MATSO Başkanı Boztaş: Kumul Orman Sorgun Çamlığı Acilen Koruma Altına Alınmalı

Antalya Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası(MATSO) Başkanı Ahmet Boztaş, Türkbeleni'nde olduğu gibi muhtemel bir yangından yok olmaması için dünyaca ünlü kumul orman Sorgun Çamlığı'nın bir an önce koruma altına alınması gerektiğini söyledi. Boztaş, Manavgat'ın simgesi olan Türkbeleni'nindeki ormanlık alanın 60 yılda yetişen ağaçların bir anda yanmasının derin üzüntüsü içinde olduklarını kaydetti. Temmuz ayı içinde Oymapınar Barajı üst kısmı ile Türkbeleni'nde meydana gelen 2 büyük orman yangının Manavgatlıları derinden yaraladığını belirten Boztaş, dünyaca sayılı kumul orman Sorgun Çamlığı'nda muhtemel bir yangında yok olmaması için yetkililer tarafından bir an önce planlama yaparak koruma altına alınmasının hava kadar, su kadar, oksijen kadar önemli olduğunu kaydetti. Oymapınar ve Türkbeleni yangınları ile Manavgat'ın akciğerlerinin yandığını belirten Boztaş, bir asırda yetişen ağaçların korunması ve gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde teslim edilmesi için herkese sorumluluk düştüğünü ifade etti. Sorgun Çamlığı'nın tahsisi ve planlaması ile ilgili tartışmaları Manavgat kamuoyunun yakından takip ettiğini hatırlatan Boztaş, "Sorgun Çamlığı'nın nasıl kullanılacağı yıllardır tartışılıyor. Yeşil alanlar en büyük doğal değerlerimizden biri. Bu alanların planlı bir şekilde düzenlenmesi ve kullanılması gerekir. Yeşile, içerisinde yaşayan canlılara zarar vermeden faydalanmak gerekiyor. Sorgun Çamlığı'nın da bu bakış açısı ile değerlendirilmesi gerekiyor. Çamlığın ekolojik dengelerini koruyarak kullanılmasına imkan verecek, bilimsel veriler ışığında, konunun uzmanlarının katkılarıyla proje hazırlanmalı. Bu bilimsel proje ile çamlığın koruyarak kullanılması sağlanmalı. Elimizdeki zenginliklere sahip çıkalım. Muhtemel bir yangından Sorgun Çamlığı'nın yok olmaması için şimdiden önlem alalım." şeklinde konuştu. Ormanların ekolojik dengenin korunması ve nefes alınmasında son derece önemli olduğunun altını çizen Boztaş, yanan ormanların yeniden yetişmesinin uzun yıllar aldığını ve ormanların korunmasında herkesin insani ve vicdanı sorumluluğunun bulunduğunu kaydetti.