Meme kanseri ileri yaşlarda riskli

Akciğer kanserinden sonra en çok ölüme neden olan kanser türünün meme kanseri olduğunu belirten Akça, bu rahatsızlığın görülme olasılığının da yaşla beraber arttığına dikkati çekti. Akça, hastalığa yakalanan kadınların yüzde 70'inin 50 yaş üzerinde olduğunu belirterek, kişisel meme muayenesine 20 yaşında başlanılması,
40 yaşından sonra da düzenli olarak uygulanması gerektiğini, bu yolla hastalığın yüzde 40-50 oranında saptanabildiğini ifade etti.

Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Başkanlığı'nca başlatılan "Kanser Tarama ve Eğitim Merkezi Projesi" kapsamında çeşitli illerde kadınların muayene edilmeye başlandığını hatırlatan Akça, "Her ülkedeki meme kanseri sıklığı da değişmektedir. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı verilerine göre, Türkiye'de yaklaşık her yıl 30 bin kadın meme kanserine yakalanıyor. Bu rakam, Türkiye'de diğer ülkelere göre düşük
oranda kalıyor" dedi.

Akça, hastalığın saptanmasında, tümörün çapı ve koltuk altına yayılmasının önemli olduğunu belirterek "Tarama yöntemleri, kişisel muayene, doktor muayenesi ve tarama mamografisiyle yapılabiliyor. Kişisel meme muayenesi, elle ve gözle ayna karşısında, yatarken, ayakta ya da duşta yapılabilir. Kişi, kontrol sırasında meme derisinde çekinti ya da portakal kabuğu görüntüsü olup olmadığına dikkat etmeli. Elle muayenenin en rahat şekli ise yatarken yapılanı. Kendiliğinden,
çamaşıra geçen kanlı akıntısının olup olmadığına da dikkat edilmeli. Bu muayeneler, adet bitiminde yapılmalı"dedi.

Akça, erken tanıyla ölümcül bir hastalık olmaktan çıkan meme kanserine karşı kadınların 20 yaşından sonra her iki memesini de ayda bir kez elle kontrol etmesi, 2-3 yılda bir doktor muayenesinden geçmesi ve 35 yaşından sonra mamografi yaptırmaları tavsiyesinde de bulundu.