HABER

Merak uyandıran diyalog

Başbakan Erdoğan'ın Roman vatandaşlarıyla buluşmada oldukça neşeli olduğu gözlendi.

Merak uyandıran diyalog
Erdoğan'ın neşeli yüz halinin değiştiği tek an yanına çağırdığı TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar'la konuştuğu an oldu.
[** **](http://video.mynet.com/habervideo/Merak-uyandiran-diyalog/482887/)
Başbakan Erdoğan yanına çağırdığı TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktarla uzun süre konuştu. Başbakan konuştu, TOKİ başkanı dinledi.
Başbakan Erdoğan bir ara yanındaki bakanlara döndü ve konuşulanlara onları da dahil etti. İçeriği merak uyundıran bu diyalog sonrasında kameralar salonda bir kez daha Bayraktar'ı görüntüledi. Bu sırada Bayraktar'ın neşesiz olduğu gözlendi.
Geçtiğimiz günlerde TOKİ Başkanı'nın maaş artış isteği Başbakanlık'tan dönmüş, Erdoğan Bayraktar'ın sitem dolu sözleri basına yansımıştı...
Erdoğan, Abdi İpekçi Spor Salonu’nda yapılan "Roman Buluşması"ndaki konuşmasına, "Sevgili Roman kardeşlerim, değerli vatandaşlarım, can yoldaşlarım, hepinizi gönülden muhabbetle selamlıyorum. Türkiye’nin dört bir yanından Eskişehir’den, Kırklareli’den, Tekirdağ’dan, Edirne’den, Düzce’den, İzmir’den, Sakarya’dan, Kocaeli’den, Bursa’dan, Adana’dan, Çankırı’dan, Kilis’ten, Ankara’dan, diğer tüm illerimizden, İstanbul’umuzun değişik semtlerinden hoş geldiniz, sefalar getirdiniz" diyerek başladı.
Salondakilere, coşkularının, neşelerinin, heyecanlarının, en çok da özgürlüklerinin, müziklerinin, eğlencelerinin daim, yollarının ve bahtlarının her daim açık olması dileğinde bulunan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti.
"Ben, Kasımpaşa Kulaksız’da, siz değerli kardeşlerimin içinde doğdum. Orada biz beraber büyüdük. O günden bilirim, kimileri sizlere ’Şopar’ der, kimileri, ’Elekçi’ der, kimileri ’Abdal’ der, kimileri ’Martip’ der, ’Bala’ der, ’Paşa’ derler, ’Gurbet’ derler, ’Aşık’ derler, ’Cano’ derler, ’zanaatkar’ derler, sizlere ’Çigan’ da derler, ’Çipsi’ de derler, kimileri ’Cingan’ der, kimileri ’Çingene’ der. Her ne derlerse desinler, hangi ismi hangi sıfatı kullanırlarsa kullansınlar, sizler Rom’sunuz, yani insansınız, yani cansınız. Sizler benim Roman kardeşlerimsiniz. Her birinizi tek tek selamlıyor, bağrıma basıyor, muhabbetle kucaklıyorum.
Değil mi ki hepimiz can taşıyoruz, değil mi ki hepimiz bu can kafesinde ruh taşıyoruz, sıfatlar ne olursa olsun, isimlerimiz her ne olursa olsun, renklerimiz, dinlerimiz, inançlarımız her ne olursa olsun, bizler hep birlikte, yaratılmışların, mahlukatın en şereflisiyiz. İşte onun için Yunus’un söylediği gibi; yaratılanı yaratandan ötürü seviyoruz. Her can, yaratanın bir mucizesidir, kim ki canlara kıyar, kim ki gönüller kırar, iki cihanda da yeri yoktur. Mevlana’nın şu dizelerin her fırsatta ifada ediyorum. Diyor ki Mevlana; ’Her gün bir yerden göçmek, ne iyi/Her gün bir yere konmak ne güzel/ Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş. Bu ülkenin Romanlar’ı, Mevlana’nın da buyurduğu gibi bin yıllardır bulanmadan, donmadan akıyorlar. İşte onun için ben de sizin gibi söylüyorum, samimiyetle söylüyorum, bütün kalbimle söylüyorum, gönül diliyle söylüyorum; ’kırmızıyı severler’, biliyorum, ’pembeyi severler, birbirini överler, Romanlar böyledirler, çalgısız yaşayamaz ölürler. İlle de Roman olsun, ister taştan, çamurdan olsun, o da Allah kuludur, her kim olursa olsun’."

En Çok Aranan Haberler