"Melita'dan Malatya'ya Kültür ve Sanat Günleri Arslantepe Buluşması" başladı

UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne giren Malatya'daki Arslantepe Höyüğü'nün geniş kitlelere tanıtılması amacıyla düzenlenen "Melita'dan Malatya'ya Kültür ve Sanat Günleri Arslantepe Buluşması" başladı.

Malatya Kongre ve Kültür Merkezi'nde, 3 gün sürecek etkinliğin açılışında konuşan Vali Aydın Baruş, kentin tarihi kalıntılarda ilk isminin "Melita" olarak geçtiğini söyledi.

Malatya'nın dünya kültür mirası açısından eşsiz bir noktada yer aldığını vurgulayan Baruş, 7 bin yıllık geçmişe sahip Arslantepe Höyüğü'ndeki kazıların da buranın en eski medeniyet merkezlerinden biri olduğunu gösterdiğini dile getirdi.

Höyükte milattan önce 5 bin 500 yıllarına ait tapınak ve milattan önce 3 bin 300 yıllarına ait kerpiç saray bulunduğunu anlatan Baruş, "Bu kerpiç saray dünyada devlet teşkilatının ilk izlerini gösterir. Dünyada bulunmuş bu kadar eski bir saray yoktur. Bulunan 2 bini aşkın mühür baskısı, bu saray etrafında bürokrasi teşkilatının kurulmuş olduğuna işaret etmektedir." dedi.

Baruş, Malatya'nın binlerce yıldır değişik medeniyetlerin barış ve huzur içerisinde yaşadığı bir şehir olduğunu ifade ederek, "Hekimhan ilçesindeki tarihi Taşhan'ın girişindeki kitabede 3 dilde yazılmış bir anıt vardır. Süryanice, Ermenice ve Türkçe. Orada insanlara sağlık ve afiyet dileyen sözlere tanık olursunuz. Yüzyıllar boyunca barışı, kardeşliği, dostluğu yaşatmış bir şehir olarak bugün de Malatya ülkemizin ve dünyamızın en huzurlu ve kardeşçe yaşayan şehirlerindendir." diye konuştu.

Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, etkinlikle Malatya'nın tarihi ve kültürel değerlerinin gelecek nesillere aktarılmasını hedeflediklerini, kenti önce Türkiye'nin, ardından dünyanın yıldız şehri yapmakla mükellef olduklarını ve bunun için çalıştıklarını söyledi. Gürkan, etkinliğe 20 büyükelçi, konsolos ve yabancı misyon şefinin de katıldığını aktardı.

AK Parti Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkci ise sevginin, kardeşliğin, barışın ve huzurun hakim olduğu Malatya'nın, çeşitliliği zenginlik kabul ettiğini söyledi.

Tüfenkci, Arslantepe Höyüğü'nü siyaset üstü gördüğünü, buraya bütün kesimlerin sahip çıkmasının çok önemli olduğunu ifade ederek, "Bu anlamıyla da Malatya'ya güzel bir müze de kazandıracağız." dedi.

AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık ise Aslantepe Höyüğü'nün önemini dile getirerek, "Eşsiz evrensel değerleri ile Mezopotamya'nın dışında devletin, bürokrasinin, siyasi kuruluşların kökenini ispatlayan tek alan Arslantepe Höyüğü." dedi.

Malatya'nın sadece 44 çeşit köftesi ile veganların beslenebileceği çok önemli bir kaynak şehir olduğunu belirten Çalık, "Et ve et ürünleri, sebze ve sebze ürünleri, kayısı ve kayısı ürünleri Malatya'nın gastronomi şehri olması için çok önemli bir sebep. Malatya gastronomisiyle de UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'na girmeye aday. Malatya'mızın yemek kültürünü de tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz." diye konuştu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da "Bir kenti kent yapan, yetiştirdiği değerler, kültürü ve bu kültürlerin çeşitliğidir." ifadesini kullandı.

- Panel düzenlendi

Açılış konuşmalarının ardından "Arslantepe Höyüğü ve Kültür Varlıklarının Malatya Kent Kültürü ile Sanatına Etkisi" konulu panel yapıldı.

Panele çevrim içi katılan UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Yönetim Kurulu Başkanı Öcal Oğuz, Dünya Mirası Listesi'ne girmenin Malatya'yı dünya şehri yaptığını söyledi.

Oğuz, Arslantepe Höyüğü'nün yanı sıra kentin diğer kültürel ve doğal güzelliklerinin öne çıkarılması gerektiğini dile getirdi.

Bu höyüğün diğer kültürel değerlerle desteklenmesi, güçlendirilmesi gerektiğini belirten Oğuz, şunları kaydetti:

"Malatya aynı zamanda doğal miraslarıyla çok zengin. Malatya'nın gölleri, Ramsar alanları, UNESCO listelerinde kendine yer bulabilir. Dünya gittikçe kuraklıkla mücadele eden bir küreye dönüşüyor. Bu anlamda daha hassas davranıp gölleri, tatlı su kaynaklarını korumak Malatya için önemli ve hayati bir konu olabilir. Yine UNESCO'nun Öğrenen Şehir Programı var. Malatya buraya kendini entegre edebilir. Kayısıyla başlayan mutfak serüveni de kenti, gastronomi alanında yaratıcı şehir olmaya yönlendiriyor."

Arslantepe Höyüğü Kazı Heyeti Başkanı Doç. Dr. Francesca Balossi Restelli de yaptıkları çalışmalar ve höyükte bulunan saray hakkında bilgi verdi. Restelli, höyükteki kazılar ışığında 5 kitap yazdıklarını da kaydetti.