Medical Park Antalya Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, "Bir yılda 16 farklı ülkeden 45 hastaya böbrek nakli yaptık" dedi.
Demirbaş, hastanede düzenlediği basın toplantısında, organ naklinin Türkiye'nin sağlık alanındaki en ciddi sorunlarından biri olduğunu ifade etti. Türkiye'de yapılan her 5 böbrek naklinden birinin kendileri tarafından yapıldığını kaydeden Demirbaş, merkezlerine birçok ülkeden hasta geldiğini dile getirdi.
Merkezin uluslararası bir organ nakli merkezi haline geldiğini belirten Demirbaş, "Bir yılda 16 farklı ülkeden 45 hastaya böbrek nakli yaptık. Bu ülkeler arasında İngiltere, Almanya, İrlanda, Belçika, Kırgızistan, Libya, Özbekistan, Ukrayna gibi ülkeler yer alıyor" diye konuştu.
Türkiye'de genellikle canlı vericiden organ nakli yapıldığına dikkati çeken Demirbaş, organı bağışlayan ve organ nakli olan kişinin bu ameliyatları gerçekleştirecek ekibe güven duymak zorunda olduğunu, en büyük mutluluğunun da bu kadar insanın kendilerine güven duyarak Tunceli'den, Edirne'den gelmesi olduğuna söyledi.
Kendilerine "Siz hep rakamları verirsiniz, ama sonuçları açıklamazsınız" şeklinde eleştiri yapıldığına işaret eden Demirbaş, "Son 4 yılda 2 bin 97 böbrek nakli yaptık. Son 1 yılda başarı oranımız yüzde 98. Amerika Birleşik Devletleri'nin ise son 1 yıldaki ortalaması yüzde 95.1'dir. Yani Türkiye, organ naklinde Amerika'dan daha başarılı hale geldi" diye konuştu.
Son bir yılda 497 böbrek, 39 karaciğer nakli yaptıklarını bildiren Demirbaş, Amerika Birleşik Devletleri'nde en fazla nakil yapan merkez olan California'daki San Francisco Organ Nakli Merkezi'nin ise 329 nakil yapabildiğini, bu durumun kendilerinin başarısını ortaya koyduğunu ifade etti.
Organ nakli cerrahisi eğitimini Jakson Memorial Hastanesi'nden aldığını ve orada kalmak yerine Türkiye'ye dönmeyi tercih ettiğini anlatan Demirbaş, Türk insanının nakilden sonraki mutluluğunu görünce "İyi ki Türkiye'ye dönmüşüm" dediğini belirtti.
Türkiye'de nakillerin yüzde 75'inin canlı vericiden yapıldığını vurgulayan Demirbaş, beyin ölümü gerçekleşen her 100 kişiden 24'ünün organlarının bağışlandığını, bu sayının oldukça az olduğunu vurguladı.
Kadavra sayısının artması için toplumun değişmesi gerektiğine dikkati çeken Demirbaş, "Kadavra bağışında ilerleyebilmemiz için toplumsal dönüşüm gerekir. Her yıl 6 bin insan organ bulunamadığı için hayatını kaybediyor. O yüzden 'Kadavra bağışı iyidir, canlı verici bağışı kötüdür' söylemine katılmıyorum. Önemli olan hastanın hayatını kurtarmaktır" diye konuştu.
-Demirbaş'ın Akdeniz Üniversitesi'nden ayrılması-
Akdeniz Üniversitesi'nden 2008 yılında ayrıldığını, ayrılışın ardından çeşitli tartışmalar yaşandığını hatırlatan Demirbaş, şöyle konuştu:
"2008 yılında rektörün kendi ekibiyle çalışmak istemesi nedeniyle oradaki görevimden istifa ettim. 2000 yılında 37 nakille aldığımız merkezi 313 böbrek nakli yapan ve birçok ilki başaran bir merkez haline dönüştürmüştük. Karaciğer ve pankreas nakli programlarını başlatmıştık. İstifamın nedeni, birçok şeyi başarmamızın ardından bana ve ekibime 'Teşekkür ederiz, siz işinize bakın' denilmesiydi. Bu sözün ardından yapılacak bir şey kalmıyordu. Onurlu bir insan gibi davranıp çok çalışmamın bedelini istifayla ödedim. O dönem 'Özel hastaneyle anlaştı, o nedenle istifa etti' denildi. Ancak bu iddiayı ispat eden olursa hayatımın anlamını oluşturan organ naklini şu an bırakırım. İstifamın ardından geçen 4 yıl bize bir insanın vicdanı, emeği ve sevgisiyle bir işi yaparsa neresi olursa olsun yine en yükseğe çıkacağını gösterdi."
Yakın zamanda, annesini kanser nedeniyle 40 gün önce kaybeden bir kız çocuğuna dayısından böbrek nakli yaptığına dikkati çeken Demirbaş, o kızın yüzündeki gülümsemenin verdiği duygunun dünyadaki hiçbir şeye değişilmeyeceğini dile getirdi. Demirbaş, bu nedenle yaptıkları işi hiçbir zaman alt seviyeye çekmediklerini, polemiklere girmediklerini kaydetti.
Bazı konuların direkt insan hayatıyla ilgili olduğunu, "O benim adamım, o görüşte, bu görüşte" gibi kişisel kaygıların hiçbir zaman önemli olmaması gerektiğinin altını çizen Demirbaş, üniversitedeki 3 bininci nakil kutlamasında bu nakillerin bin 700'ünü yapan kişi olarak yer almak istediğini ifade etti.
Nakillerin asla bir şov işi olmaması gerektiğini ifade eden Demirbaş, şunları söyledi:
"İçeride ameliyat yaparken dışarıda gazetecilere dakika dakika verilecek bir iş değildir. Çünkü ameliyat yapılan bir insandır. Ameliyatta kullanılan bir insan organıdır. Geçtiğimiz yıl içinde bu tür bir olay var. Bu olaydan sonra organ bağışı oldukça düştü. Naklin bir şov olmadığını, ticari ya da siyasi bir itibar kazanma işi olmadığının altını çizmek istiyorum. İlk açıklama hastalar iyileştikten sonra yapılmalı. Burada Ömer Özkan hoca da zor durumda kaldı. Bir yandan ameliyat yapıyor, bir yandan da bütün Türkiye onu takip ediyor. Bu, insanı rahatsız eder. Nakillerin böyle gelişmemesi gerekir."
Demirbaş, 50 yaşına geldiğini ve hayatında 4 bin organ nakli yaptığını belirterek, çok yorulduğunu, bir yıl daha nakil yapacağını, ondan sonraki süreçle ilgili henüz bir düşüncesi olmadığını anlattı.
Demirbaş, kendisine zaman zaman siyasi teklifler geldiğini, ancak yeni bir teklifin bulunmadığını sözlerine ekledi.
Muhabir: Süleyman Elçin
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz