İstanbul Boğazı'nın Karadeniz girişinde sabah saatlerinde sivil bir ticari gemi tarafından fark edilen mayın, tedirginliğe neden oldu. Bölgeye yönlendirilen Sualtı Savunma Timleri'nin (SAS) kısa süreli çalışmanın ardından etkisiz hale getirilmişti. Boğaz 5 saat boyunca gemi trafiğine kapatıldı, SAS timleri mayını etkisiz hale getirdi. Bu haber sonrası vatandaşlar mayın hakkında geniş çaplı araştırmalara başladılar. Mayına dair merak edilen detaylara haberimizden ulaşabilirsiniz...
Mayın, Çin'de 13. yüzyıl ortalarından beri kullanıldığı bilinmektedir. Mayına dair Moğolistan'da 1277 yılı kayıtlarında rastlanmaktadır. Avrupa'da Leonardo da Vinci'nin 1500 yılında tasarladığı mayın, ülke sınırlarının komşu ya da düşman ülkelere karşı korunması, kaçakçılığın önlenmesi, yasadışı sınır geçilmesini önlemek gibi gerekçelerle üretildi. Mayın yaygın anlamı ile dünyada ilk kez 1862 yılında Amerika'da Kuzey - Güney İç savaşı'nda kullanıldı. Daha sonra giderek geliştirilen mayın, I. Dünya Savaşı sürecinde aşırı yaygınlaşarak savaşların içinde yer aldı. Anti-personel kara mayınları, bu savaşta, anti-tank mayınlarının sökülmesini engellemek amacıyla uygulamaya kondu. II. Dünya Savaşı'nda ise denizlerde savaş gemilerine, karada tanklara karşı mayınlar geliştirildi.
Başlıca mayın türleri şunlardır;
Kişi mayına bastığı anda harekete geçen mayın içerisindeki fünye yanar ve ana patlayıcıyı infilak eder.Bu sırada ortaya çıkan sıcak havadan ötürü bir basınç dalgası oluşur ve bu patlama ile ortaya çıkan dalga uyguladığı sıkıştırma kuvveti ile toprağın üstüne çıkar. Bu güç doğrudan ayakkabı ve ayağa ulaşır. Ardından ayağın parçalanmasına veya kopmasına sebep olur.