YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

MHP'nin Tokat Mitingi

 MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türkiye'nin geleceğini iki siyasi partiye hapsetmek, milli iradeye bu yönüyle ambargo koymak, siyasi ahlaksızlıktır, terbiyesizliktir, milli iradeye büyük

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türkiye'nin geleceğini iki siyasi partiye hapsetmek, milli iradeye bu yönüyle ambargo koymak, siyasi ahlaksızlıktır, terbiyesizliktir, milli iradeye büyük saygısızlıktır. Buraya gelip baksınlar. 'Ne AKP ne CHP ille de MHP diyor' millet" dedi. Bahçeli, partisince Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinde vatandaşlara hitap etti. Günlerdir Türkiye'yi dolaştıklarını ifade eden Bahçeli, 30 Mart'ta yapılacak seçimlerde bütün siyasi partilerin adaylarına başarılar diledi. Kamuoyu araştırmalarıyla Türkiye'nin milli iradesini iki kutuba ayırarak değerlendirmeye çalışan, halkı yönlendirmeye çalışan bazı şahsiyetleri Tokat meydanına beklediklerini dile getiren Bahçeli, şunları söyledi: "Gerçekten Türkiye'de milli irade Adalet ve Kalkınma Partisi veya Cumhuriyet Halk Partisi değildir. Biraz evvel izah ettim. Değerli milletimizin değerli evlatlarının oluşturduğu, çok sayıda siyasi parti vardır. Bu siyasi partiler insanlarımızın iradesiyle şekillenmiştir ve ülkeyi yönetmek için de gayret göstermektedir. Türkiye'nin geleceğini iki siyasi partiye hapsetmek, milli iradeye bu yönüyle ambargo koymak, siyasi ahlaksızlıktır, terbiyesizliktir, milli iradeye büyük saygısızlıktır. Buraya gelip baksınlar. 'Ne AKP ne CHP ille de MHP diyor' millet. Onun için MHP vardır. Dün vardı bugün var, Allah'ın iziniyle gelecekte de olacaktır. Milletimiz ebediyen var oldukça MHP var olacaktır. Bu gerçeği saklamaya, bu gerçeği küçük görmeye, bu gerçeği yok farz ederek, Türkiye'nin siyasetini iki partinin arasına sıkıştırmaya çalışanlar demokrat değillerdir. Milli iradeye saygılı değilllerdir. Aziz milletimizin varlığını da kabul etmemektedirler. Onlar bir yönden kumandalı, bir yönden siyasi mühendis olarak güya senaryo hazırlayanlar olarak Türkiye'yi istedikleri yöne götüren birtakım gafillerdir. Ama bu kesim de açık ve daha net olarak görülecektir Allah'ın izniyle." Ülkeyi 11 yıldır AK Parti'nin yönettiğini belirten Bahçeli, "3 Kasım 2002'de bir erken seçim sonrasında 1,5 yıl önce milli görüş çizgisinde ayrılarak kurulmuş bir partinin tek başına iktidar olması, büyük emeğin, büyük bir çabanın, büyük bir genel kabulün sonucu değildir. Bunu anlamak lazımdır. Araştırmak lazımdır. Bu olayları bu yönüyle değerlendirmek lazım" diye konuştu. Bahçeli, 14 Ağustos 2001 yılında kurulmuş partinin 2002 seçimlerde en fazla oyu olarak tek başına iktidar olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti: "Bu seçimlere Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, katılamamıştır. Çünkü o günkü siyasi şartlar milletvekilliği seçilme yeterliliğine sahip olmadığını ortaya koymuştur. Ama tek başına ikidar olma eğilimi ortaya çıkar çıkmaz, milletvekili olamadığı için başbakan olamayacaktır, dolayısıyla şimdiki cumhurbaşkanı Abdullah Gül bey yakın bir arkadaşı olarak, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin hükümetini kurma görevini üstlenmiş, böylece 58. hükümet kurulmuştur. Bazı olaylar gelişmiştir. Siirt'te 3 milletvekilliği vardır. Birisi fedakarlık yapıp, milletvekilliği seçilmesi sağlanmış, seçilmiş olan milletvekilliğinden doğan boşluğu doldurmak için bir ara seçim düzenlenmiş. Bunda da AKP ile CHP anlaşarak bu imkanı tanımış. Kısa süre içinde sayın Recep Tayyip Erdoğan süratle milletvekilli seçilmiş, Ankara'ya gelerek 59. hükümeti kurarak iktidar ve başbakan olmuştur. O günden bu tarafa 59, 60 ve 61. hükümeti kurmuştur." AK Parti'nin iktidara alıştıktan sonra "Biz milli görüş gömleğini çıkarttık" ifadesini kullandığını savunan Bahçeli, şöyle konuştu: "Peki çıplak gezecek halin yok. Hangi gömleği giymiştin sorarlar. Buna öyle bir gömlek giydirdiler ki arkasında ABD, önünde AB yazıyor. O günden itibaren Recep Tayyip Erdoğan halkın iradesiyle geldiğini söylüyor. Onu sürekli istismar ediyor ama politikasında bir kıvrılmaya giriyor. Belli bir süre sonra bu toplumdan intikam alırcasına, aklınca cumhuriyetle hesaplaşacağını zannederek, bazı değişik uygulamalara giriyor ama 116 günde ne olmuştur? Sayın Recep Tayyip Erdoğan her yerde konuşuyor. Hayatını anlatıyor. Simitle çayla nasıl geçindiğinden bahsediyor. Bu 116 günde Sirtt’te neden bir milletvekili istifa ettirildi. Yerine nasıl bir anlaşma yapıldı? Arkasından nasıl milletvekili oldu ve kısa süre içinde 59. hükümetin başbakanı oldu? 116 günlük kara bir çizgiyi milletimizle paylaşmıyor, 11 yıl olmuş hala paylaşmıyor. Paylaşmadığı kara noktalar da vardır. İlerde bunlar teker teker ortaya çıkacaktır."

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler