MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. ABD'nin Doğu Akdeniz'e uçak gemisi göndermesini tehdit olarak yorumlayan Bahçeli, Türkiye'nin düzenlediği tatbikatın ise meydanın boş olmadığını gösteren çok güçlü bir mesaj olduğunu vurguladı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun iddiasına da yanıt veren Bahçeli, "Bak sayın Kılıçdaroğlu, sen de iyi biliyorsun ki Türkiye'ye gayrimeşru yabancı postalların ayak basması diye bir şey yoktur" diye konuştu.
Bahçeli'nin açıklamasından satır başları:
Milletimizden aldığımız veya alacağımız desteği yine hizmet olarak vermekle yükümlüyüz. Önümüzde 2 siyasi olay vardır. Birincisi 17 Mart 2024'teki büyük kurultay, ikincisi yerel seçimlerdir.
Biz siyaseti yaptık mı adam gibi yaparız. Her birimiz bayrak, vatan oluruz. Bizim mücadelemizde cesaret, dürüstlük vardır. Mesele Türkiye ve Türk milleti olunca sınır tanımayız.
Durgunluğu aşacak güçlü bir irade varsa istikrarlı büyüme temposunu zaafa uğratmayacaktır. Çağın gerisinde kalmak hayatın ve hadiselerin çekim alanından uzaklaşmak demektir. Davamız büyük, kutlu ve doğrudur. Her şart altında halkın yanındayız. Her zaman insanımızın huzur, refah, güvenlik ve mutluluğunu hedefledik. Geceyi gündüze katıp hep bir adım olmanın mücadelesiyle bugünlere geldik. Tarihimize inanıyoruz, güveniyoruz. MHP ve Cumhur İttifakı olarak insanımızla iç içeyiz. Hayatın her anında insanımızla buluşuyoruz. Biz bir insanın kafasının içine, kalbinin nasıl attığına bakıyoruz.
Onların 81 ilde aday çıkarma iddiaları tan tanadır. Biz arkamıza değil önümüze bakıyoruz. Arkamıza baktığımızda ilk engele takılacağımızı görüyoruz. Davamız asla karanlıkta kalmayacak, aldatanları, satanları ezip geçecektir. Bizim kökümüz sağlam. Türkiye ve Türk milletine namuslu hizmet MHP ve Cumhur İttifakı'nın harcıdır. Bizim kim olursa olsun temel ülkülerimizle çelişmeyen, ahlaki vasfını kaybetmemiş insanımızı kazanmaktan başka gayretimiz olmamıştır.
1917'den beri Kudüs ve Filistinliler ağlıyor. Kudüs İslamdır aynı zamanda Türklüğün derin izlerini taşımaktadır. Kudüs gitti demekle gitmez, düştü demekle düşmez. Kıyamet günü senaryoları tedavüle sokulmuştur. Savaş suçu sayılan beyaz fosfor bombası kullanıldığına dair deliller ortaya dökülmüştür. Bebeklerin ağzında süt değil kan lekesi vardır. Ablukaya alınan Gazze'de dökülen kanlardan başka bir şey kalmamıştır. İnsanların gözü önünde toplu katliam yapılmaktadır. Yeri geldiğinde mangalda kül bırakmayan insan hakları savunucuları soruyorum, neredesiniz? Mayası karma karışık olan özgürlük şakşakçıları nereye sindiniz, nereye gittiniz? İnsani haklar devr olamaz. İnsan hakları doğuştan kazanılan haklardır. İnsan hakları evrenseldir, insanlar eşittir. Gazzeli masumlar aç ve açıktadır. Yüz binlerce Gazneli Mısır'a sürülmektedir. Şehir karanlıktadır, içecek, giyecek gibi temel maddelerin karşılanması bugünkü şartlarda zordur. Bu zulme ve zillete nereye kadar tahammül edilecektir. Gazze'ye insani yardımların önü kesilmemelidir.
ABD Dışişleri Bakanı Tel Aviv'dedir. 'Ben bugün sadece dışişleri bakanı olarak değil, bir Yahudi olarak buradayım' demiştir. Peki Müslüman Türk milleti oraya giderse olacakları hesap eden bir akıl, mantık ve izan sahibi acaba karşımıza çıkacak mıdır?
İsrail saldırılarına son vermeli, iki devletli çözüm masası oluşturmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın aktif diplomasisi desteklenmelidir. ABD'nin uçak gemisi sevk edilmesi hafif alınmayacak tehdit ve sorumsuzluktur. Türkiye'nin tatbikatı doğu bir adımdır. Tatbikat meydanın boş olmadığına dair çok güçlü bir mesajdır. Filistinli kardeşlerimiz yalnız değildir.
Bak sayın Kılıçdaroğlu, sen de iyi biliyorsun ki Türkiye'ye gayrimeşru yabancı postalların ayak basması diye bir şey yoktur. Şayet olursa verilecek sadece bir canımız vardır, çiğnenmesi gerekecek bir bedenimiz vardır, onlar da vatana millete bin defa feda olsun!
Bölücü yapının 4'üncü kongresi yapıldı. İstiklal marşı okunmadı, Türk bayrağı açılmadı. Bölücü örgüt başının posteri açıldı, Kılıçdaroğlu'ndan ses çıkmadı. Kılıçdaroğlu asıl çürümüşlerin üzerini örtüyor. 4 Ekim'de YSP'li vekilin aracında 2 terörist kıskıvrak yakalandı. TBMM sıralarında oturan bir şerefsizin ortalarında yer aldığı bir kez daha göründü. Sayın Kılıçdaroğlu sizden neden ses çıkmıyor. Bizimkiler onlara nefes aldırmıyor. YSP yeni ismini almıştır. Terör ve bölücülüğün siyasi yatağı HEDEP olarak yoluna devam edecekmiş. AYM, HDP'nin kapatılması ile ilgili iddianameyi sümen altında bekletmektedir. Daha hangi belgeye ihtiyaç vardır. AYM'den de davacı olacağımızı cümle aleme ilan ediyorum. YSP adıyla seçimlere girmeleri Türk milleti ile alay etmektir. Gecikmiş adalet adalet değildir. HDP ve devamındaki bütün partiler derhal kapatılmalıdır.