”Kadınlar menopoza kadar güvendeler. Östrojen hormonu damar sertliğine karşı kadınlarda adeta bir kalkan görevi görüyor. Kadınları koruyan bir diğer önemli etken de doğum. Doğum da kadınlarda damar hastalıklarından korunma konusunda ciddi bir siper çünkü doğumla birlikte vücut yenileniyor.
Menopoz sonrası dönemde koruyucu kalkan olan östrojen görevini yapamamaya başlıyor ve özellikle damar hastalıkları ciddi tehdit oluşturuyor. Bu dönemde kadınlarda kalp krizi, şah damarına bağlı felç, kontrolsüz yüksek tansiyon gibi durumlara çok sık rastlıyoruz. Bu hastalıkların seyrinin ağır ilerlemesinde en büyük etken sigara kullanımı. Günümüzde yasakların da etkisi ile gençlerde sigara kullanımının önemli ölçüde düştüğünü gözlemliyoruz ancak 70-80 kuşağı maalesef sigaradan vazgeçmiyor. Bu olumsuz alışkanlığa hareketsizlik, fazla kilo, özellikle doğum sonrası göbek çevresinin yağlanması gibi faktörler de eklendiğinde bu sefer insülin direnci artıyor. Biliyoruz ki, şeker damar sertliğini en olumsuz etkileyen nedenlerden biri. Öte yandan bazı özel durumlarda menopoz öncesi de yani genç yaşta da bazı damar hastalıklarına rastlayabiliyoruz. Bunlar Marfan sendromu ya da kolesterole bağlı çeşitli hastalıklardır. Menopoz öncesi damar hastalığı görülmüşse mutlaka bu açıdan incelenmeleri gerekir.
Doğum ve spor önlem almada önemli rol oynuyor.
Hareketli yaşam ve spor kadınların yaşam şekli haline getirmesi gereken en önemli faaliyeti olmalı. Öte yandan doğumun yenileme özelliği kadınları bu anlamda korurken, doğum sonrası kiloların mutlaka verilmesi gerekir. Çünkü biliyoruz ki, göbek çevresi yağları kalp krizi ve inmelerin en büyük tetikleyicilerinden. Ayrıca düzenli ve sağlıklı beslenme de önlem almada önemli etkenler arasında yer alıyor."