ANKARA (İHA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsun Yazıcıoğlu, Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) izlediği politikalar, DSP'deki kopmalar ve olası bir Irak müdahalesi durumunda Türkiye'nin yapması gerekenler konularında İHA'ya açıklamalarda bulundu.
MHP'nin kendisine sunulan büyük avantajı kullanmak yerine Ecevit'e sarılmayı tercih ettiğini ifade eden Yazıcıoğlu, "Millet, MHP'ye çok büyük bir avantaj verdi. 1999 seçimlerinde sağın en büyük partisi olarak çıkan MHP, kendi başkanlığında bir hükümet kurma imkanı varken, Ecevit'e sarılıp, onun başkanlığındaki bir hükümet oluşumunu tercih etti" dedi. Abdullah Öcalan'ın idamına ilişkin dosyanın Meclis'e gelmesini hükümetteki parti liderlerinin engellediğini belirten Muhsin Yazıcıoğlu şöyle konuştu:
"Apo dosyası Meclis'e geliyordu, 3 lider bunun önünü kesti. O dosyayı incelemek parti liderlerinin görevi değildir. Bunun muhatabı hükümettir, bakanlar kuruludur. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) de muhatabı hükümettir. Dosyanın da gitmesi gereken yer Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Yasalar bunu gerektirmektedir. MHP, 'Dosya Meclis'e gitsin, AİHM ile de Meclis muhatap olsun' demeliydi. Bugün bunu Meclis'in iradesine bırakmayan, 3 lider vasıtasıyla kapalı odada görüştükten sonra dosyanın derin dondurucuya konulmasını sağlayan MHP, ne olduysa ufukta seçim gözüktükten sonra, 'İdam meselesi Meclis'in gündemine getirilsin, bunu hükümet meselesi yapmam' demeye başladı. Peki neden, daha önce dosyanın Meclis'e getirilmesi gündeme gelince hükümet meselesi yaptınız? O zaman, konu Meclis'e gitsin, Meclis iradesiyle çözülsün demiş olsaydınız, Meclis'ten idam çıkardı. Bu bir siyasi ilkesizlik örneğidir. Türkiye bu yüzden bu noktaya geldi. MHP, dün meydanlarda söylediklerine sadakat göstermemiştir. O büyük mücadelenin, o büyük fedakalıkların omuzlarında yükselerek iktidar olmuş ama o büyük değerlere sırtını dönmüştür. Sandık göründükten sonra söylediklerinin bir anlamı yoktur".
"ESKİDEN BİR SİYASİ PARTİDEN AYRILANLARA 'KÜSKÜNLER', 'DARGINLAR' DERLERDİ, ŞİMDİ DSP'DEN AYRILANLARA YENİ YÜZLER DİYORLAR, BUNLAR NE ZAMAN YENİ OLDULAR?" Yazıcıoğlu, MHP sözcülerinin, Kemal Derviş için, 'Kıbrıs konusunun görüşüldüğü Milli Güvenlik Kurulu'na Yunanistan Genelkurmay Başkanı'nın katılmasıyla aynı' olarak nitelendirdiklerine işaret ederek, "Madem öyleydi; neden Derviş'i getirip ekonomi koltuğuna oturttunuz? Neden Türkiye adına dışarıda pazarlık yapmasına izin verdiniz? Neden hazırladığı niyet mektuplarını okumadan imzaladınız? Şu vahamete bakınız. Şimdi yolun sonuna gelindi" şeklinde konuştu.
BBP Genel Başkanı Yazıcıoğlu, DSP'de yaşanan istifalara ilişkin olarak da "Şimdiye kadar, bir siyasi partiden ayrılanlara 'küskünler', 'dargınlar' derlerdi. Bir anda bu kavramlar değişti. Şimdi bazı medya kuruluşları, DSP'den ayrılanlara 'yeni oluşum', 'yeni yüzler' diyorlar. Bunlar ne zaman yeni oldular?" yorumunda bulunan Yazıcıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Helsinki Sözleşmesi'nin altında bizim imzamız yok. Orada idam cezasının kaldırılacağı söylenmedi mi? Kıbrıs Helsinki'de satılmadı mı? Helsinki Zirvesi'nden sonra Başbakan, 'AB bizi aldattı' dedi. Dışişleri Bakanı Cem, 'Ofsaytten gol yedik' dedi. Bunlar olurken İsmail Cem Dışişleri Bakanı değil miydi? Türkiye'nin ekonomi dümenine oturtulan Derviş de yeni değil. O da eskidi. 45 katrilyon iç borçtan Türkiye'yi 139 katrilyon iç borca götüren Derviş de eskidi artık. Özkan, 28 Şubat sürecinden bu yana iktidarda. Bunlar nereden yeni oluyorlar? Nereden yeni yüz oluyorlar? Şimdi yeni senaryoların çatışmasını seyredeceğiz. Önümüzdeki günlerde birbirlerinin dosya savaşlarını başlatırlar".
"IRAK KONUSUNDA TÜRKİYE, GÜÇLÜ BİR HÜKÜMETLE KENDİ KARARLARI DOĞRULTUSUNDA HAREKET ETMELİDİR, ŞİMDİKİ İKTİDAR BUNU YAPACAK GÜÇTE DEĞİLDİR" Yazıcıoğlu, Irak'a olası bir Amerika müdahalesi konusunda Türkiye'nin yapması gerekenleri şöyle dile getirdi: "Güneydoğu'da bir ateşin yakılmasına ilişkin yoğun gayretlerin mevcudiyeti malumdur. Yalnız unutulmaması gereken bir nokta, Ortadoğu'nun çetin bir coğrafya ve kaygan bir siyaset zeminine sahip olduğudur. Bu ateşin kontrolden çıkması ve komşu başka alanlara da sıçraması söz konusu olabilir. Bu nedenle bizim ve yangından etkilenmesi muhtemel komşularımızın teyakkuz halinde bulunması, tanihsel iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde ortak tutum takınmaları gerekmektedir. Olası bir müdahale durumunda Türkiye'nin Varyag gibi istenilen yöne sürüklenen bir yapıda olmaması, güçlü bir hükümet oluşturarak kendi kararları doğrultusunda hareket etmesi gerekmektedir. Şimdiki iktidar, bunu yapabilecek durumda değildir".
BBP'nin mümkün olan en kısa sürede erken seçime gidilmesi gerektiğine inandığını da sözlerine ekleyen Muhsin Yazıcıoğlu, "AB meselesine göre değil, milletin iradesiyle, millete dayanan bir iktidar ihtiyacına göre seçim yapılmalıdır. Adil, millete seçim şansı veren bir sistemle seçime gidilmelidir" diye konuştu.