Türkçeye Arapçadan geçen merak kelimesi, Arapçada "karın veya kulağın duyarlı kısmı, dalak" anlamına gelen "maraḳḳ" kelimesinden alıntı olduğu düşünülmektedir. Merak kelimesinin Türkçedeki kullanımı 1600'lü yıllara tekabül etse de 17. yüzyılın sonuna kadar çok sık rastlanılmamıştır. Türkçenin eski dönemlerinde "meraḳḳ" olarak kullanılan kelime bu dönemlerde "karnın ve kulağın yumuşak kısmı" anlamında kullanılmıştır.
- yüzyıldan sonra radikal bir anlam değişikliğine uğrayarak "bir şeyi anlamak ve öğrenmek arzusu ve gayreti" anlamında kullanılmaya başlanmıştır. Bu anlamı Fransızcadaki "curiosité" kelimesinin anlamıyla benzerlik gösterir. Türkçede birden fazla anlama sahip olan merak kelimesinin anlamları Türk Dil Kurumuna göre şu şekildedir:
- Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek
- Bir şeyi edinme, yapma, bir şeyle uğraşma isteği
- Düşkünlük, heves
- Kaygı, tasa.
Merak kelimesinin eş anlamlısı olan sözcük nedir?
Merak kelimesi "bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek" gibi anlamlarını Türkçeye geçtikten sonra kazanmıştır. Radikal bir anlam değişikliği yaşamasına ve birden fazla anlama gelmesine rağmen merak kelimesinin eş anlamı olan bir kelime yoktur.
Merakın eş anlamlıları ile örnek cümleler
Merak eş anlamlısı olan bir kelime yoktur. Bu nedenle merakın eş anlamlısı kelimeleri içeren cümle örnekleri kurmamız mümkün değildir. Merak kelimesiyle ilgili örnek cümleler:
- Aman sen ne ne meraklısın ya!
- Son zamanlarda çok sık yaptığı bu hâl ve hareketleri bende merak uyandırıyor.
- Birisini sevse "Acaba daha güzeli var mıdır?" diye meraka düşerdi.
- Beni merakta bırakmaya hiç hakkın yoktu!
- Aşağıdaki sesleri merak edince koşar adım merdivenlerden inmişti.
- Eskiden beri bu işe merakı olsa da bunu asla bir kariyer hâline getirmemişti.
- Mesleği dışında hiçbir alana merakı olmayan sıkıcı bir insandı.
- Fotoğrafçılık hobisi birkaç yıl sonra farklı alanlara da merak duymasını sağlamıştı.