Mhp Eskişehir Teşkilatında Bayramlaşma

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Eskişehir Başkanlığı’nın parti binası önünde düzenlediği bayramlaşma töreninde konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel, ülke ve dünya gündemine ilişkin konuştu.Bayramlaşma programındaki konuşmasına bundan sonraki bayramların acısız, kansız, bölünmeden tüm inananlarla hep birlikte geçmesini dileyerek başlayan Demirel, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. MHP’nin tezkereye "evet" demesinin, memleket bütünlüğü için aldığı bir tutum olduğunu söyleyen Demirel, buna karşın hükümetin hala tezkerenin gereklerini yerine getirmediğini söyledi. Demirel, “Önce kendi sınırlarımız içindeki vatandaşlarımızın can ve mal güveliğinin sağlanması için ve sınır güvenliği sağlanması için, sonra yurt dışındaki her insanın can ve mal güvenliği için ülke ve askeri güç olarak yapılabilecekler temin edilsin” dedi.ÖNCELİK SINIR GÜVENLİĞİTezkereye "evet" derken önceliklerinin, sınır güvenliğinin sağlanması olduğunu kaydeden Demirel, şöyle konuştu:“Onun ötesinde de oluşturulacak bir güvenlik bölgesinde koalisyon devletlerince, diğer ülke insanlarının can güvenliğinin sağlanması esası ile buna "evet" dedik. Hükümet 12 yıldır hiçbir tezkerenin gereğini yapmadı, inşallah bu defa hükümet görevini yerine getirir ve en kısa sürede tezkerenin gereğini yapar. Biz muhalefet partisi olarak çekincelerimizle birlikte, hükümetin elini güçlendirecek her türlü imkanı sunduk. Kimin kime ne dediği önemli değil. Kapalı kapılar arkasında ne konuşulduğunu da iyi kötü herkes öğrendi. Kişiselleştirmelerin bir kenara bırakılıp Türkiye sınırında yaşayan ve komşu ülkede yaşayan insanların can güvenliği için artık hükümetin bir pozisyon alması gerekiyor.”HUZUR VE SÜKUNETİN SAĞLANMASIHükümetin 49 rehinenin üzerinden siyaset yaptığını dile getiren Demirel, “Bizim tek arzumuz içeride ve dışarıda insanların canının yanmaması. Hala 49 rehinenin serbest bırakılması üzerinden siyaset yapıyorlar. Hükümet elinden geleni yapmalıdır. Bizim tek arzumuz içeride ve dışarıda kimsenin canının yanmaması, hangi etnik kökenden gelirse gelsin insanların canının yanmaması. Orada Kürtlere karşı uygulanan bir katliam da var. Kobani’nin ne olacağı tartışılırken, PKK bağlantılı bazı grupların tezkereye "hayır" demesi de düşündürücüdür. Hem bölgede hem de ülkede huzur ve sükunetin sağlanması için tezkereye "evet" dedik, hükümet gereğini yapmalıdır” diye konuştu.