ABD ile Türkiye arasındaki en büyük gerilim olan Menbiç konusunda uzlaşma tamam gibi. İki ülke arasındaki en büyük sıkıntı, ABD yönetiminin Suriye’de terör örgütü PKK’nın uzantısı olan PYD-YPG’ye verdiği destek ile, Menbiç’teki YPG varlığının bir önceki ABD Başkanı Barack Obama’nın verdiği söze rağmen, hala devam etmesiydi.
Sözcü'de yer alan habere görei, üst düzey bir Amerikalı yetkili, Menbiç’in güvenliğinin YPG tarafından sağlanmasının “şart olmadığını” söyledi. Aynı yetkili, Irak ve Suriye’de IŞİD bir tehdit olmaktan çıktıktan sonra, ABD’nin “PYD ile siyasi işbirliğini, YPG ile de askeri işbirliğini” bitireceğinin güvencesinin Ankara’ya resmen verildiğini de ifade etti.
Amerikalı yetkiliye göre, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un, Washington tarafından “son derece başarılı ve pozitif” olarak yorumlanan ziyareti sonrasında Ankara ile Washington arasındaki kriz konularında gelinen son nokta şöyle:
"PYD-YPG’YE “MÜTTEFİK” DENMEMESİ TALİMATI VERİLMİŞ"
Tillerson’un ziyareti sırasında Ankara’ya, IŞİD yenildikten sonra ABD’nin “PYD ile siyasi, YPG ile de askeri işbirliğini bitireceği” garantisi tekrarlanmış. Ancak Washington’a göre bölgede IŞİD tehdidi henüz bitmiş değil. Amerikalı yetkili, “geçmişte düşmanın yenildiğine ilişkin erken karar verildiğinde yaşananlar ortada. Bunun en iyi örneği Irak” diyerek, bu kez IŞİD tehlikesi tam olarak ortadan kalkmadan, mücadelenin de hız kesmeden süreceğini söyledi.
“ABD’nin müttefiki Türkiye’dir” diyen yetkili, Amerikalı yetkililere de “YPG ya da PYD’den müttefik olarak bahsetmeyin” talimatı verildiğini anlattı.
Ankara’ya PYD-YPG konusunda tekrarlanan bir diğer garanti ise, IŞİD ile mücadele sona erdiğinde, YPG’ye verilen Amerikan ağır silahlarının toplanacağı.
SURİYE’DE ÖZERK BÖLGE OLMAYACAK
ABD ile Türkiye arasında Mart ayında yapılacak ortak komite toplantıları öncesinde Washington’dan Ankara’ya verilen bir başka güvence ise, Suriye’nin birliği konusunda. Amerikalı yetkiliye, ABD’nin Suriye’nin geneline bakışı şöyle:
Washington, Suriye’nin bütünlüğüne bağlı. Dolayısıyla, Suriye’de bir özerk bölge öngörmüyor.
Suriye halkının, birlik içinde barış içinde yaşamasını istiyor.
Ülkede güvenliğin ve istikrarın sağlanması, dolayısıyla ülkeden ayrılmış Suriyelilerin güven içinde geri dönmesi için çalışıyor.
Suriye’de güvenliğin, yaşadıkları bölgede bizzat Suriyeliler tarafından sağlanması önem taşıyor.
Suriye’nin ekonomik olarak da inşa edilmesi gerek. Türkiye ise, ülkenin yeniden inşası konusunda önemli bir rol oynayacak.
YPG, ABD İÇİN DEĞİL, KENDİSİ İÇİN IŞİD’LE MÜCADELE EDİYOR
Amerikalı yetkiliye göre, Washington ile YPG arasındaki işbirliğinde gözden kaçan nokta, YPG’nin “ABD’nin çıkarları için değil, bizzat kendi çıkarları için IŞİD’le savaşması”. IŞİD’in yenilmesi, sadece ABD’nin değil, YPG’nin de “stratejik olarak işine geliyor”.
MENBİÇ’İN GÜVENLİĞİ YPG’YE BIRAKILMAYACAK
Ankara ile Washington arasındaki en büyük sıkıntı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da sık sık dile getirdiği, Fırat’ın batısında kalan Menbiç’te şehrin kontrolünün YPG unsurlarına bırakılmasıydı. Washington, daha komite toplantıları başlamadan bu konuda da Ankara’yı rahatlatmış görünüyor. “Türkiye’nin, Menbiç’in de dahil olduğu, Kuzey Suriye’ye ilişkin güvenlik endişelerini anlıyoruz” diyen Amerikalı yetkili,”Menbiç bir şehir. Dolayısıyla güvenliğinin sağlanması gerekiyor. Ancak bu güvenliği YPG sağlayacak diye bir şart yok. Bizim eğilimimiz şehrin güvenliğinin YPG tarafından sağlanmaması” diye konuştu. Ancak Menbiç’te güvenliğin kim tarafından sağlanacağına ilişkin ayrıntıların henüz netleşmediğini de sözlerine ekledi.
AFRİN DE GÜVENLİK KONSEYİ ATEŞKESİ KAPSAMINDA
TSK’nın, ÖSO unsurlarıyla birlikte Zeytin Dalı operasyonunu yürütmekte olduğu Afrin’de, Amerikan askeri bulunmuyor. Ancak Afrin bölgesinin, BM Güvenlik Konseyi’nin son aldığı ateşkes kapsamına girip girmediği konusunda, Ankara ile Washington arasında görüş ayrılığı var. Türkiye, Zeytin Dalı operasyonunun bir “terörle mücadele operasyonu” olduğunu vurgulayıp, hız kesmeden devam ederken, Washington Afrin’in de ilan edilen ateşkese dahil olduğunu savunuyor. Nitekim, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nauert’in bu konuda yaptığı son açıklama da, “Washington’un resmi görüşü” olarak ifade ediliyor.
Amerikalı yetkili, Afrin konusundaki ABD bakışını ise madde madde şöyle özetliyor:
ABD, Türkiye’nin meşru güvenlik kaygılarına saygı duyuyor.
Türkiye’nin güney bölgelerini güvende tutma hakkı bulunduğunu teslim ediyor.
Ancak Afrin’e yönelik operasyonun hızla sona erdirilmesini bekliyor.
TUTUKLU AMERİKAN VATANDAŞLARI WASHİNGTON İÇİN BÜYÜK ENDİŞE
ABD ile Menbiç konusunda ilk adımları atılan uzlaşmaya rağmen, bir diğer sorun, tutuklu Amerikan konsolosluğu görevlileri ve tutuklu Amerikan vatandaşları sorunu alanında henüz bir ilerleme görünmüyor. Amerikalı üst düzey yetkili, “Türkiye, Olağanüstü hal kapsamında gözaltına alınan Amerikan vatandaşları ve Amerikan konsolosluk görevlileri konusunda, ceza gerektiren suç işlediklerine dair tek bir kanıt bile sunmadı” dedi. Bu konunun, Washington’da büyük endişe oluşturduğuna da vurgu yapan yetkili, ABD Kongresi’nde pek çok konuda uzlaşamayan Demokrat ve Cumhuriyetçi vekillerin, bu konuda tam bir birlik halinde olduklarına da dikkat çekti ve “eğer hızlıca çözemezsek, bu sorunun Türk-Amerikan ilişkilerinin diğer yönlerine de olumsuz etki yapacağından endişe ediyoruz” mesajı verdi.