BİZE ULAŞIN
ANKARA (İHA) - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır, sön dönemlerde artan terör olaylarından hükümeti ve CHP'yi sorumlu tuttu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bölücü terör örgütünü masaya davet ettiğini öne süren Şandır, "Bölücülüğün yasal koruması olan AB uyum yasaları, CHP'nin katkısıyla çıkarılmıştır" dedi.
Şandır, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Erdoğan'ın bölücü terör örgütü sözcülerini ve silah bırakmış PKK yöneticileri görüşmek üzere masaya davet ederken, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı da kendisine yol arkadaşı seçtiğini ileri sürdü. Milleti, vatanı ve devleti ile Türkiye'nin bölünüp, parçalanması programının hazırlayıcıları, destekleyicileri ve uygulayıcılarının güç birliği içinde ihanetlerini sonuçlandırmaya çalıştığını öne süren Şandır, "Demokrasi ve barış getirmek vaadiyle kan akıtılarak ülkelerin parçalanmaya çalışıldığı bir bölgede, bu programın Türkiye uygulayıcıları, her geçen gün cüretlerini daha fazla artırmaktadır. Bölücü terör örgütünün 15 yılda 35 bin insanımızı katlederek ulaşmak istediği sonucu, AK Parti iktidarı, 'silaha gerek yok, dağ bayır gezmeye gerek yok, gelin görüşelim, masada çözelim' birlikte gerçekleştirelim daveti yapmaktadır" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın 'masada görüşme davetinin' muhatabının PKK yöneticileri veya DTP sözcüleri olmasının, davetin mahiyetini ve ulaşılmak istenen sonucu değiştirmeyeceğini savunan Şandır, şunları kaydetti:
"Başbakan, Kürt kimliğinden kaynaklandığını ifade ettiği Kürt sorununa 'siyasi çözüm' üreteceğini, 12 Mayıs Ağustos 2005 tarihinde Diyarbakır meydanında dünyaya ilan etmişti. Bebek katili Apo'nun 'demokratik cumhuriyet' önerisini bir çözüm olarak gördüğünü de 'aydınlar'a bir hafta sonra söylemişti. Bölücü terör örgütü, kan akıtarak sayın Başbakan'ı sözlerini tutmaya zorlamaktadır. Bu yolda mesafe alan bölücü terör örgütüdür; gerileyen ise sayın Başbakan'dır. Bölücü terör örgütü sözcülerini Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sayın Baykal'ın partisi SHP taşımıştır. Bugün, PKK ve DTP'nin yöneticisi ve sözcüleri olan DEP milletvekilleri, bölücülüğe sözcülük ve yataklık yapmaktan yargılandılar, suçlu bulundular ve cezalandırıldılar. AK Parti Hükümeti, AB'nin baskısıyla bunları cezaevlerinden çıkardı, makamlarında, evlerinde ağırladı ve demokrasi gazisi olarak selamladı. Avrupa Birliği baskıları, AK Parti Hükümeti politikaları ve sayın Başbakan Erdoğan'ın 'çözümsüzlük çözüm değildir' felsefesi, bugün bölücülüğü siyasal zemine taşımıştır. Ancak, bölücülüğün yasal koruması olan AB uyum yasaları, CHP'nin katkısıyla çıkarılmıştır. AK Parti ve CHP, bölücülüğün 'yasallaşması ve siyasallaşması'nda yol arkadaşlığı yapmışlardır. AK Parti ve CHP, AB üyeliği sürecinde PKK'nın hedeflerine birlikte katkı verdiler; bu yolda beraber yürüyorlar. Türk milletine bir gün hesabı birlikte vereceklerdir."
