Memur-Sen Türkiye Buluşması, Manavgat'ta gerçekleşti

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Türkiye Buluşması ‘Hedef 700 Bin Üye, 11 Hizmet Kolunda Yetki Ve Yeni Anayasa’ başlığıyla Antalya’nın Manavgat ilçesinde gerçekleştirildi. Sueno Otel’deki toplantıya Memur-Sen’e bağlı sendikaların şube başkanları, yöneticileri ve temsilcileri katıldı.
Toplantıda bir konuşma yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, toplu iş sözleşmelerinde kamu çalışmalarını memnun etmeyecek hiçbir sonucu kabul etmeyeceklerini söyledi. Bu konuda kırmızı çizgileri bulunduğuna değinen Gündoğdu, teşkilat üyelerinden, aksinin gerçekleşmesi halinde her eyleme hazırlıklı olmalarını istedi.
Gündoğdu, konuşmasında Kamu-Sen, KESK, CHP ve MHP’nin Memur-Sen’e yönelik eleştirilerine de cevap verdi. Mehmet Moğoltay’ın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun ise SSK Genel Müdürü olduğu günleri hatırlatarak, “SSK’da değil Memur-Sen’li, bir tane Kamu-Sen’li var mıydı?” diye soran Gündoğdu, cevabı da kendi verdi: “Hangi sendikanın kaç üyeye sahip olduğuna bakarsanız, yandaş ya da candaş olmaya meraklı sendikaları ve onları kimlerin yandaş haline getirdiğini rahatlıkla görebilirsiniz.” dedi. KESK Genel Başkanının kamu görevlilerinin hak ve menfaatlerini korumak yerine milletin bir arada yaşama hakkına kast eden bir örgütün yandaşı olduğunun mahkeme kararıyla tescillendiğini ileri süren Gündoğdu, “Bize yandaşlık suçlaması yapmaktan utanmıyor. Anlaşılan, kamu görevlilerini sendikalarına üye yaparlarken, kendileri de illegal örgütlere üyelik başvurusu yapıyorlarmış.” diye konuştu. Gündoğdu, Kamu-Sen’le ilgili de şunları söyledi: “Genel başkanını seçemeyeceksin, bir siyasi partinin genel başkanının tayin etmesine razı olacaksın, SGK Yönetim Kurulu üyeliğine, ‘deveyi yardan uçuran bir tutam ottur’ sözü gereği geçip, üyesini ve sendikasını satmış olmayacaksın; böyle konfederasyona yandaş bile denmez. Yandaş olmak için dik duruş gereklidir. Bunlardan yandaş değil, ancak yaver olur.”

"DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİNİN İÇERİĞİ ZENGİNLEŞTİRİLMELİ"
Gündoğdu, Başbakan’ın sözleri üzerine tartışma konusu olan ‘dindar nesil’e de değindi. Türkiye’de değer erozyonu yaşandığını savunan Gündoğdu, bunu anlamak için gençlerin toplu taşıma araçlarındaki tavrına ya da gazetelerin üçüncü sayfa haberlerine bakmanın yeterli olacağını belirtti. İnsani değerlerin yeniden inşasının gerektiğini dile getiren Gündoğdu, şöyle konuştu: "Çocuklarımızın ve gençlerimizin anne-babalarıyla ilişkileri, örfümüze, medeniyetimize ve nihayetinde dinimize uygun olmayan bir çizgiye doğru ilerliyor. Kin, korku, öfke, nefret, düşmanlık, hırs, kıskançlık ve şiddet dili başta gençler olmak üzere toplumda gittikçe yaygınlaşıyor. İyi insan yetiştirmek için değerler eğitimiyle karakter eğitiminin, eğitim sistemi içinde yer alması gerekir. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin içeriği zenginleştirilmeli, kalitesi artırılmalı. Bu derse ilave olarak, isteğe bağlı din eğitimi dersine eğitim müfredatı kapsamında yer vermeliyiz. Dindar gençlerin ve özellikle de başörtülü kızlarımızın ve kadın çalışanların önüne konulan engellere ses çıkarmayanlar, dindar nesil yetiştirme iradesi seslendirildiğinden bu yana maşallah kesintisiz ses çıkarıyorlar. Biz çıkan sesleri değil, söylenen sözü önemsiyoruz."
Yeni anayasa konusuna da değinen Gündoğdu, Türkiye’deki mevcut problemlerin kaynağını oluşturan resmi ideolojiyle ilgili ifadeleri yeni metinde yer almamasını istedi. Yeni anayasada devletin ‘milletin hizmetçisi’ olarak tanımlanmasını talep eden Gündoğdu. "Darbe anayasasıyla yönetiliyor olmanın utancından birlikte kurtulacağız." şeklinde konuştu.