Mehmet Ağar hükümete yüklendi
Doğruyol Partisi (DYP) Genel Başkanı Mehmet Ağar, tezkere kararının Meclis'ten geçmesine rağmen halen Lübnan'a asker gönderilmediğini söyleyerek, "Hükümet aldığı kararları uygulayamaz halde" dedi.
Adapazarı'nda Rumeli Türkleri Göçmenleri Kültür, Sağlık, Eğitim Federasyonunun düzenlediği 1. Geleneksel Kültür Sanat Şenliği'ne katılan DYP Genel Başkanı Ağar, Hükümetin Lübnan'a asker göndermesi kararını başka güçlerin etkisi altında kalarak aldığını ileri sürdü.
Hükümetin ekonomide, dış politikada iradeyi elinden kaybettiğini iddia eden Ağar, Türkiye'nin geçmişinde olduğu gibi tarihte oynayacağı rolü daima kendisinin belirlemesi gerektiğini ancak Hükümetin bu anlayışı tamamen terk ettiğini öne sürdü. Ağar, şunları söyledi:
"Başbakan çıktı dedi ki 'Türkiye artık etrafında olup bitene sessiz kalan, neme lazımcı bir iktidar olamaz. Türkiye her şeye ses çıkartmalıdır' ve 'Lübnan'a asker göndermeliyiz' Ben de 'Evet, bu dediklerin doğru ama bu Hükümetle bu olmaz' dedim... Bakın tezkere çıktı... Hükümet Lübnan'a asker gönderebiliyor mu? Gönderemez... Çünkü oraya asker gönderme kararını biz belirlemedik... Başka yerlere gönderdik... Kosova'ya, Bosna'ya gönderdik... Başka yerlere de gönderdiğimiz oldu, Kore'ye ve Afganistan'a da gönderdik... Kararları bizim verdiğimiz dönem başkadır, başkalarının arkasına takılmak başkadır..."
Birtakım güçler tarafından Hükümete dayatılan kararların Meclis'ten geçirilmesinin bir anlamı olmadığını ve bunun artık milletçe anlaşıldığını kaydeden Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"15 gün geçti hala heyetler gidip geliyor. Sebep? Türkiye'nin üzerine kimse rol biçemez. Çünkü Türkiye tarihte oynayacağı rolü kendisi biçecek olduğu vakit, kendi biçeceği bir Hükümeti olduğu vakit, Türkiye bu kararları kendisi verecektir. Kendisine dayatılan kararları, bu Hükümet eliyle Meclis'ten geçirmenin bir anlamı olmadığını bugün milletimiz görmektedir."
Hükümetin aldığı kararları uygulayamaz halde olduğunu savunan Ağar, şöyle konuştu:
"Çünkü, eğer oralara bir müdahale gerekiyorsa, o müdahale kararını ben verebilmeliydim. O karargahın başında ben olmalıydım. Türk askerinin ne şekilde ve ne görev yapacağının belirleyicisi Türkiye olmalıydı. Türkiye olamadığı için, başka iradelerin peşine takıldığı için bugün aldığı kararları uygulamayan bir Hükümetle karşı karşıyayız."
