İstanbul Cerrahi Hasanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Günnur Onarslan Pedersen, menopoz döneminde cilt bakımı hakkında bilgi verdi.
Menopoz ve Cilt
Cildin yaşlanması iç ve dış faktörlerle oluşur. Cilt, yaşlanmayla birlikte en belirgin değişiklikleri gösteren organdır. Cildi olumsuz etkileyen dış faktörler arasında güneş ışınları, çevre kirliliği, kötü beslenme ve sigara sayılabilir.
İç faktörlerle yaşlanma ise genetik yatkınlık ve hormonlarla ilgilidir. Cilt, hormon değişikliklerinden doğrudan etkilenen bir organdır. Hormonsal değişiklikler kişinin cilt ve vücut tipini belirler.
Kadınlar yaşamlarının 1/3’ünü ya da en azından 20 yılını menopozda yani başka bir deyişle hormonal eksikliklerle geçirir. Kadınlarda östrojen, progesteron eksikliği ve yaşla birlikte büyüme hormonu, melatonin (bu nedenle uykular bozulur), DHEA-S gibi diğer hormonlarda da bariz azalma olur.
Östrojen eksikliği cildi nasıl etkiler?
Hormonal eksikliklerle birlikte ciltte de birçok belirgin değişiklikler ortaya çıkar. Östrojen fibroblastlardan kollojen üretimini ve hyaluronik asit salgılanmasını uyarır. Kollojen cilde gerginliğini kazandıran yapıdır, hyaluronik asid ise destek dokudur ve su tutucu etkisi vardır, yani nem sağlar.
Bu nedenle östrojen ve progesteron eksikliğinde deri ve mukozalar (göz, ağız, vajina gibi) kurur, dolaşımında yavaşlaması nedeniyle beslenme azalır ve cilt soluk görünür. Alın, dudak çevresi, göz kenarları, hatta ayak altı ve avuç içlerinde kırışıklıklar oluşur. Cilt incelir ve yavaş yavaş elastikliğini kaybederek sarkmaya başlar.Cilt kuruluğu sırtta ve eklemler etrafında çok belirgindir ve rahatsız edici kaşıntılara sebep olabilir. Bu şikayetler kuru ortamlarda ve kış aylarında belirgin artış gösterir. Kuruluğa bağlı olarak vajinal dokuda yanma ve kaşıntı görülür.
Göğüsler sarkar, saçlar dökülür..
Göğüs dokusunun yerini gittikçe yağ dokusu aldığından göğüslerde de sarkmalar oluşabilir. Zamanla yine hormonal değişikliklere bağlı olarak vücut kılları artarken tepede saç dökülmesi görülür. Bazı kadınlarda androjen östrojen oranındaki artışa bağlı olarak orta yaşlarda sivilceler gelişebilir. Ergenlik dönemlerinde akneleri olan kişiler genellikle menopoz döneminde de akneye eğilimlidir. Güneş ışınları direkt hücresel seviyede olumsuz etki ederek DNA’yı ve kollojen lifleri bozar. Ciltte kuruma, kırışma ve elastikiyet kaybı ile solar keratoz dediğimiz lezyonlara ve cilt kanserlerine neden olur. Sigara ile de aynı tarz etkiler gözlenmiştir. Yapılan çalışmalar sigaranın hücre yaşlanmasını arttırdığını göstermektedir. Dolaşım etkilendiği için sigara içen kişilerde cildin beslenmesi de bozulur. Genç sigara içenlerle, yaşlı sigara içmeyenlerin ciltlerinde aynı mikrosirkuler değişiklikler gözlenmiştir.
Menopozun olumsuz etkilerini önlemek için neler yapılabilir?
Nemlendirme:
Tüm bu tedavi alternatifleri, menopozun ciltteki olumsuz etkilerine karşı çaresiz olmadığımızı göstermektedir.