Merkez Bankasının Faiz Indirim Kararı

Gaziantep Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimleri Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Bekmez, Merkez Bankası (MB) Para Politikası Kurulu'nun faiz kararıyla ilgili "MB'nin 75 baz puanlık bir indirime gitmesi, olası risklerin minimize edilmesi adına tutarlı bir karar olarak algılanması gerekir" dedi. Bekmez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, MB'nin bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 9,5'ten yüzde 8,75'e düşürdüğünü anımsattı. Küresel koşullardaki parasal genişlemeler dolayısıyla sınırlı da olsa bir indirim beklentisine girildiğini belirten Bekmez, "MB'nin faiz indirim kararının piyasalardaki etkisi kısa dönemde değerlendirildiğinde birçok yorumcunun abarttığının aksine çok sınırlı kalacağını düşünüyorum" diye konuştu. Türkiye ekonomisinin ilk çeyrekteki büyüme oranının beklentilerin üzerinde gerçekleşmesi ve daha önce 74,4 olan kapasite kullanım oranının mayısta 75,3'e yükselmesinin iyimser bir havanın oluşmasına neden olduğuna dikkat çeken Bekmez, MB'nin genişletici para politikasıyla ilgili kararlarının agresif bir faiz indirimine gideceğine dair beklentileri artırdığına işaret etti. MB'nin, Irak'taki çatışmalar öncesi en az 100 baz puanlık bir indirime gidebileceğini beklediğini dile getiren Bekmez, ekonomide sadece iç faktörlere göre karar verilmediğine dikkati çekti. Türk ekonomisinin Irak'taki çatışmalardan olumsuz etkileneceğini savunan Bekmez, şunları kaydetti: "Bundan dolayı, makro tedbirler çerçevesinde temkinli bir davranış sergileyen MB'nin 75 baz puanlık bir indirime gitmesi, olası risklerin minimize edilmesi adına tutarlı bir karar olarak algılanması gerekir. Bunun yanında MB'ye, 'Türkiye'deki yüksek faiz oranı nedeniyle dışarıdan gelen sermayenin özel sektöre yansımıyor' şeklinde eleştiriler var. Bu eleştirinin birkaç açıdan yersiz olduğunu düşünüyorum. Şu anda Türkiye'den daha yüksek faiz oranına sahip olan ülkeler var. Faiz oranlarının düşürülmesi yabancı sermaye açısından bu ülkeleri daha cazip hale getirecektir."