Mersin Girişimci İşadamları Derneği (GİAD) yönetimi, Çağ Üniversitesi Genç Girişimci Topluluğunun konuğu oldu.
Duygu Gür’ün moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Mersin GİAD 2. Dönem Başkanı olan Abbas Taşdemir, Mersin’e ilk geldiğinde elinde bir valiz ve yarım doktor maaşı olduğunu belirterek, "Bir taksiye bindim beni otele getirdi. Özel hastanelerde iş aramaya başladım. İlk olarak arkadaşlarımızla birlikte bir poliklinik açtık. İnandık, insanlara dokunmaya çalıştık. İnsanlara dokununca her şey oluyor. 3 ay sonra başarılı olduk ve yan taraftaki dükkanı da kiraladık. Yaptığınız işten zevk alırsanız oluyor. 8 gün hiç çıkmadan poliklinikte çalıştığım oldu" dedi.
Taşdemir, sonrasında arkadaşlarıyla birlikte bir tıp merkezini hayata geçirdiklerini ifade ederek, "Çok zor süreçlerden geçtik. Sağlık sektöründeki uygulamaların değişmesi ile o yıllarda 38 tane olan tıp merkezlerinden sadece bizim tıp merkezimiz şu an hastane olarak devam edebiliyor. Bugün 200 insan ile çalışıyoruz. Ortaklarımız ile birlikte hiç birimiz bir kenarda oturmuyoruz. Çok zor bir sektördeyiz. Üretimi çok zor bir alan. Bir depolama süreciniz yok. Bütün sürece baktığınızda bire bir hastanın karşısında yapıyorsunuz. Bire bir hastaya dokunmanız gerekiyor. Ham madde de nihai üründe insan. Her şeyi çok iyi sorgulamanız gerekiyor. Siz çaba gösterirseniz, mücadele ederseniz şans gelip sizi buluyor. Donanımınızı her daim yüksek tutmanız gerekiyor. Her şeyi bilmeyin, yalnız kendi işinizi iyi bilin" ifadelerini kullandı.
İzol : "Mersin turizminin bir kimliği olması gerekir"
Mersin GİAD Başkanı Mehmet Serkan İzol ise derneği 2003 yılında 18 kişiyle birlikte kurduklarını hatırlatarak, "Bu derneğin kuruluş sürecinde Mersin’de gençler için neler yaparız diye çalıştık. Bu insanlara şans verilmediği taktirde nasıl iş deneyimi edinecekler. 18 kişilik derneğimiz şu an 200’ün üzerinde iş insanıyla devam ediyor. ‘Mersini nasıl tanıtırız, Mersine nasıl yatırım çekeriz?’ diyerek çalışmalar yapıyoruz. Gençlere iş hayatındaki çalışmaları ile ilgili birçok eğitim verdik. SODES ile iş başı garantili eğitimler verdik. Bizim başka bir amacımız ise iş dünyası ile gençlerimizi bir araya getirip potansiyel olacak şekilde buluşturmak. Bize gelen başvuruları 200 iş adamımıza iletiyoruz. Bütün etkinliklerde olmaya çalışıyoruz. Ön muhasebe eğitimimize girip yanımızda çalışmaya başlayan insanlarımız var" diye konuştu.
Mersin turizminin bir kimliği olması gerektiğini vurgulayan İzol, "Ben kendi otelimde iş insanına hizmet veriyorum, fakat yaz aylarında banketle müzikli bir otele dönüyorum. Ben ne oteliyim? Mersin olarak kimlikli otellere ihtiyacımız var. 5 kişi 10 kişi birleşip kimlikli oteller yapabiliriz. Dışarıdan yatırımcı beklememeliyiz. Önce kenti cazibe merkezi haline bizim getirmemiz lazım ki, dışarıdan gelen yatırımcı bu kente yatırım yapmayı istesin. Turizm alanında girişimci mantığıyla hareket etmemiz gerekiyor. 5 yıldızlı her şey dâhil sistem turizme ve Mersin’e ihanettir. Mersin’e butik otel tarzı yatırımlar lazım. Belki bir kişi devasa yatırımlar yapamaz ama 5-10 kişi bir araya gelerek yan yana butik oteller ile Malta gibi bir turizm merkezi oluşturabiliriz. Bu sayede para sadece otellerde kalmaz, tüm kente yayılır. Esnafta bu turizm modeli içerisinde kendisine pay çıkarabilir. Kendi alanlarınızda yapabileceğiniz hatalardan korkmadan kendi işinizi yapın. Hatalar doğru yolu bulmanıza yardımcı olur" dedi.
Konuşmaların ardından katılımcılara teşekkür belgesi verildi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz