UĞUR MART-ALİ KADI/ NİĞDE, Türkiye'de ilk ve tek olan 100 Gönüllü Tesis Projesi'yle büyük başarılara imza atan Vedat Bayram, "Yapmış olduğumuz yatırımların başlangıcı yüz gönüllü başlığı ile geçmektedir. Yüz gönüllü, yüz tesis projesi 2000 yıllarında başlamış bir devlet projesi gibi olsa da özellikle İstanbul halkı tarafından bilinen tanınan ayakları yere basan aşağı yukarı 80'e 100'ye varan örneği olan ciddi bir projedir. Ancak 2003 yılı 27 Mart'ından sonra görevden ayrılmamızla bu proje devam ettirilmemiştir, yazık olmuştur. Yüz tesis yüz gönüllü projesinin önemli örnekleri İstanbul'da vardır" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi döneminde spor sisteminin baştan kara olmayacağını sözlerine ekleyen Bayram: "Bu belli bir sisteme dayanacak. Sağdan soldan Türkiye'nin 4 bir yanından 3'er kişi 5'er kişi toplanarak, bunlar atlet, bunlar futbolcu, bunlar basket bolcu denilmeyecek. Yeni bir sistem kurulacak, yeni kurulacak bu sistemle Türkiye'mizin dört bir yanından gelen 6-14 yaş grubundaki çocuklar spora yönlendirilecek. Adeta bir fabrikanın imalathanesinde baştan verilen imalat malzemesi gibi arkadan çıkan yeteneklerle kimisi atlet, kimisi futbolcu, kimisi basketbolcu, kimisi güreşçi olacak. Bu dalda yetişecekler. Bunlarda binlere milyonlara tekamül edecek. Aşağı yukarı 15-20 gencimiz var. Bu gençlerimiz yetenek testlerine tabi tutulacak. Yatkınlıkları belirlenecek. Bunun adına spora yönlendirme projesi diyoruz. Ondan sonrada çıkan arkadaşlar illerde bulunan spor parklarda uygun tesislerde uygun eğitmenlerce spor akademisi mezunu hatta atanamayan spor akademisi mezunu arkadaşların ellerine teslim edilecek ve Türkiye yürüyecek. O nedenle bizimle yürü Türkiye bundan bir örnektir. Milliyetçi Hareketle Türk gençleri yeni bir ivme kazanacak ve ekonomik olarakta bu sektör spor sektörü ciddi bir pay alıyor dünya üzerinde. Ailelerimizde bundan mutlu olacak. Oradan yetişen sağlıklı gençlerimizle de sıkıntı olmayacak gençlerin ekonomiye katkısı daha fazla olacak" diye konuştu.
SPOR MÜZESİ VE BİLGİ BANKASI YAPTIK AÇTIRMADILAR
İlk defa devlet spor müzesi ve bilgi bankası yaptıklarını belirten Bayram, "2002'de açılıma hazırlamıştık. Koskocaman Türkiye Devleti'nin dünya üzerinde bir adet spor müzesi, spor hafızası yok. Şuana kadar sporda gelinen nokta bunlara kimlerle gelindiği, şampiyonlarımızın kimler olduğu ne madalyalar aldığı, ne dereceler aldığını arşivlerde belki bulabilirsiniz ama halka öğrenciye, gençlere sergilemeniz söz konusu değildir. Oysa görselliğin ne kadar önemli olduğunu büyük devletlerin bu gibi değerlerini sergilemedeki ustalığını gördüğünüzde bizim çok gerilerde kaldığımız, böylelikle ortaya çıkar.
Biz bunları ortadan kaldırmak için o tarihlerde TİM İhracatçılar birliği merkezi Başkanı İstanbul'da Oğuz Satıcı diye bir arkadaşımız ile birlikte 100 yıllık gençlik spor müdürlüğü binamızı devlet spor müzesi olarak tanzim etmiş hazırlamıştık. Onu dahi açmamakla ne elde ettiler bilemiyorum. Ben şunu düşünüyorum 'Burası Vedat Bayram tarafından hazırlandı ve hizmete açıldı' denilmemesi için böyle bir uygulama yapıldı yazık oldu. Oraya harcanan paraya yazık oldu. 2003'den 2015'e kadar atıl bir şekilde durmaktadır. Ne idari bina olarak nede spor müzesi olarak kullanılmamaktadır. Spor müzesinde asıl amaç sadece müzelik değil, bilgi bankası bütün bilgisayarlarda yüklenmiş tüm branşlarla ilgili veriler vardır. Dünyanın her yerinde bu vardır. Ama maalesef bizde yok. Modern Türkiye, çağ atlamış Türkiye o zaman devlet müzesi ve bilgi bankası nerede diye sorarlar adama" şeklinde konuştu.
MİLLİ TAKIM DÜNYA 8'İNCİSİYKEN 58'İNCİ SIRAYA GERİLEDİ
Bayram, özlerini şöyle tamamladı:
"Milliyetçi Hareket Partisi ana felsefesinde olduğu gibi ana düşüncesi ülkenin gençlerine önem vermekle başlar ve öylede devam eder. Türkiye'de görüyorsunuz bir dönem 2000'li 2002'li yıllarda dünya üçüncüsü olan bir Türkiye varken , UEFA şampiyonu olan bir Galatasaray varken o tarihlerde UEFA şampiyonu bir kulüp başkanı Faruk Süren bey gibi arkadaşlarımız, başkanlarımız, idarecilerimiz varken bugün bunların olmadığını görüyoruz ve üzülüyoruz. Süreyya Ayhan'ların birden bire ortadan kaybolması , Naim Süleymanoğlu ve diğer halterci kardeşlerimizin birden bire yok olması Hamza Yerlikaya, Şeref Eroğlu gibi, Nazim Avluca gibi güreşçilerimizin birden bire yok olması ve geriden gelmemesi bizim yüreğimizi sızlatan önemli vakalardandır. Bunları yapabilmek için bir sistem oturtmak lazım. Biz böylesi bir sistemi 1996 ve 2003'lü yıllar arasında oturtmuştuk. Ancak bizim dönemimizden sonra iktidarı ele alan siyasi hareket bu dönen çarka somak sokmuştur. Ve döndürmemektedir. Bunun kibarca açıklaması budur. 2002-2003'de dünya klasmanda dünya 8'incisi FİFA klasmanına göre dünya 8'incisi bir Türk Milli Takımı var. Şimdi dünya 58'incisi bir Türk Milli Takımı var. Dünya Şampiyonası elemelerine katılamayan bir Türkiye var. Bu bizim yüreğimizi sızlatmazda, MHP'nin yüreğini sızlatmaz da ne yapar. Bu kadar insanların taraftarın Türk Milletinin moral kaynağı olan hassas bir noktada MHP tavrını koymuştur. Biz MHP'nin milletvekili adayları olarak genel başkanımıza bu meseleyi arz ettik. Kendisi de hem önemli bir vatansever Türk Milliyetçilerin lideri aynı zamanda bir sporseverdir, bir Beşiktaş taraftarıdır. MHP'nin açıklayacağı program, Türk gençleri için türk aileleri için sporda ciddi bir ivme olacaktır. Sporda bir yenilik olacaktır. Ailelerimizin de ümit kaynağı olacaktır. Moral kaynağı olacaktır göreceksiniz."
FOTOĞRAF
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz