HABER

MHP'li Yalçın: "iki dillilik kalkışmadır"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr. E. Semih Yalçın, dilin kültür taşıyıcısı olduğunu vurgulayarak...

Bu nedenle iki veya çok dillilik, millet birliğinin parçalanması yolunda açılan karanlık ve ayrıştırıcı bir yaklaşımdır" dedi.

Yalçın'ın yaptığı yazılı açıklamada, BDP'nin siyasi bölücülüğün odağı haline geldiğini savunarak, Demirtaş'ın "Bölgede iki dilli hayat olacaktır" sözlerinin "Bir kalkışma provası" olduğunu ifade etti. Yalçın şöyle devam etti:

"Bu vahim tespitimiz, yine aynı partiden bir başka ağızla ‘Bu bir pasif başkaldırıdır.’ açılması ile teyit edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sının üçüncü maddesi, çok dillilik talebine gereken cevabı vermektedir: Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı İstiklal Marşı'dır. Başkenti Ankara’dır.

Bu hükme rağmen çok dillilik ifade ediliyor ise, bu bir anayasal suçtur. Yapılan açıklamalar tam anlamıyla bir Anayasa ihlali ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sını hiçe saymaktır. BDP’lilere iki dilli hayat sözü veren AKP iktidarıdır. Bu suçun işlenmesine göz yuman AKP iktidarı, Türk milletinin, vatanının ve dilinin birliğinden yana olmadığını bir kez daha ortaya koymaktadır. Böyle nazik bir süreçte TÜSİYAD başkanı bayanın koşa koşa Diyarbakır’a giderek konuşmasına bilinmeyen bir dille başlaması ise tam anlamıyla bir idraksizlik ve yarım kafalılıktır."

ÖZERLİK TALEBİ

İki dillilik isteklerinin ardından bağımsızlık ve özerklik dayatmalarının geleceğini vurgulayan Yalçın, "Bilinmelidir ki, Türk milleti, bağımsızdır ve dili Türkçedir. Ardı arkası kesilmeyen bölücü talepleri hoş görmek, bunun demokratik bir hak olduğunu iddia etmek art niyetin, bölücülüğün ve ihanetin ispatıdır. Bu konuda gösterilecek en ufak hoşgörü, bu ülkenin birliğinin bozulmasına çanak tutmak anlamına gelir" dedi. Yalçın şunları kaydetti:

"Sayın Başbakan tarafından yapılan açıklamalar, bölücü güruha sorumsuz bir cesaret vermektedir. Bu cesaretin sonucu olarak da, hak, hukuk ve yasa tanımaz kalkışma provaları sık sık sergilenmektedir. Yapılan konuşmalar zihinlerindeki toplumun oluşturulmasına yöneliktir. ‘İki veya çok dilli hayat’ yaklaşımının destek bulması ve hayata geçirilmesi hâlinde bu durum vatandaşlarımızın zihninde toplumsal özerklik olarak algılanacaktır.

Bu cüretin sorumluları; ülkeyi bölüp parçalamak için siyasi bölücülerle birlikte yola devam eden AKP iktidarı, onun Genel Başkanı ve bu ayrışmaya payanda olan yöneticileridir. “Tek dil, tek millet, tek vatan, tek bayrak” anlayışı, Türk milleti ve vatanını ilelebet yaşatacak ilkemizdir. Türkçe bizim ses bayrağımızdır. Bunun aksini istemenin, destek vermenin ya da dilsiz şeytan olup susmanın tek bir anlamı vardır: O da ihanettir. Misak-ı Millî sınırları içinde kimseyi farklı görmeyen bir millet anlayışına ihanet eden bu zihniyete dur demenin zamanı gelmiştir."

Türkiye'nin üniter yapısını, tek dil ve tek millet anlayışını değiştirmeye yönelik hiçbir projenin "Milletten ve MHP'den onay alamayacağı"nı kaydeden Yalçın, "Eğer Türkçeye saygı duymayan birileri çıkıp Meclis koridorlarında ‘bu bir pasif başkaldırıdır’ diyor ise bu ülkenin asıl sahipleri de, fütursuzca kalkan o başı eğdirir.Dil haddini aşarsa, mutlak ve millî irade o dile haddini bildirir” dedi.(ANKA)

En Çok Aranan Haberler