(ANKA) - MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, 17 Aralık soruşturması kapsamında TBMM'ye gelen 4 bakana ilişkin fezlekelerin incelenmesine izin verilmediği için mahkemeye yaptığı başvurunun kabul edildiğini belirterek, "İdareden savunma istendi" dedi.
TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyen Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Abdullah Öcalan'ın vardığı siyasal mutabakatın özerklik olduğunu belirterek, "Söz kesilmiş, nişan takılmış, nikah hazırlıkları başlamıştır" dedi. AKP-PKK ortaklığıyla adeta bir Kürdistan inşa edilmeye çalışıldığını iddia eden Vural, Doğu ve Güneydoğu'da fiili bir paralel devlet oluşturulduğunu dile getirdi. Milli Güvenlik Kurulu'nun hayali paralel kararlar aldığını ön süren Vural, AK Parti ve Başbakan Erdoğan'ın bu gelişmeler karşısındaki suskunluğunu ise "Sükut ikrardan gelmektedir. Bağımsızlığa giden ilk adım özerkliktir. Özerklik demek bölünmeye bir adım yaklaşmak demektir. Bunun lamı cimi yoktur. Eğer bu ihanetin altına imza atılmışsa tarih önünde hesap vermekten kurtulamayacaklardır" dedi.
17 Aralık Soruşturması kapsamında 4 eski bakana ilişkin hazırlanan fezlekelerin TBMM'ye gelmesinin ardından milletvekillerinin incelemesine izin verilmediği için mahkemeye başvurduğunu hatırlatan Vural, "Ankara 11. İdare Mahkemesi'ne başvurdum. Gereğini görüştü, davayı kabul ederek idareden savunma istedi. Türkiye Büyük Millet Meclisi, İdare Mahkemesine 30 gün içinde savunma hazırlaması gerekmektedir" dedi.
AK Partinin önergesiyle kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu'nun ana hedefinin bir aklama gerçekleştirmek olduğunu öne süren Vural,esas yargılamanın Yüce Divan'da yapılması gerektiğini iddia etti. Vural, AK Parti'nin komisyona üye vermemesi gerektiğini söyleyerek kendilerinin ise vicdanlarına göre hareket edeceklerini söyledi.
Basın toplantısının son bölümünde soruları yanıtlayan Vural, Cumhurbaşkanlığı için ortak aday konusunda, diğer partilerden destek isteyeceklerini de belirterek şunları söyledi:
"Belirlediğimiz özelliklere sahip kişiyi aday olarak çıkacağız. Sivil toplum ve kanaat önderleriyle bir değerlendirme yapacağız. Bu sürecin önümüzdeki hafta daha da hızlanacağını düşünüyorum. Cumhurbaşkanı, herkesin Cumhurbaşkanı olması gerekiyor. Onlar bu meseleyi kendi gelecekleri açısından düşünüyorlar; biz Türkiye'nin geleceği açısından düşünüyoruz."