Mersin'de İş Dünyasına Nükleer Bilgilendirmesi

Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Rauf Kasumov, Mersin'in Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli beldesinde kurulacak Akkuyu Nükleer Santrali konusunda, "Her şeyden önce insanlığın yararına bir proje hayata geçirmeye çalışıyoruz" dedi.

Kasumov, Mersin Ekonomi Platformu (MEP) ve Türk-Arap Ülkeleri İşadamları Derneği (TURAB) işbirliğinde Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) Erhan Deniz Konferans Salonu'nda düzenlenen bilgilendirme toplantısında, projenin 20-22 milyar dolarlık bir yatırımla hayata geçileceğini söyledi. Santralde depremsellik açısından yapılacak araştırmaların sürekli devam edeceğini vurgulayan Kasumov, "Çünkü hiçbir zaman neyle karşılaşacağımızı bilemeyiz, süreci iyi yönetebilmek için verileri kontrol altında tutmalıyız. Her şeyden önce insanlığın yararına bir proje hayata geçirmeye çalışıyoruz. Santralde kullanılmış yakıtlar ve atıklar ile ilgili konular birbirine karıştırılıyor. Bazen insanlar bu ikisini bilerek, bilmeyerek birbirine karıştırıyorlar. Kullanılmış nükleer yakıt ile radyoaktif atıklar birbirinden farklıdır. Kimse kullanılmış nükleer yakıtı zaten Türkiye'de bırakmaz, çünkü değeri çok yüksek" dedi.

Radyoaktif atıklarla ilgili ise kamuoyuna 30-40 yıllık eski bilgilerin verildiğini savunan Kasumov, "Bugün teknoloji çok ilerlemiş durumda. Bugün tüm radyoaktif atıklar konsantre hale getirilmektedir. Örneğin santralde 1 yıl boylunca kullanılacak nükleer atıklar hacim olarak bir kitaptan daha büyük olmayacaktır. Öte yandan 5 bin megavat güce sahip Akkuyu Nükleer Güç Santrali çevresinde 40 bin kişiye iş hacmi yaratacaktır. Santralde ise 2 bin 500 ile 3 bin 500 arasında kişi çalışacaktır. Yüksek maaş alacak 3 bin 500 kişinin çalıştığı bir bölgede yan iş hacmi de artacak, özelikle hizmet sektörünün gelişmesi sağlanacaktır. Santral ile birlikte oluşacak yerleşim yerinde adeta yeni bir şehir kurulacak. Santralde çalışacak insanların çocukları okula gidecek, spor salonları, eğlence merkezlerine ihtiyaç olacak" ifadelerini kullandı.

Akkuyu NGS A.Ş. Mersin Bilgilendirme Merkezi Müdürü Faruk Uzel de toplantının amacının, kamuoyunda maksatlı veya iyi niyetli oluşturulan bir takım yanlış anlaşılmaları ve tereddütleri gidermeye yönelik olduğunu söyledi. "Çünkü bu konu Türkiye için yeni bir alan" diyen Uzel, "Tereddütleri gidermek maksadıyla buradayız" diye konuştu.

Nükleer enerjiye sahip olmanın Türkiye'nin 40 yıllık hayali olduğunu söyleyen Uzel, şöyle devam etti; "Bu çalışma milli proje olarak ortaya konulmuş bir hedef. Bu amaçla Akkuyu sahasında bir yer tahsisi yapılmış ancak Türkiye'de siyasi ve ekonomi hayatın dalgalı olması nedeniyle sekteye uğramış, gelgitler olmuş, projenin gerçekleşmesi için gereken irade son 2 yıldır var. 2010 yılında bu irade Rusya Federasyonu ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti arasında imzalanan anlaşma ile hayat buldu. Şuan projeyle ilgili ÇED süreci devam etmektedir. ÇED süreci ile ilgili yolun yarısına gelmiş durumdayız. Mart ayında halk toplantısını kapsayan kritik bir dönemecimiz vardı. Halk toplantısının gerçekleştirildiğine dair de bakanlık ve ilgili kurumlar nezdinde zabıtlar tutuldu. Şuan söz konusu sahada taşeron şirketlerimiz ve onların alt taşeronları marifetiyle depremsellik, su altı, meteoroloji, zemin etütleri gibi etüt ve sondaj çalışmaları yapılmaktadır. Her geçen gün bu çalışmaların hızı artıyor. Öngörümüz ÇED sürecinin 2013 yılı başlamasında tamamlanmış olması. Çünkü bizi bağlayan sadece ÇED süreci değil. Hem iki ülkenin bu konuda koymuş olduğu kurallara tabi olmak hem de çatı örgütümüz Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın standartlarını da yerine getirmek zorundayız. Bu standartlar doğrultusunda da belli analizlerin ileriye dönük kullanılmak üzere 10 ay, 1 yıl gibi belli süreler ile sürekli kayıt altına alınması ve güncellenmesi gerekiyor."

Büyükeceli Bilgilendirme Merkezi Müdürü Eyüp Lütfi Sarıcı ise, dünya üzerinde nükleer santrallerin ticari olarak hizmet verdiğini ve sayılarının 436'ya ulaştığını kaydetti. Dünyada nükleer güç santrallerinin yapımının halen devam ettiğini bildiren Sarıcı, günümüzde dünya enerjisinin yüzde 15'inin nükleer santrallerden elde edildiğini vurguladı. Sarıcı, "Yani 6 lambadan bir tanesi nükleer santralden faydalanmaktadır" dedi.