desteğiyle İl Sağlık Müdürlüğü ile birlikte yürüttükleri bir proje başlattıklarını bildiren Bıyık, projenin ilk ayağında Mersin Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Çocuk Hematoloji Uzmanı Dr. Funda Erkasar Çıtak’ın yerel televizyonlarda lösemiyi anlatarak farkındalık yaratmaya çalıştığını dile getirdi. Bu projenin devamında İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de katılımıyla yürütecekleri proje ile okullarda lösemiye ilişkin eğitim verileceğini aktaran Bıyık, şunları söyledi: “Bu eğitimlerde ‘lösemi nedir, nasıl tedavi edilebilir, lösemili bir çocuk niçin maske takar’ konularında çok detaylı bilgiler verilecek. Çünkü bu konuda çok büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Maske takan bir çocuk bir parka gittiğinde oradaki aileler çocuklarını alıp uzaklaşıyorlar. Anne dahi bu işi bilmediği için çocuğunu diğer çocukların yanından çekip alarak parktan uzaklaştırıyor ve çocuk da çok büyük bir yıkıma uğruyor. Ben de bir lösemili çocuk babası olduğum için onları çok iyi biliyorum. Ailelerin yüzde 40’ı bu konuda şikayetçi oldu ve toplumu bilinçlendirebilecek eğitimler verilmesini istediler. Projenin ilk etabında yaptığımız çalışma bu oldu. İnsanlar, lösemili bir çocuğun neden bu maskeyi taktığını öğrensinler.”

“LÖSEV’DE TEDAVİ GÖREN HASTALAR HİÇBİR ÜCRET VERMİYOR”

LÖSEV’in çalışmaları hakkında da bilgi veren Bıyık, Mersin’deki vakfa kayıtlı 160 üyeleri bulunduğunu kaydetti. LÖSEV’in, ilk tanısı konulan hastaların ailelerine aylık dilimler halinde 5 bin lira nakdi yardımda bulunduğunu ifade eden Bıyık, şöyle devam etti: “Daha sonraki aşamalarda ailenin maddi-manevi imkanları doğrultusunda eşya ve gıda yardımları yapılıyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü denetiminde evlerinde ziyaret ettiğimiz ailelerin ihtiyaçlarını belirliyoruz ve giysi, gıda yardımları, taze gıda yardımları özellikle günlük kesilmiş et bu ailelere aylık dilimler şeklinde dönerli olarak veriliyor. Ayrıca üniversiteye giden veya üniversiteyi kazanan tedavisi bitmiş öğrencilerimize üniversite bursu veriyoruz. LÖSEV’in en önemli başladığı proje ise Ankara’daki 200 yataklı hematoloji hastanesi. Bunun içinde ilköğretim okulu, lise, kolej statüsünde yatılı okul ve oteli var. Hastane içerisinde ve çevresinde kendi tarımını kendisi yapabilecek nitelikte tarım arazisi olacak. Bu projenin ilk ayağı olan lise yapımına yaklaşık iki ay önce başlandı. Bunun dışında çocuklarımızı yurt içi ve yurt dışı gezilerine de götürüyoruz. Çünkü hastalığı yenmede en önemli etken moral ve motivasyon.”

LÖSEV’de tedavi gören hastaların hiçbir ücret vermediklerini, giysilerinden yol masraflarına kadar her türlü ihtiyacın LÖSEV tarafından karşılandığını da vurgulayan Bıyık, vakfı tanıtarak lösemi hastası çocuklara ulaşmaya ve destek olmaya çalıştıklarının altını çizdi.