YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Mavi Marmara Baskınında, Azmettiricilere Yönelik Iddianame Tamamlandı

Mavi Marmara gemisinin İsrail askerleri tarafından baskına uğramasıyla ilgili yürütülen soruşturmanın, azmettirenlerle ilgili bölümü tamamlandı....

Mavi Marmara gemisinin İsrail askerleri tarafından baskına uğramasıyla ilgili yürütülen soruşturmanın, azmettirenlerle ilgili bölümü tamamlandı. İddianamede, gemide bulunan Türk ve yabancı uyruklu yolcular müşteki mağdur olarak yer alırken, İsrail askeri yetkilileri şüpheli olarak gösterildi. Dosyadan ayrılan, baskını yapan askerlerle ilgili bölüme ilişkin soruşturmanın ise devam ettiği belirtildi.

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Akif Ekinci tarafından hazırlanan iddianamede, dönemin İsrail Genelkurmay Başkanı Rau Aluf Gabiel Ashkenazi, İsrail Deniz Kuvvetleri Komutanı Eliezer Alfred Marom, İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı Avishay Levi ve İstihbarat Başkanı Amos Yadlin şüpheli olarak yer aldı. Şüpheliler, kasten adam öldürmek, kasten adam öldürmeye teşebbüs, nitelikli kasten yaralama, kasten yaralama, nitelikli yağma, deniz veya demiryolu ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma, nitelikli mala zarar verme, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve eziyet suçlarını azmettirme ile suçlandı.

Delil olarak müşteki mağdur beyanları, Birleşmiş Milletler Konseyi’nin raporu, İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı'nın olay yeri inceleme tutanağı, Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Bakanlığı’nın raporu, maktüllerin otopsi raporları, müşteki mağdurların doktor raporları ile tüm dosya kapsamı gösterildi. Gemide bulunan Türk ve yabancı uyruklu 490 kişi müşteki mağdur olarak gösterildi.

Baskında ölen 9 kişi için, şüphelilerin 9 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi. İsrailli komutanların mağdurları hürriyetlerinden yoksun bırakmak suçlamasıyla 490 kez cezalandırılması istenen iddianamede, mağdurların eşyalarına el konulması nedeniyle nitelikli yağma ve haberleşmeyi engelleme suçlarını azmettirdikleri gerekçesiyle de 490’ar kez cezalandırılmaları talep edildi. Başsavcılık tarafından onaylanan iddianame İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.

İddianamede mağdurların el ve ayaklarının 10 saat kelepçelendiği anlatıldı. Bu nedenle müşteki mağdurların çoğunluğunda el ile ayaklarda kan ve dolaşım bozukluğuna bağlı ciddi morlukların oluştuğu kaydedildi. İddianamede, “Gemi limana ulaştığında müşteki mağdurların uzun bir zamandan sonra gemiden indirilip limandaki sorgu çadırlarına götürüldükleri, burada kendilerine suçlayıcı ifadeler ve belgelerle İsrail'e zorla getirildiklerine dair beyanlar imzalamaya zorlandıkları, rıza dışında parmak izi, tükürük örneğinin alınıp fotoğraflarının çekildiği, mağdurların hem fiziksel hem de psikolojik şekilde eziyete maruz kaldığı, üstlerinin arandığı, çoğu müşteki mağdurun soyularak arandığı, özellikle kadın mağdurların cinsel açıdan aşağılayıcı muameleye tabi tutulduğu” ifadelerine yer verildi.

Baskının uluslararası hukuk antlaşmalarına aykırı olarak yapıldığı ifade edilen iddianamede, İsrail askerlerinin hedef gözeterek ateş edip, silahsız mağdurların ölümüne sebebiyet verdiği ve böylelikle orantısız güç kullandığı kaydedildi. Ölen 2 kişinin İsrail askerleri tarafından gemiye inilmeden helikopterlerden açılan ateş sonucu öldürülmesinin, İsrail tarafının ‘Gemiye indikten sonra direnişle karşılaşınca ateş açtık’ tezini de geçersiz kıldığı vurgulandı.

Otopsi raporlarında, maktullerin bedeninde birden fazla silahtan çıkmış mermi çekirdeklerinin bulunduğu da belirtildi. Ayrıca kimi maktullere yakın mesafeden veya bitişik atışla ateş edildiği belirtildi.

İddianamede, Osmanlı'dan günümüze kadar Türk-Yahudi ilişkilerine de değinildi. Bu kısımda 1492'de İspanyol Engizisyon Mahkemesi tarafından sınır dışı edilen Yahudilere Osmanlı'nın sahip çıktığı hatırlatıldı. Ayrıca Nazi dönemi Almanyasından kaçan Yahudilere Türkiye Cumhuriyeti'nin kucak açtığı, bu dönemde 20 bin Yahudi'ye Türk pasaportu verildiği, böylelikle Yahudilerin ölüm kamplarına gönderilmekten kurtarıldığı da anlatıldı.

Baskını gerçekleştiren askerlerle ilgili bölümün ise dosyadan ayrıldığı ve soruşturmanın devam ettiği belirtildi. Devam eden bölümde de 490 müşteki mağdur yer alırken şüphelilerin meçhul olduğu kaydedildi. Kimlikleri tespit edilmeye çalışılan şüphelilerin, kasten adam öldürme, kasten adam öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, mala zarar verme, eziyet, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, nitelikli yağma, haberleşmenin engellenmesi, ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması suçlamaları yöneltiliyor.

Gazze'ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine 31 Mayıs 2010 tarihinde İsrailli askerler tarafından yapılan baskın sonucu 9 kişi hayatını kaybetmiş, 189 kişi ise yaralanmıştı.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler