Açıklamalarında gençlere seslenen Bahçeli, "1900’lü yılların başında genç olanlar kurtuluş meşalesini yakmışlardı. Cumhuriyet ve bağımsızlık bu fedakâr neslin eseri olmuştu. Şimdi yeni bir diriliş için Türkiye gençlerini bekliyor. Hem de umutla, hem de heyecanla. Türk gençliği aldanmaz, baskı ve zulme teslim olmaz. Sürüyle uçan kargalara karşı tek başına kartal olmaktır gençlik." dedi.
Bahçeli’nin açıklamaları şöyle:
"Bu akşam özellikle geleceğiyle ilgili düş kuran, duygularıyla aklının mücadelesini üst perdede yaşayan genç kardeşlerime sesleniyorum. Tecrübe yalnızca yaşa ve yıllara bağlı bir vasıf olmayıp, bilgi ve görgünün yaşanmışlıklarla yoğrulma, birbirine karışma halidir. Tecrübesiz bir insan rota ve rehberini kaybetmiş riskli bir yolculuğun içindedir. Düne ve bugüne ait korkular geleceğin örtüsüdür. Gençlik hayatın bahar mevsimidir. Her bahar güzel, her bahar renklidir. Bu renkliliği yaşamadan tecrübe limanına demirlemek mümkün değildir.
Türk gençliği zeka ve ahlakını israf etmeden, geriye döndüğünde pişman olacağı bir hayata ah vah etmeden geleceğe yürümektedir. Gelecek; şuurlu, gururlu, milli sorumluluğun farkında, özgüvenli ve öz disiplinli şekilde değerlerini koruyabilen gençlerin elinde doğacaktır.
Kindar değil kim olduğunu bilen, duyarlı ve hassasiyet sahibi gençler bu vatanı, bu milleti, bu ülkeyi geleceğe güvenle taşıyacaktır. Geleceğin anahtarı Türk gençliğinin elindedir. Geleceğin mimarı, geleceğin garantisi şu anda özlem veya endişeyle yaşayan kardeşlerimdedir.
1 Kasım’a çok az kaldı. Türk gençliği geleceğini çalanlarla, geleceğinden tasarruf eden haram ve hıyanet kadrolarıyla yüzleşmelidir. Bir yanda gemicik sahibi mahdumlar, diğer yanda iş bulamayanlar; bir yanda devletin imkanlarını öğütenler, diğer tarafta beş parasız gençler! Bu adaletsiz döngüden, bu vicdansız sömürüden, bu insani ve İslami olmayan talihsiz yıllardan kurtuluş gençlerin görevidir. Başkaları tok geziyor, gençler aç; başkaları haram içinde yüzüyor, gençler açıkta; başkaları saltanat sürüyor, gençler sefalette sürünüyor. Yanlışa dur demek, geleceğe oy vermek, bizzat Türkiye’nin geleceğini formüle etmek Türk gençliğinin başarısı olacaktır. Gelecek gençlerin gözbebeklerinde yeşerecek, samimi ve mizah dolu bakışlarıyla resmedilecektir. Bunu biliyorum.
1900’lü yılların başında genç olanlar kurtuluş meşalesini yakmışlardı. Cumhuriyet ve bağımsızlık bu fedakâr neslin eseri olmuştu. Şimdi yeni bir diriliş için Türkiye gençlerini bekliyor. Hem de umutla, hem de heyecanla. Türk gençliği aldanmaz, baskı ve zulme teslim olmaz. Sürüyle uçan kargalara karşı tek başına kartal olmaktır gençlik.
Çakal kanununu tek başına imha eden Bozkurt hükmüdür gençlik. Gençlik ümit çeşmesi, geleceğin müjdesi, hayallerin bereketli vahasıdır. Türk milleti yetiştirdiği genç evlatlarıyla geleceğin karanlığını irfan ve iddiayla aydınlatacaktır. Sevgili gençler, unutmayın ki, esir bir ülkede yürüyen her insan ıstıraptır. Harabeler hedeflerinizi gölgelemesin, cüretinizi söndürmesin.
Yine merhum Namık Kemal der ki; “Hakir olduysa millet şanına noksan gelir sanma, yere düşmekle cevher sakıt olmaz kadr-ü kıymetten. Bu kıymetin emanetçisi olan Türk gençliği 1 Kasım’da saltanata son vermek için geleceğe oy verecektir. İnancım budur…"