Bahçeli, halka birlik ve beraberlik mesajları verdi. Bahçeli “Başbakana inat, ayrımız gayrımız yok, Hükümete inat, farkımız farklılığımız yok. Başkalarının dediğine aldırmayın, açılım tuzaklarına kanmayın, oyunları umursamayın, dikkate bile almayın. Siz bu ülkenin yabancısı değil, yerlisisiniz” diye konuştu. Bahçeli “Ben buraya, sizlerden oy toplamaya, aklınızı çelmeye gelmedim. İnançlarınızı istismar etmeye, ayırmaya, bölmeye, küstürmeye gelmedim. Önce Şanlıurfalıyla kucaklaşmak, Şanlıurfalı ile dertleşmek için geldim. Sonra da Başbakan Erdoğan’ın kafasındaki Sivas-Gavurdağı sınırını yıkmaya geldim” dedi.
MHP’nin “Bin Yıllık Kardeşliği Yaşa ve Yaşat” mitingi için hazırlıklar sabahın erken saatlerinde başladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çok sayıda milletvekili ve parti yöneticileri dün gece saatlerinde Şanlıurfa’ya geldi. Mitingin yapıldığı Topçu Meydanı’nda ise yoğun güvenlik önlemleri alındı ve çok sayıda polis görev yaptı. Vatandaşlar Topçu Meydanı’na üst aramasından sonra alınırken, miting alanında da Türk Bayrağı, MHP bayrakları ve merhum Alparslan Türkeş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin fotoğrafları yer aldı. Bahçeli’nin konuşması öncesinde miting alanında yöresel türküler seslendirildi ve Osmaniye Belediyesi Mehter Takımı gösteri yaptı.
12 yıl aradan sonra Şanlıurfa’da ilk mitingini gerçekleştiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli konuşmasına “Kahramanlığı, fedakârlığı, vatan sevgisi unvanına ‘Şanlı’ olarak yansımış bu mübarek beldede bulunmaktan bahtiyarım” sözleriyle başladı. Konuşması boyunca bir vatandaş tarafından hediye edilen poşuyu boynunda taşıyan Bahçeli, demokratik açılım ve anayasa değişikliği çalışmalarını eleştirdi. Bahçeli, mitinge katılanlara “Burada TOKİ’nin töreni yok. Burada taşınmış vatandaşlar yok. Burada, bir çuval kömür için, Bir torba peynir için toplananlar yok. Ne mutlu ki, buraya oğlunuza top ve kızınıza bebek almak için gelmediniz. Buraya okullar tatil edilerek kalabalık yapmak için toplanmadınız. Buraya kamu araçlarına zorla bindirilip getirilmediniz. Çok şükür ki, yurdumun her yanında görüldüğü gibi; tıpkı, Muğla’da,Uşak’ta,Bilecik’te, tıpkı Ordu’da, Erzurum’da ve Van’da olduğu gibi, Urfalıyım; ben de varım, sözümü söylerim, lafımı esirgemem, yeni Nemrutlara dayanmam, demek için bu meydana koştunuz. Biriz, beraberiz, bütünüz demek için, Bayrak için, vatan için, mukaddesat için geldiniz” diye seslendi.
-“OYUN BAŞKA YERDE YAZILMIŞ BÖLGENİZDE OYNANIYOR”-
Şanlıurfa’nın ‘Aşka düşen, putları deviren, zalimlere direnen ve Allah aşkıyla ateşe meydan okuyan Hazreti İbrahim sevdasının diyarı” olduğunu, “Urfa’nın ulularına”, “Nemrutların vız geldiğini, ateşlerin işlemediği” ni kaydeden Bahçeli, şimdi de inançların sönmediği, iman dolu yüreklerin kararmadığını ifade etti. Bahçeli “Dünyanın gözü üzerinizde, hain emellerin dikkati sizde, asırlık niyetlerin elleri toprağınızda, yörenizde. Oyun başka yerde yazılmış, bölgenizde oynanmak isteniyor. Oyuncular yaban ellerde yetişmiş, Urfalı’yı, yöreyi tehdit ediyor. Kuklacı başka kıtalarda, içimizdeki kuklaları idare ediyor” diye konuştu.
91 yıl önce İngiliz müfrezelerinin ve Fransızların Urfa’nın sokaklarında kol gezdiğini ancak Urfalının mücadele ettiğini, can verdiğini belirten Bahçeli, bugün de bu coğrafya üzerinde kem gözlerin sona ermediğini, Urfalının geleceği ve birliği üzerinde oyunların son bulmadığını söyledi. Bahçeli, “O gün bu gündür, biliniz ki başka başkentlerin ülkemizde, Urfa’mızda gözleri var. Yalnızca Urfalının değil, Hakkarilinin, Bitlislinin, Muşlunun, Siirtlinin, Şırnaklının, Vanlının, Batmanlının, Bingöllünün, Tuncelilinin emeğinde, bağında, bahçesinde, tarlasında emeli var, niyeti var, ısrarı var. Dikkat ediniz, 1919’lu yıllarda Urfalının yumruğunu yiyenler şimdi yeni bir oyun peşindeler. İstiyorlar ki, bölünelim, parçalanalım, bekliyorlar ki, ayrılalım, dağılalım. Adı açılım denen tuzağa düşelim. Liğme liğme olalım, parça parça dökülelim” diye konuştu.
-“BÖLMEK İSTEYENLERE AYNI ŞAMARI İNDİRİR”-
Halkın arasına sokulmak istenenin sinsi bir fitne ve ayırmak isteyen alçakça bir fesat olduğunu kaydeden Bahçeli, bunu ne milletin kabul edeceğini ne de MHP’nin sineye çekeceğini ifade etti. Bahçeli şöyle konuştu:
“Buradan Türk milletinin sükûnetini korkaklık görenleri; Urfalı’nın duruşunu ürkeklik zannedenleri; Urfalı sindi, Mardinli boyun eğdi, Bingöllü kabul etti, Diyarbakırlı teslim oldu sananları uyarıyorum: Biliyor ve inanıyorum ki; birliğini bozmak isteyenlere karşı, tıpkı işgalcilere daha önce yaptığı gibi Şanlıurfalı Kardeşlerim de; tarih şahittir ki, önce sabreder aldırmaz, sonra elinin tersiyle iter, baktı ki ders alınmıyor, doğrulur ve ayağa kalkar ve yüksek sesle derki: Biz biriz, beraberiz. Bayrağımız bir, toprağımız bir, vatanımız bir, inancımız bir, milletimiz bir, devletimiz bir, Allah’ımız bir diye haykırır. Fransız’a ne yaptıysa, İngiliz’e nasıl cevap verdiyse, hain teröriste nasıl göğsünü siper ettiyse, bugün bizi ayırmaya çalışanlara da aynı mukabeleyi gösterir. Aynı şamarı indirir.”
-“BAŞBAKANA İNAT AYRIMIZ GAYRIMIZ YOK”-
Bu ülkede yaşayan herkesin bir milletin bin yıllık kucaklaşmasının hatırası olduğunu belirten Bahçeli, hiç kimsenin bu milletin yabancısı olmadığını söyledi. Bahçeli “Başbakana inat, ayrımız gayrımız yok, Hükümete inat, farkımız farklılığımız yok. Bin yıldır bu toprakları beraberce savunduk, bin yıldır bayrağı birlikte dalgalandırdık. Başkalarının dediğine aldırmayın, açılım tuzaklarına kanmayın, oyunları umursamayın, dikkate bile almayın. Siz bu ülkenin yabancısı değil, yerlisisiniz. Siz bu devletin ortağı değil sahibisiniz. Adımız bir, acımız bir, anımız bir” diye konuştu.
Hiç kimsenin kimliğinin kimseye sıkıntı olmadığını belirten Bahçeli, “Aldanmayınız, kafalarınız karışmasın. Çünkü derdimiz, tasamız: Yokluk, yoksulluk, yolsuzluk. Ananızın dili ne olursa olsun, hangi türküyü söylerseniz söyleyin, yoksulluk aynı yoksulluk, çileler aynı çile. Fukaralığın dili yok. İşsizliğin kimliği yok” dedi.
-“ERDOĞAN’IN KAFASINDAKİ SİVAS-GAVURDAĞI SINIRINI YIKMAYA GELDİM”-
Urfalı’ya “Sizleri televizyonlardan izleyenler, her gün bir sıra gecesinde gazel okurken, çiğ köfte yerken görüyor. Hakkınızdır, Helal olsun.” diye seslenen Devlet Bahçeli, “Ve zannediyorlar ki Urfalının gözü gibi karnı her gün tok, sırtı pek, işi çok, huzuru yerinde. Gerçeğin maalesef böyle olmadığını Başbakan Erdoğan dışında hepimiz görüyoruz. Tıkış tıkış sığınılan bir kamyon kasasında, ekmeğini helal etmek için; bir döşek, bir yorganla, çoluk çocuk Anadolu’nun bağına, bostanına kendinizi vurduğunuzu biliyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi’nin Genel Başkanı olarak, sadece Urfa’mıza değil, bütün yöredeki kardeşlerime şunları söylemek isterim: Ben buraya, sizlerden oy toplamaya, aklınızı çelmeye gelmedim. İnançlarınızı istismar etmeye, ayırmaya, bölmeye, küstürmeye gelmedim. Önce Şanlıurfalıyla kucaklaşmak, Şanlıurfalı ile dertleşmek için geldim. Sonra da Başbakan Erdoğan’ın kafasındaki Sivas-Gavurdağı sınırını yıkmaya geldim. Belki biz burada değiliz, belki sizlere gelmekte ihmal gösteriyoruz ama, biliniz ki sizler bizim evimizde, aklımızda, dilimizde, soframızda, dualarımızda ve gönlümüzdesiniz“ diye konuştu.
-“DİKKATLİ OLUN OYUNU GÖRÜN”-
Türk milletine mensubiyetin bir ve beraber olmak olduğunu dile getiren Bahçeli, “Yıkımın sahiplerine dönerek, bizi bölemezsiniz, bizi ayıramazsınız, bizi kışkırtamazsınız diye haykırmaktır. İşte millet olma budur. Yoksa, Başbakan Erdoğan’ın yaptığı gibi; Önce otuz altıya bölüp, sonra yeniden toplamak değildir. Önce parçalayıp, sonra birleştirmeye çalışmak hiç değildir” dedi. Aynı hesapların daha sinsi yaklaştığını, adına ‘açılım’, ‘demokratikleşme’ denilerek maskelendiğini kaydeden Bahçeli “Aman dikkat ediniz. Girilen yol, bölücülerin emellerine meşruiyet kazandıracaktır. Oyunu görünüz. Bu gidişatla Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığı tasfiye edilecektir. Uyanık olunuz. Kılavuzu İmralı, taşeronu hükümet ve merkezi Amerika olan bölünme projesi hiçbirimizin hayrına olmayacaktır. Dik durunuz. ‘Demokrasi açılımı’, ‘kardeşlik ve huzur açılımı’ ve ‘milli birlik açılımı’ gibi yalanların arkasındaki hileleri, tuzakları, anlayınız ve anlatınız. Ve bütün bu oyunun arkasını görünüz. Ya, bu topraklar ve üzerinde yaşayan millet bir ve bütün tutulacaktır. Ya da bu millet Anadolu’dan atılacak ve tarihten silinecektir. Bunun adı tarihi Haçlı seferidir. Ve tarafları bellidir” diye konuştu.
-“URFALI’DAN İSTEDİĞİNİZ PKK’YA TESLİM OLMASI MI?”-
Bir yanda Türk milleti, diğer yanda sömürgeci ve zalim yedi düvelin olduğunu, bunu görmek ve bilmek gerektiğini kaydeden Bahçeli, şunları söyledi:
“Bugüne kadar Kandil’den dönenlere yapılan karşılamayı size yapan oldu mu? Hangi birinizin davasında hakimler ayağınıza kadar geldi? Hangi birinizin bir sorununda devletin müsteşarı kapınızı çaldı? AKP ile birlikte tahrip olmadık değer, çarpıtılmadık mukaddesat kalmamıştır. Zalim ile mazlum, katil ile maktul, mağdur ile gaddar, cani ile şehit, terörist ile gazi, aynı kefeye konulmuştur. Açılım diyenlere soruyorum buradan: Urfalı’dan istediğiniz nedir? PKK’ya teslim olmasını mı istiyorsunuz? Fesada çanak tutmasını, ayrışmaya, ufalanmaya göz yummasını mı bekliyorsunuz? Urfalı ile Balıkesirli’nin, Bursalı ile Batmanlının arasını mı açmak istiyorsunuz? Hayır. Urfalı kardeşlerim buna razı olmaz. Bozgunculara kulağını tıkar, işbirlikçilere şamarı atar, açılım sevdalılarına haddini bildirir ve biz biriz, beraberiz, bundan sonra da sonsuza kadar beraber olacağız der.”
-“ŞİMDİ DE ANAYASA ÜZERİNDEN Mİ KUTUPLAR YARATALIM?”-
Yedi yılını boşa geçiren hükümetin şimdi de bahaneyi Anayasaya atmaya çalıştığını ve yoksulluğun faturasını Anayasaya yamamaya çalıştığını savunan Bahçeli, “Evet anayasa değişmelidir. Ancak acelesi var mıdır? Teklifimiz açıktır. Mecliste bir komisyon kuralım. Metinler üzerinde tartışalım. Bir karar ve uzlaşmaya varalım. Kamuoyu ile paylaşalım. Ve seçimlerden sonraki Meclise bırakalım. Aklın ve sağduyunun yolu bir. Mevcutlar zaten yeter. Yeni cephelere ihtiyaç yok. Laik, anti laik, darbeci, darbe karşıtı, demokrat, otokrat, İnanan inanmayan kutuplaşmaları milletimizi zaten yordu. Şimdi de anayasa üzerinden kutuplar mı yaratalım? Şimdi de mahkemeler üzerinden cepheler mi oluşturalım?” dedi.
-“OKYANUS ÖTESİNE GEÇSEN DE SENİ GETİRMEZSEM NAMERDİM”-
“Yoksulluğun nedeni anayasa mı yoksa beceriksiz iktidar mı?” diye soran Bahçeli, “Anayasa değişince Urfa abad mı olacak, bu bölgenin talihi mi dönecektir? Bunlar yolsuzluklarını örtmek, kendilerini aklamak peşindedir. Bunlar haram lokmaların hesabından bu dünyada kaçmak peşindedir. Şimdi Urfa’dan sesleniyorum, Sayın Başbakan nereye kaçarsan kaç? Okyanus ötesine gitsen bile seni getirmezsem namerdim. Milliyetçi Hareket buna izin vermez, Şanlıurfalı da buna asla göz yummaz.”diye konuştu. Urfalı’nın “Tilki tilkiliğini anlatana kadar, çiğ postu pazara çıkar diye” diye bir sözü olduğunu kaydeden Bahçeli, şöyle konuştu:
“Artık karşınızda nasıl bir hükümet olduğunu anladınız. Bugün ülkemiz göz boyamayı iyi bilen, hak deyip haksızlık yapan, hukuk deyip hukuksuzluk yapan, aş deyip, ocakları söndüren, sizden görünüp size karşı, bir hükümet ile yönetilmektedir. Ecdadını soykırımla itham edenleri hoş görenler bunlardır. Peygamberimize yapılan hakaretleri sineye çekenler bunlardır. Bir yanda mazlum Filistin’e sahip çıkıyormuş gibi görünen, diğer yanda inleyen Irak’ta Müslüman zulmüne eşbaşkanlık yapanlar yine bunlardır.“
-“MHP BAŞBAKAN’IN TUZAKLARINA DÜŞMEYECEK”-
Hükümetin iflasını AB sevdalılarının, işbirlikçi medyanın, küresel sermayenin kurtaramayacağını kaydeden Bahçeli, Türkiye’nin bir yol ayrımına geldiğini belirterek “Milliyetçi Hareket, Türk milletinin sağduyusuna, idrakine, vicdanına güvenmektedir. İnanıyorum ki, aziz milletimiz; üzerine gerilmeye çalışılan kefeni bir kader olarak kabul etmeyecektir. Başbakan Erdoğan’ın tuzaklarına düşmeyecektir. Bu tarihi vebale asla ortak olmayacaktır“ dedi.
ANKA